Sosyalist Güç Birliği’nin yolu açık olsun!

21 Ağustos 2022 Pazar

Aylardır yapılan toplantılar sonuç verdi ve Sosyalist Güç Birliği, dün Türkiye Komünist Partisi, Türkiye Komünist Hareketi, Sol Parti ve Devrim Hareketi’nin temsilcilerinin katıldığı bir basın toplantısıyla açıklandı. 

21 Ocak’tan beri bu köşede, gericilik, yoksulluk ve yolsuzluğun şahlandığı bu dönemde, bağımsız, özgür, eşitlikçi ve laik bir ülke için güçleri birleştirme vakti olduğunu yazıyorum. Daha önce de duyurduğum gibi, antiemperyalist, kamucu ve laik bir sınıf siyasetini savunan parti ve oluşumlar bir araya geldi. Ben bu birliğin, solun etnikçi, mezhepçi, liberal ve emperyalist dayatmadan kurtulması açısından tarihi bir önem taşıdığını düşünüyorum.

Benim de ilk imzacıları arasında olduğum duyuru metninden temel noktaları, köşemin olanakları ölçüsünde vurgulamak istiyorum.

ÜLKEMİZİN GELECEĞİNE SAHİP ÇIKIYORUZ

“Biz aşağıda imzası olanlar, ülkemizin eşit, özgür ve bağımsız geleceği için birlikte hareket etmek, emekçi halkın hayati sorunlarının kaynağına karşı ortak bir mücadele geliştirmek üzere aşağıdaki temel mücadele hedefleri doğrultusunda bir araya geliyoruz. Tüm yurtsever insanlarımızı ülkemizin geleceğine birlikte sahip çıkmaya çağırıyoruz: 

Yarınlarımızı sermaye çetelerinin, tarikatların, bir avuç haraminin ve emperyalizmin pençesinden gerçekten kurtararak emekçilerin laik, demokratik, bağımsız cumhuriyetini kurmanın yolu da burada geçecektir. 

1- Ülkenin ve halkın geleceği hakkında tüm kararların, yerli ve yabancı sermaye ile gericiliğin ve emperyalizmin çıkarlarını temsil eden, siyasi iktidarın tek bir kişide toplandığı bu ucube rejim ortadan kaldırılmalıdır. Emekçi halkın siyasete güçlü bir biçimde katılımını sağlayacak, seçim sistemi de dahil olmak üzere, bütünlüklü bir mekanizma kurulmalıdır. 

2- İnsanın insanı sömürdüğü, eşitsizlik ve adaletsizliğin her gün daha da derinleştiği bu toplumsal ve siyasi düzeni reddediyoruz. Sermaye ve patronların zenginleştiği, emekçilerin her geçen gün yoksullaştığı kriz koşulları hızlı bir çöküşü de işaret etmektedir. 

Bu gidişi tersine çevirmek, sömürünün ve işsizliğin ortadan kaldırılacağı, insanca bir yaşamın kurulacağı bir cumhuriyet için harekete geçiyoruz. Özelleştirmelere son verilmeli, peşkeş çekilmiş bütün kamu varlıkları ve sektörler kamulaştırılmalıdır.

Eğitim, sağlık ve bakım hizmetleri başta olmak üzere tüm insani ihtiyaçlar kamu hizmeti olmalı, eşit ve ücretsiz sunulmalıdır. Emperyalist tekellerin topraklarımız üzerindeki yağmasına son verilmeli, ekonomi planlama ilkesine göre yeniden tasarlanmalıdır.

3- Bağımsız ve egemen bir Türkiye için emperyalizme karşı mücadelede kararlıyız. Emperyalizmin yeni savaş cepheleri açarak coğrafyamızı yıkıma sürüklediği, savaş örgütü NATO’nun yayılmacı politikalarını en tehlikeli savaş senaryolarıyla hızlandırdığı bir dönemde yıllardır dile getirdiğimiz hedef daha da acildir: Türkiye NATO’dan çıkmalıdır. Ülkemizdeki yabancı üsler kapatılmalıdır. 

4- Devletin tüm kademelerine ve toplumsal yaşama egemen olan tarikatlara, bilimsel düşünceyi ve tüm özgürlük alanlarını yok ederek başta kadınlar ve gençler olmak üzere tüm toplumu dinselleşmeyle baskı altına almaya çalışan gericiliğe karşı, laiklik için bir araya geliyoruz. Tarikat ve cemaat kadrolaşmaları tasfiye edilmelidir. Eğitim birliği sağlanmalı, tarikat ve cemaat okulları ile yurtları kapatılmalıdır. 

5- Yurttaşlığın tesis edilerek etnik, dinsel, mezhepsel ve toplumsal cinsiyetten kaynaklı farklılıklar nedeniyle ayrımcılığın ve karşıtlıkların ortadan kaldırıldığı, herkesin eşit ve kardeşçe yaşayacağı özgür bir cumhuriyet hepimizin özlemidir. Bunu gerçekleştirmek isteyen herkesi ortak mücadeleye davet ediyoruz.”



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları