Helalleşirken mağdur etmek
Zülal Kalkandelen
Son Köşe Yazıları

Helalleşirken mağdur etmek

12.04.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Kemal Kılıçdaroğlu, üç gün önce sosyal medya paylaşımlarıyla, Cumhuriyet değerlerine aykırı söylemleri yaygınlaştırdığı CHP genel başkanlığı dönemini ve Erdoğan’ın bir beş yıl daha iktidarda kalmasına yol açan 6’lı masayı savunmak için birçok görüş açıkladı. Kendisi CHP’yi ortanın sağına çekerken laikliğin de hançerlenmesine yol açtığı için epeydir eleştiri oklarının hedefinde.

Açıkladığı görüşlerde eleştirilecek çok husus var ama ben bugün yıllardır 28 Şubat’ı diline dolamasının üzerinde durmak istiyorum.

“Darbelerle, 28 Şubatlarla, faili meçhul cinayetlerle, idamlarla yüzleştik” cümlesini kurmuş Kılıçdaroğlu. Geçmişte yaşananları tam olarak bilmeyen bir genç bunu okusa, 28 Şubat’ı darbe sanır, faili meçhul cinayetlerle ve idamlarla dolu bir süreç gibi düşünür.

28 Şubat 1997, bir darbe tarihi değil, başbakan olarak Refah Partisi (RP) Genel Başkanı Erbakan ile başbakan yardımcısı ve dışişleri bakanı olarak Tansu Çiller’in de katıldığı Milli Güvenlik Kurulu toplantısının tarihidir.

28 ŞUBAT KARARLARI NEDİR?

Kısaltarak temel önerileri yazarsak...

  • Laiklik ilkesi titizlikle uygulanmalı.
  • Devrim Yasalarını ihlal eden dergâhlar kapatılmalı.
  • Anayasanın 163. maddesinin kaldırılmasının yarattığı hukuki boşluklar, irticai akımların ve laikliğe aykırı tutumların güçlenmesine yol açmıştır. Bu boşlukları telafi edecek yasal düzenlemeler getirilmeli.
  • Eğitim politikalarında yeniden Tevhidi Tedrisat Kanunu ruhuna uygun bir çizgiye gelinmeli.
  • Temel eğitim sekiz yıla çıkarılmalı.
  • Toplumsal ihtiyacın fazlası olan imam hatip okulları, meslek okullarına dönüştürülmeli. Köktendinci grupların kontrolünde olan Kuran kursları kapatılarak Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda düzenlenmeli.
  • Devlet dairelerinde ve belediyelerde köktendinci kadrolaşmanın önüne geçilmeli.
  • Cami yapımı gibi dini konuları siyasi amaçlar için istismar etmeye dönük olan her türlü davranışa son verilmeli.
  • Pompalı tüfekler kontrol altına alınmalı ve gerekirse pompalı tüfek satışları yasaklanmalı.
  • İrticai faaliyetlere karıştıkları için TSK’deki görevlerine son verilen subay ve astsubayların belediyelerde istihdam edilmelerinin önüne geçilmeli.
  • Tarikatların denetimindeki finans kuruluşları ve vakıflar aracılığıyla ekonomik güç haline gelmeleri dikkatle izlenmeli.
  • Laiklik aleyhtarı yayın çizgisi olan TV kanalları ve özellikle radyo kanallarının verdikleri mesajlar dikkatle izlenmeli ve bu yayınların anayasaya uygunluğu sağlanmalı.
  • Milli Görüş Vakfı’nın bazı belediyelere yaptığı usulsüz para transferleri durdurulmalı.

NE DARBEDİR NE MUHTIRA 

RP ile Doğru Yol Partisi (DYP) koalisyon hükümeti, bu MGK toplantısından yaklaşık beş ay sonra istifa etti. Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel, Erbakan’ın istifası üzerine yeni hükümeti kurma görevini Çiller’e vermedi, hükümet bu nedenle düştü.

TSK’nin 28 Şubat döneminde baskı uyguladığını düşünebilir ve bunu eleştirebilirsiniz. Ancak bazı gerçekleri de dile getirmeniz gerekir: 28 Şubat, Soğuk Savaş döneminin Türkiye’de sona erdirilmesinin sonucudur. O dönemde komünizmi şeytanlaştırarak Ortadoğu’da yayılmasını önlemek isteyen ABD, karşısına siyasal İslamı koymuş, tarikatları destekleyip dinci siyasetin önünü açmıştı. Soğuk Savaş’ın SSCB’nin yıkılmasıyla sona ermesinden sonra, Milli Güvenlik Siyaset Belgesi’nden komünizmin baş tehdit olmaktan çıkarılıp yerine irtica ve bölücülüğün koyulmasının nedeni budur.

28 Şubat ne darbedir ne de muhtıra. Alınan kararlar hukuk düzeni içinde kalmış, darbelerde olduğu gibi tutuklamalar, siyasi davalar olmamıştır.

