Onlar da dayanamadı

Onlar da dayanamadı

13.08.2019 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Recep Tayyip Erdoğan, Ali Babacan’ın yeni parti girişimine karşı, “Bu ümmeti bölmek olur” derken, ne kuş ne deve misali ne olduğu tam olarak söylenemeyecek olan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin amacının ulusu ümmete dönüştürmek olduğunu da, tereddüde yer bırakmayacak bir açıklıkla belirtmiş oluyordu.
Aslında AKP bu girişim için Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni bile beklemek gereğini duymamış, iktidara ilk geldiği andan itibaren başlangıçta sakınımlı davranıp, gittikçe ivmesi artan bir tempoda çalışmaya başlamıştı.
Cumhuriyetin yandaşları ile karşıtları arasınaki kavga günümüzde, ulus mu olacağız ümmet mi noktasında düğümleniyor.
Cumhuriyetin büyük başarısı, yıkılmış perişan Anadolu’nun bağrında, ırkçı cemaatçi temellere dayanmayan subjektivist, demokratik, katılımcı ulus bilincini yeşertmesi olmuştur.
Cumhuriyet, bu konudaki büyük başarısını, nasıl Tevhidi Tedrisat temel direğine dayanan Milli Eğitim Bakanlığı’nın kadrolarına borçlu ise Cumhuriyetin karşıtları da, olayı ters yöne çevirmekteki başarılarını yine bu bakanlığa sızmaları sayesinde elde etmişlerdir.
Hem Cumhuriyeti kuran ve savunan kadrolar hem de onların karşıtları, Milli Eğitim’in önemini kavramışlar, güçlerini o örgüte egemen olmaya yöneltmişlerdir.

***

Türkiye’de bu açıdan bakıldığında en kritik kuruluş olduğu kolayca görülecek olan Milli Eğitim içindeki savaş, daha CHP’nin tek parti döneminde İkinci Dünya Savaşı ve onu izleyen Amerikanlaşma döneminde başlamış, örneğin eğitimi de çok devrimci bir hamle olan Köy Enstitülerine ilk darbeyi CHP’nin Milli Eğitim Bakanı Reşat Şemsettin Sirer indirmiştir.
O dönemden günümüze gelene dek, laiklik ve ulus bilinci açısından en kritik odak olan Milli Eğitim bağrındaki savaş devam etmiştir.
Tevhidi Tedrisatı rehber edinen Cumhuriyetçiler ile savaşlarında önemli köşe başlarını ele geçirmeyi başaran ümmetçi kadro ise son yıllarda laik öğretim yerine, imam hatiplerde somutlaşan dinci eğitimi ikame etmek üzere, kitleleri bu kuruluşlara yöneltmek için akla gelmedik oyunlar çevirmişlerdir.
Milli Eğitim örgütü içinde, mücadelenin yoğun olduğu yaşamsal önemdeki yerlerden biri de, müfredatı biçimlendiren Talim ve Terbiye Kurulu’dur.
Arkadaşımız Ozan Çepni’nin cumartesi günkü Cumhuriyet’te yayımlanan haberi ise Bakan Ziya Selçuk’un TTK Başkanı Alpaslan Durmuş’u bu görevinden almasıyla, yeni bir aşamaya geldiğini ortaya koyuyor.
Ozan Çepni haberinde, TTK Başkanı Durmuş’un Bakan Selçuk tarafından görevinden alınmasının nedeni olarak, iki yıl önce tamamen değişen müfredatı başarısız bulmasını gösteriyor.
Bakanlığı sırasında, Saray’a yakın kimi isimleri tasfiye etmeyi başardığı bilinen bakanın, Durmuş ile ilgili kararının azılı dinci çevrelerin büyük tepkilerine de yol açtığı bildiriliyor.

***

Milli Eğitim Bakanlığı bünyesindeki kapışma bakalım nasıl sonuçlanacak? Durmuş, Saray’ın müdahalesiyle yeniden itibar kazanacak mı, yoksa eğitimdeki oyunlar Saray’ı bile, “artık bu kadarı da fazla” dedirtecek bir raddeye mi getirecek?
Bunu zaman gösterecek.
Fakat sanmayın ki, Bakan Ziya Selçuk bu mücadeleden galip çıkarsa, laik eğitime dönüş yapılacak, eğitimi imamlaştırma girişimleri artık son bulacak.
Ulusu ümmetleştirme amacı değişmedikçe, Milli Eğitim üzerindeki imamcı sultası son bulmayacaktır.
Kısacası AKP gitmeden eğitimde çağdaşlaşma ve düzelme mümkün değildir.

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023