Şehriban Kıraç

2012 daralma yılı

21 Ağustos 2012 Salı

Türkiye’de büyümenin lokomotif sektörleri otomotiv, inşaat, tekstil, turizm ve beyaz eşya bu yıla kayıp yıl olarak bakıyor. 2012’nin 7 ayını pek de parlak geçirmeyen Türk ekonomisi orta vadeli programa göre seneyi yüzde 4’lük büyümeyle kapatmayı planlarken bazı sektörlerde bırakın büyümeyi küçülme yüzde 20’lere varmış durumda. Otomotiv sektörü ilk yarıda yüzde 19’luk bir küçülme yaşarken, tekstil ihracatında büyük düşme söz konusu. İnşaat sektörü bu yıl yüzde 5-7 arasında büyüme hedeflerken, ilk yarıda yaşanan olumsuzluklar nedeniyle büyüme planını aşağı yönlü revize etmek zorunda kaldı. Beyaz eşya sektöründe de ilk yarıda yüzde 1’lik bir daralma yaşanırken turizimde ise bu yılı yüzde 1’lik kayıpla bitirilmesine başarı gözüyle bakılıyor.

Küresel ekonomide beklenen toparlanmanın gecikmesiyle Türkiye ekonomisinin de ikinci yarı için daha düşük bir büyüme performansı göstermesi bekleniyor. Dış talebin büyümeye katkısı giderek zayıflıyor. Avrupa’daki durgunluğun merkezdeki ülkelere yayılması da Türkiye’nin işini zorlaştırıyor. Ayrıca Avro bölgesi ve ABD’ye ilişkin kaygıların sürmesi Türkiye ekonomisine ilişkin risklerin artmakta olduğuna işaret ediyor.

İstanbul Sanayi Odası’nın “Ekonomik Durum Tespit Anketi”ne göre, 2012’nin ilk yarısında zarar ettiğini belirten işletmelerin oranı 1.4 puanlık artışla 35.7’ye yükselmesi, işletmelerin üçte birinden fazlasının kaynak yaratmakta zorluk çektiğinin işareti. 2012 ilk yarıda, 2011 ikinci yarıya göre tüm temel göstergelerde artış bildiren işletmelerin oranı azalırken, azalış bildiren işletmelerin oranı arttı. İç satışlarda sorun yaşayan işletmeler oranında 10.4 puanlık artış iç talepteki durgunluğu göstermesi açısından dikkat çekici bulundu. İhracatçı firmaların da yüzde 57.3’ü rekabetçi fiyat sunamamaktan, yüzde 32.5’i ise finansman sorunundan şikâyetçi.

 

Otomotiv pazarı yüzde 19 küçüldü

Otomotiv Sanayii Derneği’nin (OSD) verilerine göre, otomotiv sanayinde hem iç hem de dış pazarlar için yapılan üretim azalırken, üretimin yanı sıra ihracat ve iç pazar açısından da sektörde düşüş eğilimi görüldü. 2012 yılı Ocak-Haziran dönemindeki toplam üretim bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 9, otomobil üretimi yüzde 16, otomotiv sanayi ihracatı yüzde 6, otomobil ihracatı yüzde 5 azaldı. Aynı dönemde toplam pazar 2011’e göre yüzde 19 oranında azalarak 360 bin adet olurken, otomobil pazarındaki düşüş yüzde 16 oldu ve pazar 244 bin adede geriledi. OSD sektörle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

Geçen yıl baz etkisiyle çok yüksek bir taleple karşılaştık. Seçim yılı olduğu için hükümetin bazı önlemler alacağı konusunda beklentiler oluştu, herkes taleplerini alımlarını öne çekti. Geçen yıl yüzde 20-25’lik bir artış vardı. Bu yıl baz etkisiyle yüzde 19’luk bir gerileme oldu. Türkiye’nin ekonomik gücü, potansiyeli belli. Bir noktaya geldi ve durdu. Milli gelir ve kişi başı gelir artmadığı sürece otomotiv talebinin bir patlama göstermesi mümkün değil. Bu yılın sonunda geçen yıla göre yüzde 15’lik bir gerileme bekliyoruz. Artık otomotivde yüzde 25 artışı görmek mümkün olmayacak. Ekonomiyi soğutan önlemler biraz daha sürecek gibi gözüküyor. Ama bu belirli bir noktadan sonra derinlik kazanmaması lazım. Bu yıl asıl daralmayı otomobil segmentinde göreceğiz. Üretimdeki azalmaya rağmen otomotiv sanayi ihracatı 2012 yılı Ocak-Haziran dönemi itibarıyla ülke ihracat sıralamasında yine birinci sırada yer aldı.

 

Sert frenin sonu kötü olur

Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası (İNTES) Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Koçoğlu: Ekonomiyi soğutalım derken, sektörlerin küçülmesine izin verilmemesi gerekiyor. Cari açığı önleme adına, yatırımlarda hızlı frene basılması çok daha ciddi sonuçları doğuracaktır. Cari açıktaki gerileme ve işsizlik oranındaki azalma, izlenen ekonomik politikaların sonucunun alınmaya başlandığını gösteriyor. Bu durum hasat toplama dönemine girildiğini gösteriyor. Bundan sonra daha dikkatli olunması gerekiyor.

Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Başkanı Işık Gökkaya: Orta vadeli programda Türkiye ekonomisinin yüzde 4 büyümesi öngörülüyor biz de sene başında yaptığımız projeksiyonlarda sektörümüzün yüzde 5-7 arasında büyümesini öngörmüştük. Fakat beklemediğimiz bazı gelişmeler oldu, bunlar ilk çeyrekte kendini gösterdi. İkinci çeyrekte de bunun etkileri söz konusu olacak. 2012’in ilk çeyreğinde satılan konut fiyatlarını geçen yılın 4 çeyreğiyle karşılaştırdığımızda çok düştüğünü görüyoruz. 2012’nin ilk çeyreğinde 96 bin konut satıldı. 2011’de aynı dönemde 118 bin konut satılmıştı. Ama bizim beklentimizin altında satış oldu. Bir de KDV artışlarındaki belirsizlik sektörü çok etkiledi. Bu ciddi anlamda satışları düşürdü. 2. çeyrekte de ciddi bir düşme oldu. Türkiye ilk çeyrekte yüzde 3 büyüdü inşaat sektörü yüzde 2.8 büyüdü. İnşaat sektörü her zaman Türkiye büyümesinin üzerinde büyür. Bu bize bir işaret veriyor. Bunun için bazı tedbirler almak gerekiyor.

İhracatta gidilecek çok yol var

Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Genel Koordinatörü Rifat Öztaşkın: Bu yılın ilk yedi ayında iç satışlar hemen hemen geçen yıl sevilerinde olmuş, ancak ihracatın getirdiği artış ile üretim yüzde 7 büyüme getirdi. İç satışlar geçen yıl temmuz ayında 634 bin 694 bin adet olurken bu yılın aynı ayında bu rakam 571 bin 110 adede geriledi. Önümüzdeki aylarda bu daralmanın giderileceğini ümit ediyoruz. Sektör sürekli olarak yeni pazar arayışı ile ihracatını artırma yolunda. Beyaz eşya sektörü üretimin yüzde 70’ini ihraç ediyor ancak burada daha yapılacak çok şey var.


Dikkat, sigortasız mal satmayın!


Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Cem Negrin: Avrupa’daki kriz nedeniyle ihracat ayağında bir düşüş var. İhracat olarak geçen yılla aynı seviyede kapatırsak büyük bir başarı olarak göreceğiz. Hem pahalandık hem Avrupa’daki kriz devam ediyor. Hem dolar Avro paritesi değişti. Sektör olarak ihracatın büyük kısmını (yüzde 70) Avrupa’ya yapıyoruz. Avrupa’ya bağımlılık söz konusu. Avrupa’ya satış yapanlara mutlaka sigorta yapmalarını öneriyoruz. Önümüzdeki dönemde sigortasız ihracat yapmak firmaları zora sokacak. Tahsilatta sorun yaşayacaklar. Şu anda bir kısmı özel sigorta yapıyor. Türkiye ağırlıklı olarak açık mal sattığı için sigortasız mal yapıyor. Özellikle firmalarımızın sigorta yapmalarını öneriyoruz. Avrupa’da ne olacağını bilmediğimiz bu dönemde sigortalı çalışmakta fayda var.

İç pazarda imalat konusunda bir yoğunluk var. İthalata konulan vergiler nedeniyle firmalar üretimlerini Türkiye’ye kaydırdılar. Dolayısıyla sektörde işsizlik de azalıyor. Sene başından bu yana 30 bin kişi civarında istihdam artışı sağladık. Kayıtlı istihdamda yüzde 10’luk artış söz konusu. Çek yasası değiştiğinden beri firmalarımız sıkıntı yaşıyorlar. Şimdi firmalarımız daha fazla bankalara ihtiyaç duyuyor. Bankalar da kredi verme konusunda daha cimri davranıyor.
 

Ana pazarlarda dikkatli olmalıyız

Türkiye Otelciler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Osman Ayık: Bu yılın sonuna geldiğimizde 2011’e kıyasla (+1) (-1) arasında bir sonuçla kapatacağız. Böyle sıkıntılı bir dönem için bu iyi bir performanstır. Geçen yıl 31.5 milyon yabancı misafir ağırlamıştık, bu yıl buna yakın bir sayı olacak. 2012’de en azından konumumuzu koruyacağız. Turizimdeki bu düşüşün ana nedeni Avrupa’daki ekonomisinde süren kriz. Çevremizdeki ülkelerde devam eden huzursuzluklar var. Geçen yıl Arap Baharı’ndan olumlu etkilenmiştik. Geçen yıl Mısır ve Tunus’a gidemeyen turistler Türkiye’ye gelmişti. Ancak bu yıl bu ülkelerin pazara dönüşleri çok agresif oldu. Ciddi bir fiyat rekabeti getirdiler. Rus turistler bu yıl daha az geliyor. Bu turistlerin büyük kısmı Avrupa pazarlarına kaydı. Yunanistan İspanya fiyatları indirmeye başladı. Vize kolaylığı getirdiler. Bu şimdi için bir risk değildir ama gelecek için daha dikkatli olmamız gerekiyor. Ana pazarlarımız Almanya, Rusya ve çevre ülkeleri kaybetmemek için önlem almamız şart.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları