Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tarihi tahterevalli
Son zamanlarda durumundan şikâyet edenler çoğaldı: Tanıdıklar, “Bu daha ne kadar sürer” diye soruyorlar. Eskiden rastladıklarında sorarlardı, şimdi özellikle bunu sormak için telefon ediyorlar.
Dikkat ettim aslında herkes birbirine soruyor bunu.
Bu konuda kesin olarak bildiğim tek şey er geç sona ereceğidir.
Ancak, bunun kadar önemli bir sorunumuz daha va a tüm haşmetiyle dikilecek olan bu yeni sorunu kolay kolay çözemeyeceğiz: Aradan zaman geçtikten sonra bu yılları çocuklara nasıl anlatacağımızı da düşünmek zorumdayız!
Onların, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra Auschwitz’den bahsedildiğinde Alman, Mauthausen’den söz açıldığında Avusturyalı gençlerin çektikleri azabı çekmelerini istemeyiz.
¦ Olduğu gibi anlatamayız; çocuklar küçük dillerini yutarlar, bu nedenle yedikleri her şey burunlarından gelir ve her gece ramazan davulcusunu bastıran gümbürtülerle horlamaya başlarlar.
¦ Belki gerçeği hafif saptırmak daha doğru olur. “Kral ve ben” filminde Siyam Kralı’nın (Yul Brynner oynamıştı) çocuklarını yetiştirmek üzere tuttuğu İngiliz eğitici (kırmızı saçlı güzel Deborah Kerr) asilzadelere büyüklük duygusu aşılamak için hazırlanmış haritalarda Siyam’ın yeryüzünün en büyük ülkesi olarak gösterildiğini fark etmişti. Böyle bir yolu mu denesek?
¦ Acaba hiç mi anlatmasak? Babam, Osmanlı’nın son zamanlarında ilkokullarda tarihi, Kanuni’ye kadar ayrıntısıyla anlattıklarını, Kanuni’den sonra sadece “O padişah gitti, şu padişah geldi” diye özetlediklerini, böylece öğrencilerin duraklama, gerileme ve sonra daha kötü devreleri öğrenip depresyona girmemelerinin sağlandığını söylemişti.
¦ Çocuklara cinselliği, kuşları, arıları misal gösterip anlatırlar. En iyisi böyle davranılmalı: Orhan Veli’nin Charles Cros’dan şiir çevirirken benimsediği üslup burada yararlı olur:
Tarihi Tahterevalli
Ortaya bir kereste koydular / uzun mu uzun / Bir tarafa biz iliştik / mahcup ve mütevazı / Bir tarafına onlar oturdu / şişman mı şişman / Ne bulsalar mideye / hapur da hupur / Her şeyden vergi / ne acıma, ne insaf / Beraber ağırlaştılar onlar bu yolda / Kantarlar kırıldı / çatur da çutur / Bizse giderek hafifledik, uçtuk balon misali / Yüksekten bakınca gördük mü gördük / Anlayınca işi yollara çıktık / yürü Allah yürü / Yolda çoğaldık / bin olduk, milyon olduk / Öyle çoğaldık ki sonunda / seçimde arayı kapatamadı / ne hile ne de hurda!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
- Tarım Bakanlığı'nda 'Suriyelilere kadro' iddiası
- Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ne zaman görüşecek?
- Davutoğlu'ndan yanıt
- Kırmızı ete yüzde 40 zam! Yurttaş isyan etti
En Çok Okunan Haberler
- 'Müzakere edilmez!'
- Canlı yayında 'dolar' tartışması: Tansiyon yükseldi
- Erdoğan ve Steinmeier'ın diyaloğu gündem oldu
- 'Bir milletvekilliğine her şeyi sattın'
- ‘Haddini bilsin, tepemin tasını attırmasın’
- Neler konuşuldu?
- Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu!
- CHP’nin yükselişi sürüyor
- 'AK Partili bakan yardımcısının toplam maaşı...'
- Mehmet Ali Yılmaz'ın ailesinden açıklama