Kılıçdaroğlu, “28 Şubatçıların açtığı yaraları kapatıp helalleşeceğiz” derken, Türkiye’de 80 yaşını aşkın ve ağır hastalıkları olan komutanlar, sahte delillerle açılan 28 Şubat kumpası yüzünden 968 gündür hapiste ölümü bekliyor; elverişsiz sağlık koşullarına karşın hakkında “cezaevinde kalabilir” raporu verilen emekli Korgeneral Vural Avar hapiste can verdi.

Birileriyle helalleşirken başkalarını mağdur etmemek ve gerçekleri çarpıtmamak gerekir.

Yazarın Son Yazıları

Kararsızları kim kazanacak?

Çarşamba günü medyaya yansıyan bir haber vardı.

Devamını Oku
19.12.2025
Özgür Özel’in yanıtlaması gereken sorular

Özgür Özel, 12 Aralık’ta İlke TV’de bazı sorular sorulmasını gerektiren değerlendirmelerde bulundu.

Devamını Oku
17.12.2025
Kadınların önüne duvar örenler!

Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, gerici açıklamalarına bir yenisini daha ekledi.

Devamını Oku
14.12.2025
Açık ve gizli süren ilişkiler!

Kürdistan Demokrat Partisi Başkanı Mesud Barzani’nin 29 Kasım’da bir sempozyuma katılma bahanesiyle uzun namlulu silahlı korumalarıyla Cizre’ye gelmesi, aklıma Uğur Mumcu’nun 7 Ocak 1993 tarihli gazetemizdeki yazısını getirdi.

Devamını Oku
12.12.2025
‘Yerel demokrasi’ diyorlar, siz özerklik anlayın!

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Cumhuriyet ilan edilmiş ama eksik bırakılmıştır” diyerek yine Cumhuriyeti hedefe koydu, anayasa değişikliği isteyerek yine 1921 Anayasası’nı övdü ve Bahçeli tarafından alkışlandı.

Devamını Oku
10.12.2025
Gizliyorsunuz çünkü hedef çok büyük!

Öcalan açılımı için kurulan TBMM komisyonunda basına kapalı oturumlar yapılmasından sonra, AKP milletvekili Hüseyin Yayman Öcalan’ın ayağına İmralı’ya giden heyette yer aldığını halktan gizlemeye çalıştı.

Devamını Oku
07.12.2025
5 Aralık 1934’ten bugüne kadın hakları!

Yıl 1934...

Devamını Oku
05.12.2025
AYM, bilimsel gerçekleri reddetti!

Hani bazen hayatınızı adadığınız bir mücadelede öyle bir an gelir ve yıllarca yalnızca duvarlara bağırdığınızı düşünürsünüz..

Devamını Oku
03.12.2025
Türkiye üzerine karanlık planlar!

Yaklaşık bir yıldır birçok yazımda uyardığım bir tehlike, DEM Partisi çevresinden ilk kez açık açık dile getirildi.

Devamını Oku
30.11.2025
Hapishane ‘doğal yaşam alanı’ değildir!

İçinde yaşadığımız dönemin en berbat özelliklerinden birisi, kavramlara farklı anlamlar yükleyerek insanları kolayca kandırmanın çok yaygınlaşmış olması.

Devamını Oku
28.11.2025
Teröristler ana muhalefeti tehdit ediyor!

Sonunda bu da oldu.

Devamını Oku
26.11.2025
Tarih bu yıkım ittifakını yazacak!

Cuma günü TBMM’de yapılan İmralı oylamasından sonra bir TV kanalında bir siyasal iletişimcinin konuşmasına rastladım.

Devamını Oku
23.11.2025
Bahçeli’nin daha çok işi var!

Dün gazetemizde Aytunç Ürkmez imzasıyla yayımlanan bir haber...

Devamını Oku
21.11.2025
'Açın Bahçeli'nin yolunu, İmralı'ya gitsin!'

Tarih 31 Temmuz 2025.

Devamını Oku
19.11.2025
Şiddete tanıklık etmek

Geçen hafta Uluslararası Hayvan Politikaları Konferansı’na katılmak için ilk kez Marakeş’e gittim.

Devamını Oku
16.11.2025
Mesele 1923 Cumhuriyeti’nin tasfiyesi!

AKP-MHP koalisyonunun CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na karşı yürüttüğü operasyon...

Devamını Oku
14.11.2025
Hadi oradan!

Yazımın başlığına güzel Türkçemizde birçok düşünce ve duyguyu aynı anda iki sözcükle anlatabilen işlevsel bir deyimi koydum.

Devamını Oku
09.11.2025
Sosyalizm en kapitalist ikinci partiyle gelmez!

Kendisini “demokratik sosyalist ve Müslüman” olarak niteleyen Uganda asıllı 34 yaşındaki Zohran Mamdani’nin New York Belediye başkanlığına seçilmesi hakkındaki bazı yorumlar, birkaç yılda bir yinelemem gereken gerçekleri hatırlattı.

Devamını Oku
07.11.2025
Ümmetçi çakma ‘sosyalistler’!

1923 Cumhuriyet Devrimi’ni hedefe koyanlar, 102. yıldönümünde de boş durmadı.

Devamını Oku
05.11.2025
Türkiye, goril Zeytin’i de esir etti!

