Arapça kutsal bir dil değildir

15 Mayıs 2024 Çarşamba

Sığınmacıların yoğun olarak yerleştiği bazı illerdeki belediyelerin Arapça tabelaları sökmesi üzerine, Özgür Özel günlerdir yanlış bir dil kullanarak karşılık veriyor.

Olay sanki ilk kez 31 Mart’tan sonra yeni gündeme gelmiş gibi yansıtılsa da aslında geçen yaz Adana Büyükşehir Belediyesi Zabıta ekipleri, başkan Zeydan Karalar’ın talimatıyla kentteki bazı işyerlerindeki Arapça tabelaları sökmüştü.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, 22 Nisan’da Karar gazetesinin YouTube kanalına konuk oldu ve Ergenekon, Balyoz ve Odatv kumpasları kurulurken FETÖ’nün kapatılan yayın organı Taraf’ta yönetici olan Yıldıray Oğur ve Kabataş yalanını gündeme getiren Elif Çakır’ın sorularını yanıtladı.

Zeybek o yayında, “Arapça ülkemizde toplumun büyük bir bölümünde Kuran dili olarak biliniyor. Kuranıkerim’in Arapça yazılmasından dolayı o alfabeye karşı diğer dillere göre daha farklı bir anlam veriliyor. O nedenle de belediye başkanlarımızın özellikle Arapça tabela, pankart veya yazı konusunda olabildiğince dikkatli davranması gerekiyor” demişti. Yani Özel’in kullandığı ifadeler, ilk olarak Gökhan Zeybek tarafından dile getirilmişti.

***

Ardından Özgür Özel de Arapça tabelaların kaldırılması konusunda Habertürk’te katıldığı bir programda, şunları söyledi:

“Birincisi, Arapça tabelayı sökerseniz diğer yabancı diller tartışması gelir. İki, öyle bir eşleme yapmak doğru değil ama Arapça, Kuranıkerim’in yazıldığı ve okunduğu dildir. Belediye başkanının Arapça yazıyı yırtması vatandaşın bilinçaltında bir yara oluşturabilir. Üçüncüsü, o tabelada ne yazdığına bakmak lazım. Bir insanın ana dilinde aldığı hizmeti kolaylaştırıyorsa bu bir haktır. Ama bunun bir düzenlenmesi lazım. Mesela yabancı dildeki bir tabela Türkçesinin yüzde 25’ini geçemez, bu kanunda var. Bu ne demek? Türkçesini de yaz, yabancı dilde yazacaksan yaz ve yüzde 25’le sınırlı kal ve bir de izin al diyor. Bunu İngilizceye de uygulayabilirsiniz. O zaman kimse size ‘Arapça tabela söktü’ demez.”

***

Öncelikle farklı etnik gruplara ait yurttaşların anadillerini yaşatma istekleri olağandır, herkes anadilini istediği gibi konuşur ve geliştirir. Ancak Türkiye’de kamusal alanda yurttaşların anlaşmasını ve hizmetlerin işlemesini sağlayan ortak dil Türkçedir.

Arapça kutsal bir dil değildir, her dil kadar değerlidir. Bu anlayışla Tevrat’ın dili olan İbranice de mi kutsal sayılacak? Neden sadece tek bir dine ayrıcalık tanınsın? Neden yazılandan bağımsız olarak dillere kutsallık tanınsın?

Arapça Kuran dili derseniz, o zaman dilde devrim yapmış bir partinin genel başkanı olarak Kuran’ın Türkçe okunmasını ve Türkçe ibadeti de reddetmeniz, Demokrat Parti ve günümüzün siyasal İslamcıları gibi ezanın Türkçe okunmasını da ihanet saymanız gerekir.

Şeriat güzellemeleri yapan Yusuf Kaplan gibilerin “Bu ülkedeki en büyük cinayet dil devrimidir” diyerek Türkçeye saldırdığı bir ortamda, CHP genel başkanının dil devrimine sahip çıkması beklenir, AKP diliyle konuşması değil.

***

Tabelalara halkın karşı çıkmasının nedeni, Türkiye’nin istila ettirilerek Avrupa Birliği’nin sığınmacı deposu olmasına, sığınmacılar üzerinden şeriatın Türkiye’ye ithal edilmesine duyulan tepkiden kaynaklanıyor. Belediyelerin bu tepkiyi görüp yasaları uygulamasını “popülizm” diye niteliyor Özgür Özel. Oysa bu olayın ardındaki nedenleri görmemek tam bir siyasi öngörüsüzlüktür.

Özel’in söylediğinde doğru olan bir nokta ise bu uygulamaların tüm diller ve yasaya aykırı tüm işyerleri için uygulanmasının gereğidir. İngilizce tabelaların da kontrolsüzce çoğalmasına Türkçenin korunması açısından karşı çıkılmalıdır. Sahibi kim olursa olsun işyeri açma ve çalışma ruhsatı olmayan işyerleri mühürlenmelidir.

Özgür Özel’in ve CHP’li diğer yetkililerin hatası, bu konuda açıklama yaparken sürekli Kuran’a atıf yapmalarıdır. Laik bir hukuk devletinde kamu alanında bir uygulama tartışılırken, hiç ilgisi yokken dinden, Kuran’dan söz etmek, kuşkusuz din sömürüsüdür, dinci bir popülizmdir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları