Bilge bir dostum Rusça öğreniyordu
Selçuk Erez
Son Köşe Yazıları

Bilge bir dostum Rusça öğreniyordu

18.01.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

“Neden” diye sorduğumda Anna Ahmadova’nın şiirlerini kendi dilinden okumak için” diye yanıtlamıştı.
Ahmadova (1889-1966) 20 yy. Rus edebiyatının en önemli şairlerindendir ve buna rağmen zamanında ülkesinde esmiş terörün ezdiklerindendir. İlk eşi, rejime karşı olduğu ileri sürülerek kurşuna dizilmiş, oğlu da kötü olduğu varsayılan bir babanın oğlu olduğundan ömrünün önemli bir bölümünü hapislerde geçirmiştir. Ahmadova, bir gün oğluna yiyecek götürdüğünde olanları anlatmıştır:
“Terörün berbat yıllarının 17 ayını Leningrad Hapishanesi’nin kapısında sırada bekleyerek geçirdim. Bir gün kalabalıktan biri beni tanıdı... Fısıldayarak sordu, ‘Bunu -yani bu çektiklerimizi demek istiyordu- tarif edebilir misin?’ ‘Edebilirim’ dedim. Yüzünde tebessümü andıran bir şey belirdi.”
1925’ten sonra devrimle bağdaşmadığı düşünüldüğünden Ahmadova’nın eserlerinin yayımlanması yasaklandı. 1956’ya kadar yokluk ve sıkıntı çekti. Ancak Kruşçev’in yönetimi sırasında yazdıklarını yayınlamasına yeniden izin verildi.
Bir de Melnikov var, Konstantin Melnikov... 1900’ların başlarında bu fakir çocuğun resme yatkınlığını fark eden biri onu Moskova Resim, Heykel ve Mimari Okulu’na yazdırmış. Melnikov, Ekim Devrimi’ni izleyen yıllarda en önemli mimarlar arasında yer almış: Lenin öldüğünde lahdini ona yaptırmışlar. 1925’te Paris’te düzenlenen Uluslararası Dekoratif Sanatlar Sergisi’ndeki Sovyet Pavyonu’nu da ona yaptırmışlar. Eserinin o serginin en görkemlisi olduğu, modern mimarinin önemlilerini, bu ara Hoffman’ı, Le Corbusier’i geride bıraktığı kabul edilmiş.
Ülkesine döndükten bir süre sonra politik düzenin oluşturduğu mimar örgütünde alınan bir kararla mesleğini sürdürmekten alıkonmuş, yaşamının son kırk yılını evinde daha çok resim yaparak geçirmiş.
İnsanların ezilmeden insan gibi yaşaması için girişilmiş bir devrimin amacından uzaklaşmaya başladığı, gerçek devrimcilerin yerini, halkı değil kendilerini kollayan memurların aldığı bir zamanda Ahmadova gibi şairlerin, Melnikov gibi mimarların sanatlarını sürdürmekten alıkonulması sadece Rusları değil, tümümüzü kim bilir hangi güzelliklerden yoksun bırakmıştır.
Sadece dünyanın önemli şairlerinin, mimarlarının işlerini yapmalarının engellenmesi mi hayıflanacak bir şeydir? İşini seven, iyi yapan bir asistanın, iyi öğrenci yetiştiren bir öğretim üyesinin de bu şekilde kısıtlanması acı vermemeli midir bize? Bu kimselerin sırası geldiğinde bilimde, sanatta ulusal düzeyimize neler katabileceklerini de düşünmeliyiz! Öyle ise KHK ile (üç yüz sekseni barış bildirisi imzaladığı için) çok sayıda akademisyenimizin, öğretmenimizin vb. görevlerinden uzaklaştırılmalarının sonuçlarını bir de bu açıdan değerlendirmemiz gerekmez mi? Bu sorunu uzatmadan düzeltmenin yolu bulunmalı, baskıcı rejimlerin örneklerinden değil, demokratik düzenlerin uygulamalarından esinlenmeliyiz.

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet gazetesinin benim için anlamı

Cumhuriyet gazetesinin benim için anlamı

Devamını Oku
13.09.2018
Ekonomi hemen düzelecek!

Ekonomi hemen düzelecek!

Devamını Oku
06.09.2018
Böcek yeriz o zaman!

Böcek yeriz o zaman!

Devamını Oku
30.08.2018
Saraydan kız kaçırma...

Saraydan kız kaçırma...

Devamını Oku
23.08.2018
Mahmut Makal’ın önemi..

Mahmut Makal’ın önemi..

Devamını Oku
16.08.2018
Dondurmacı

Dondurmacı

Devamını Oku
09.08.2018
Parmakla gösterilecek ülke

Parmakla gösterilecek ülke

Devamını Oku
02.08.2018
İmparatorun ruh sağlığı

İmparatorun ruh sağlığı

Devamını Oku
26.07.2018
O, Google’dan çok bilir!

O, Google’dan çok bilir!

Devamını Oku
19.07.2018
Gorillere nüfus kâğıdı

Gorillere nüfus kâğıdı

Devamını Oku
12.07.2018
Stefan Zweig’a yazık oldu!

Stefan Zweig’a yazık oldu!

Devamını Oku
05.07.2018
Şimdi ne mi olacak?

Şimdi ne mi olacak?

Devamını Oku
28.06.2018
Emekli olmana az kaldı!

Emekli olmana az kaldı!

Devamını Oku
21.06.2018
Prof. Onur Hamzaoğlu hürriyetine kavuşmalıdır!

Prof. Onur Hamzaoğlu hürriyetine kavuşmalıdır!

Devamını Oku
14.06.2018
Kıyamet mi kopacak? (07.06.2018)

Kıyamet mi kopacak?

Devamını Oku
07.06.2018
Peki, yalakalara ne olacak?

Peki, yalakalara ne olacak?

Devamını Oku
31.05.2018
Diktatörler için rehabilitasyon

Diktatörler için rehabilitasyon

Devamını Oku
24.05.2018
Seninki yine görücüye çıkıyor

Seninki yine görücüye çıkıyor

Devamını Oku
17.05.2018
Her şey kuşun pislemesiyle başladı

Her şey kuşun pislemesiyle başladı

Devamını Oku
10.05.2018
Gurulara inanalım mı?

Gurulara inanalım mı?

Devamını Oku
03.05.2018
Yangın çıkarıyor, sonra itfaiyeci oluveriyor

Yangın çıkarıyor, sonra itfaiyeci oluveriyor

Devamını Oku
26.04.2018
İstanbul Tabip Odası seçimlerinde ne oldu?

İstanbul Tabip Odası seçimlerinde ne oldu?

Devamını Oku
19.04.2018
Savaşlar ve yalanlar

Savaşlar ve yalanlar

Devamını Oku
12.04.2018
Tabip Odası’na kadın başkan

Tabip Odası’na kadın başkan

Devamını Oku
05.04.2018
Yapay zekâmız

Yapay zekâmız

Devamını Oku
29.03.2018
İçmeyelim mi?

İçmeyelim mi?

Devamını Oku
22.03.2018
Göçmek mi? Kalmak mı?

Göçmek mi? Kalmak mı?

Devamını Oku
15.03.2018
Cumhura başkan mı gerekir?

Cumhura başkan mı gerekir?

Devamını Oku
08.03.2018
Yalancıyla köpeği

Yalancıyla köpeği

Devamını Oku
01.03.2018
Körler ülkesinde

Körler ülkesinde

Devamını Oku
22.02.2018
Onur Hoca ile timsah

Onur Hoca ile timsah

Devamını Oku
15.02.2018
Sol elin kötülükleri

Sol elin kötülükleri

Devamını Oku
08.02.2018
Seçmeni korkutmanın yararları

Seçmeni korkutmanın yararları

Devamını Oku
01.02.2018
Mizah yasaklandığında

Mizah yasaklandığında

Devamını Oku
25.01.2018
Bilge bir dostum Rusça öğreniyordu

Bilge bir dostum Rusça öğreniyordu

Devamını Oku
18.01.2018
Fergana atları

Fergana atları

Devamını Oku
11.01.2018
Yürüyüşlerden neden korkuyorlar?

Yürüyüşlerden neden korkuyorlar?

Devamını Oku
04.01.2018
2023’te yılbaşı

2023’te yılbaşı

Devamını Oku
28.12.2017
Barış istenmesin mi?

Barış istenmesin mi?

Devamını Oku
21.12.2017
Düşmanlarımız olmalı!

Düşmanlarımız olmalı!

Devamını Oku
14.12.2017