22 Aralık 2024’te Nijerya’dan Tayland’a kaçak olarak götürülmek istenirken İstanbul Havalimanı’nın kargo biriminde travma halinde yavru bir goril bulundu.

Devamını Oku
02.11.2025
Casusluk davası ve déjà vu!

Geçen hafta hayatımıza bir casusluk davası girdi ve beş gün önce de Ekrem İmamoğlu, İmamoğlu’nun seçim kampanyası direktörü Necati Özkan ile Tele1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ hakkında tutuklama kararı verildi.

Devamını Oku
31.10.2025
Cumhuriyetçi geçinenler ve gerçekler!

“En hafif rüzgârdan bile korunması lazım gelen yeni doğmuş yavrunun, onu beslediğini söyleyenler tarafından böyle hırpalanması caiz miydi?”

Devamını Oku
29.10.2025
Diziden al haberi!

İsrail’in büyük dostu ABD Başkanı Trump, bir süredir kameralar önünde Erdoğan’a övgüler yağdırıyor, buluşurken Beyaz Saray’ın kapısında ayakta bekliyor, “iyi dostuz” diyor, rahat otursun diye sandalyesini tutuyor ve ayrılırken kapıya kadar uğurluyor.

Devamını Oku
26.10.2025
Cumhuriyet Yürüyüşü!

2025 yılında, Cumhuriyet Devrimi’nin 102. yıldönümünde Türkiye’de cumhuriyetçilere düşen önemli görevler var.

Devamını Oku
24.10.2025
Cumhuriyeti kuranlar!

Geçen hafta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde yaşanan rezalet, ülkenin içine sokulduğu durumun vahametini tam olarak gözler önüne serdi.

Devamını Oku
22.10.2025
Siyasetçilerin anayasayı çiğneme özgürlüğü mü var?

Başlıktaki soruyu sormak zorunda kalmamın sayısız nedeni var.

Devamını Oku
19.10.2025
Alçak düzenin resmi!

ABD Başkanı Trump, 13 Ekim’de İsrail Parlamentosu’unda ayakta alkışlandığı bir konuşma yaptı.

Devamını Oku
17.10.2025
Paçalardan akan ‘demokrasi’ yalanı!

“Sayın Öcalan, bu son görüşmede çok rahatsız olduğu bir mesele üzerinde durdu.

Devamını Oku
15.10.2025
Selam olsun Kubilay’lara!

Cuma günü yazımı şu satırlarla bitirmiştim: 7 Ekim’de TBMM’de yaşanan rezalete seyirci kalan siyasi partiler ve siyasetçiler meşruiyetini kaybetmiştir.

Devamını Oku
12.10.2025
Habur’dan beter bir rezalet!

7 Ekim 2025, Türkiye’nin tarihine Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde terörist başı Abdullah Öcalan için “Biji serok Apo” yani Türkçesi ile “Önder Apo çok yaşa” anlamına gelen sloganların atıldığı gün olarak geçti.

Devamını Oku
10.10.2025
CHP yerine AKP’yi yalnızlaştırsanıza!

Ayakta karşıladılar, hayran hayran baktılar, etrafına dizildiler, yanına oturup gülümsediler; toplumdan tepki görünce de seçmenleri suçlayıp tehdit savurdular.

Devamını Oku
08.10.2025
Böyle medya varken Trump’a ne gerek var ki!

İktidar yandaşı medyanın halini anlatmaya pek gerek yok.

Devamını Oku
05.10.2025
180 derece savrulanlar!

2024 yılının 1 Ekim gününden 2025’in 1 Ekim gününe kadar geçen tam bir yılda Türkiye’de siyasette büyük bir kasırga yaşandı ve zemini sağlam olmayanlar 180 derece savruldu.

Devamını Oku
03.10.2025
Camide cihat, ticarette takiye mi?

Tarih 26 Eylül 2025. Yer Çamlıca Camisi. Cuma namazı sonrasında camide elinde mikrofon birisi konuşuyor...

Devamını Oku
01.10.2025
Türkiye emperyalizmin kıskacında!

Erdoğan’ın altı yıl sonra Beyaz Saray’da Trump ile görüşmesi, tarihe skandallarla geçti.

Devamını Oku
28.09.2025
Kuyu tipi hapishane işkencedir!

Gazetecilere hapishanelerdeki mahkûmlardan çok sayıda mektup gelir.

Devamını Oku
26.09.2025
Emperyalizmin teröristleri

New York’ta Concordia Zirvesi’nde bir oturum...

Devamını Oku
24.09.2025
Ahlakçıların ahlaksızlığı

Son birkaç hafta içinde Türkiye’de kültür ve sanat alanındaki baskı iyice arttı.

Devamını Oku
21.09.2025
Eğitiyor, donatıyor, destekliyor!

Kim kime yapıyor bunu?

Devamını Oku
19.09.2025
İkinci Cumhuriyetçiler ve CHP

T24 internet sitesi, üç gün önce Hasan Cemal’in “Özgür Özel Tandoğan’dan haykırıyor, tam bir heyecan fırtınası, gözlerim yaşarıyor!” başlıklı bir yazı yazdığını duyurdu.

Devamını Oku
17.09.2025