Üniversiteli ‘Erkin’ Hapiste Üçüncü Yılını Doldurdu

28 Temmuz 2014 Pazartesi

Bir ‘İleri Demokrasi’ Hikâyesi
Bugün bayram. Tüm okurlarımıza sağlık ve mutluluk dolu bir bayram dileriz.
Son yıllarda her bayramda, başta kendi meslektaşlarımız olmak üzere Ergenekon, Balyoz, KCK, Odatv gibi özel yetkili mahkemeler eliyle yürütülen davalarda, haksız ve hukuksuz yere cezaevinde yatan yüzlerce kişinin bir an önce özgürlüklerine kavuşmaları dileğinde bulunduk.
Anayasa Mahkemesi kararları ve Meclis’ten çıkan bazı düzenlemeler sayesinde bu insanların büyük çoğunluğu tahliye edildiler. Ancak bu bayrama da buruk giren aileler var. Kocaman ailesi bunlardan biri.
Sevim Kocaman Konya Ereğli’de öğretmen. Eşi Ömer Kocaman veteriner. Her hafta, Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde yatan oğulları Erkin Kocaman’ı ziyarete gidiyorlar. Ayda bir kez de açık görüş hakları var. Bu hafta da bayram ziyareti yapacaklar.
Bayrama cezaevinde tutuklu ya da hükümlü olarak giren öğrenciler için özgürlük dileğimizi bu kez Erkin’in annesi Sevim Kocaman’ın ağzından aktaralım:
“Oğlum Erkin, Malatya İnönü Üniversitesi’nde son sınıf öğrencisiydi. Kimya mühendisi çıkacaktı. Stajını çok iyi yerde yaptı. Mezun olur olmaz işe başlayacaktı. 3 Haziran 2011’de Hopa olaylarından hemen sonra bir baskınla gözaltına alındı ve 5 arkadaşıyla birlikte DHKP-C örgüt üyeliği iddiasıyla tutuklandı.”

‘Taş bile atmadan terörist oldu’
Benim oğlum eline silah almış değil. Bırakın silahı, taş alıp birine atmış değil. Örgüt üyesi diye ileri sürdükleri suçlar şunlar: 1 Mayıs’a katılmak, 8 Mart Kadınlar Günü gösterisine katılmak, ‘Toplu mezarlar açılsın’ diye basın açıklaması yapmak, Grup Yorum bileti satmak, Güler Zere’nin mezarını ziyaret etmek. Bunların hepsi izinli eylem. Şiddet içeren tek bir eylemi yok.”

‘Demokratik eyleme 11 yıl hapis’
“Özel Yetkili Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandılar. Polisin hazırladığı fezleke aynen yargı kararına dönüştürüldü. Suç diye sunulan bazı eylemleri (toplu mezarların açılması talebi, mezar ziyareti vb.) Başbakan ve bakanların da yaptığını söyledik. Ama kimse dinlemedi. Lehte delilleri görmezden geldiler. Örgüt propagandası ve örgüt üyeliğinden 11 yıl 10 ay hapse mahkûm ettiler.”

‘Propaganda gitti, örgüt kaldı’
“Yargı paketlerinde propagandanın suç olmaktan çıkarılması üzerine, o eylemlerin cezasını düşürdüler. Ama örgüt üyeliği suçunu da aynı eylemler üzerinden vermişlerdi. Propaganda suç olmaktan çıkınca, o propaganda nedeniyle verilen örgüt üyeliği suçunun da düşmesi gerekirdi. Başka davalarda böyle oldu. Ama mahkeme dinlemedi. Oğlumun örgüt üyeliğinden 7 buçuk yıl mahkûmiyet kararı onandı.”

‘Çabuk bitince adil olmuyor’
“Erkin’lerin davası çok kısa sürdü. 6 celsede karar açıkladılar. Yargıtay’daki bozma ve onama süreci de hızlı yaşandı. Ancak uzun tutukluluk olmaması, adil yargılandıkları anlamına gelmiyor. Adil yargılama için önce vicdanlı yargı lazım. Polis fezlekesi mütalaaya, ardından da karara dönüşüyorsa, adil yargılama çıkmıyor.”

‘Cezaevinde de kötü muamele’
“Haksız yere yattığı yetmezmiş gibi Kırıkkale F Tipi Cezaevi’nde kötü muameleyle de karşı karşıya. Her yeri yara bere içinde. ‘Neden?’ diye sorduğumuzda cezaevi yönetimi ‘Masadan düştü’ ya da ‘Kapıya yumruk attı’ gibi inanması güç savunmalar yapıyor. En ufak bir konuda ağzını açsa disiplin cezası veriyorlar. ‘İletişim cezası’ vermişler, aylardır telefonla görüşemiyoruz. Mektupla yazışıyoruz.”

‘İnat etti, yeniden kazandı’
“Üniversite son sınıftaydı. Okul da kaldı. İnönü Üniversitesi yerel mahkeme kararı üzerine Yargıtay kararını dahi beklemeden ilişiğini kesti. O da cezaevinde tekrar hazırlandı bu yıl sınava girdi. Sonuçlar açıklandı. Bursa Teknik Üniversitesi’nde aynı bölümü, Kimya Mühendisliği’ni kazandı.”

‘AKP’liler ‘Oğlun suçsuz’ dedi’
“Meclis’te tüm partileri ziyaret ettik. CHP zaten yargı sürecinde yanımızdaydı. BDP’liler de dinledi ve ilgilendi. İktidar partisine de gittik. Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya, İnsan Hakları Komisyonu Başkanı Ayhan Sefer Üstün, AKP Grup Başkanvekili Belma Satır. Hepsiyle tek tek konuştuk. Mahkemenin kararını okuyup istisnasız hepsi aynı tepkiyi gösterdi. ‘Propaganda suçu kaldırıldı. Propagandaya dayalı örgüt suçu cezalarının da ortadan kalkması gerekir. Sizin oğlunuz suçsuz yere, boşuna yatıyor!’ dediler.”

‘Herkes çıktı, onlar çıkmadı’
“Defalarca Ankara’ya gittim. Diğer çocukların anne babalarıyla. Her yargı paketi, torba yasa paketi öncesi umutla geldik. Meclis’e gidip görüşmeler yaptık. Yasalar çıkana kadar hep bekledik. Bakın Ergenekoncular, Balyozcular, KCK’liler çıktı. Erkin ve diğer öğrenciler hâlâ çıkmadı. Onu demir parmaklık arkasından alamadığım için çok çaresizim.”

‘Umudumuz yeniden yargılama’
Aziz Yıldırım’la ilgili yerel mahkemenin verdiği ‘yeniden yargılama’ kararı bizler için de umut oldu. Yerel mahkemeye başvuruyoruz. Aynı zamanda bireysel başvurumuz Anayasa Mahkemesi’nde bekliyor. Aslında Balyoz sanıklarından çok önce başvurmuştuk. Bu bayrama kadar çocuğumu alırım diye umut etmiştim. Olmadı. Artık bir dahaki bayrama oğlumla girmek istiyorum...”  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları