Saldım çayıra Mevlam kayıra!

Saldım çayıra Mevlam kayıra!

26.07.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Biz onları öyle adlandırsak da, Türkiye’nin 1951 Cenevre Sözleşmesi’ne koyduğu şerh yüzünden, aslında göçmen bile değiller. Resmi konumları “Geçici Koruma Statüsü”. Kökenleri Suriye, sayıları 4 milyonu buluyor, toplam ülke nüfusuna oranları şu anda yüzde 5’e ulaşmış durumda. Bunların her biri için kişi başına 2 bin 500, olmak üzere toplam 35 milyar dolar harcanmış durumda.
Olay Türkiye gibi bir ülkenin altından kalkabileceği boyutları aşmış durumda.
Aslında büyük göç alan ülkelerden biri olan Türkiye’de başka yabancılar da var, ama iç savaş dolayısıyla Suriye’den gelen sığınmacılar ile, “Suriyeliler” diğer bütün sığınmacıları gölgede bırakan devasa bir sorun haline gelmiş durumdalar.
Olay 2011’deki Suriye iç savaşıyla başladı. İçeride milleti ümmetleştirme çabasında olan, içinde bulunduğu bölgeye İhvan gözlüğüyle yaklaşan aymaz AKP, komşu Suriye’deki iç savaş yangınına körükle koştu; istikrarsızlığı artırmak üzere açık sınır politikasıyla sınırları teröristler ve silah da dahil olmak üzere herkesin gelip geçeceği bir kevgire dönüştürünce, Suriye’den yoğun göç akmaya başladı. İktidar, başlangıçta “geçici koruma statüsü” deyiminden de kolayca anlaşılabileceği gibi, olayın ciddiyetini ve sığınmacıların kalıcı olacağını anlamadı.
Bu arada göçenler arttıkça arttı. Suriyeli sığınmacılar başta, 560 bini İstanbul, 440 bini Hatay, 452 bini Şanlıurfa, 427 bini de Gaziantep olmak üzere her yere yayıldı.

***

Sınır bölgelerinde Suriyeli nüfusu Gaziantep’te yüzde 21, Şanlıurfa’da yüzde 22, Hatay’da yüzde 27, Kilis’te yüzde 82 oranına erişti. Büyük kentlerin varoşlarında Suriyeli gettoları oluştu. İstanbul’da Bağcılar, Sultangazi ve Esenyurt; Ankara’da Çinçin, Siteler, Önder ve Barajlar mahallelerinde Suriyeli gettolarının önde gelen örnekleri oldu. Ankara’da Barajlar ve Önder mahalleleri “Küçük Halep” olarak anılmaya başlandı.
AKP, bunların zamanla yurtlarına döneceklerini ileri sürdü, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonları vesileleriyle yurtlarına dönen Suriyeliler masalları anlatıldı. Oysa şimdiye dek ülkesine dönen Suriyeli sayısı topu topu 313 bindir. Bu rakamın bu süre içinde Türkiye’de doğmuş olan Suriyeli çocuk sayısından (460 bin) daha az olduğunu belirtmek gerek.
Durumda önemli değişiklikler olmadığı, Suriye’de koşulların köklü bir biçimde düzelmediği, bu ülkede kalıcı barışın kurulamadığı ortamda, yani bugünkü durumun sürmesi halinde, 4 milyon Suriyelinin büyük bölümü kalıcıdır. Hatta İdlib gibi kimi bölgelerdeki olası gelişmelerin yeni göç dalgaları yaratması ihtimali de vardır.
AKP iktidarı aymaz Suriye politikasıyla, komşudaki istikrarsızlığı, artırdığı için durumun baş sorumlusudur.

***

AKP’nin, aymaz Suriye politikasının ürünü olan Suriyeli sığınmacılar sorunundaki politikası ise tam anlamıyla “saldım çayıra Mevlam kayıra” türündendir. Yani başka bir deyişle, bu konularda kendi içinde uyumlu ve tutarlı bir politika bulunmamakta, doğan ekonomik politik, sosyal ve sağlık sorunları karşısında el yordamıyla oluşturulan günü birlik çözümlerle durum geçiştirilmeye çalışılmaktadır.
İktidarın, başlangıçta, ümmetleştirme politikası ve İhvancı takıntısının itisiyle, Suriyelilere sağladığı kimi avantajlar fazla dikkati çekmezken AKP seçmenindeki olumlu hava kültürel farklılıklar, ucuz Suriyeli el emeği, haksız rekabet duygusu, sağlık hizmetlerinde doğan ek külfetler, eğitim sisteminde baş gösteren sorunlar yüzünden vatandaşın, Suriyeli sığınmacılara karşı tutumu olumsuzlaşmaktadır. Başlangıçta AKP’nin ümmet edebiyatı ile hamasi yaklaşımının etkisinde olan seçmeni içinde dahi Suriyelilere anlayışla bakanlar ile çok olumsuz yaklaşanlar arasındaki denge yarı yarıya çizgisine gelmiştir. Genelde vatandaşın, Suriyelilere yaklaşımı ise yüzde 75 oranında olumsuz veya çok olumsuzdur.
Suriyeli sığınmacılar sorununda ne yapmalı ve de özellikle ne yapmamalı konusu ise salıya...  

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023