Ahmaklığın âlemi yok!

Ahmaklığın âlemi yok!

15.11.2022 05:00
Güncellenme:
Takip Et:

“Hamakat” için sözlüğe baktığımda “eskimiştir” açıklamasını görünce sevindim. Toplumca içinde bulunduğumuz durumun sık sık dudağımın ucuna getirdiği “hamakat” eskimesi sevindirici olmaz mıydı hiç? “Eh dedim kendi kendime gözümüz aydın. Artık hamakat demode olmuş...” Tam kendi kendime bunları söylerken ikide bir beni paylayan içimdeki asık yüzlü herif yine homurdandı:

-“Ahmaklık etme!”

Saygıyla hizaya geldim.

Demode olan durum değil, sözcüktü. Hamakat durumu berdevamdı, yalnızca artık hamakatın yerine düpedüz ahmaklık sözcüğü kullanılıyordu. Yoksa, İsa’nın doğumunun 2022’nci yılında, toplumca ahmaklığı tartışmaya bu kadar vakit ayırmak zorunda kalır mıydık?

Evet, 11 Kasım 2022’de Süleyman Soylu ile Ekrem İmamoğlu arasındaki tartışmayı fırsat bilen iktidarın, kendine bağımlı olduğunu düşündüğü yargıyı kullanarak siyasi rekabetinden korktuğu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu siyaset yasağıyla saf dışı bırakmak için hakkında açtırmış olduğu YSK üyelerine hakaret davasının İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşması dolayısıyla bütün Türkiye “ahmaklığı” tartışıyordu.

***

Savcının, 31 Mart 2019 seçimlerini iptal eden YSK başkanı ve üyelerine ahmak dediğini ileri sürdüğü İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında 4 yıl 1 ay hapis ve TCK 53 gereği siyaset yasağına hükmedilmesini istediği ve İmamoğlu’nun vekili Kemal Polat’ın reddi hâkim talebinin geri çevrildiği dava 14 Aralık’a ertelendi.

Dava ile ilgili ayrıntıları yeri geldiğince incelemek üzere bugün burada genelde ahmaklık suçlamasına değinmek istiyorum.

Ahmaklık bir suç mudur, toplumsal veya kişisel bir ayıp mıdır? Ahmaklığın bir yaptırımı var mıdır? 

Başka bir deyişle ahmağa ahmak demek serbest midir, yoksa suç mu?

Önce kabul etmek gerekir ki ahmaklığı belirleyecek nesnel bir ölçüt bulmak, birinin ahmak olduğuna karar verebilmek çok güçtür.

Ahmaklığa eğilimli toplumlarda, kişioğlunun da zekâ ölçütü pek zeki değil ama oldukça fevridir. Bu gibi toplumlarda kişiler kendileri gibi olanları zeki, kendisinden değişik görüşler öne sürenleri kolayca ahmak olarak damgalayabilirler.

Böylece ortaya bireylerinin kendi gibi olanı zeki, kendi gibi olmayanı ahmak, kendi yaptığını mubah, kendi yapmadığının ayıp ya da günah olduğunu sandıkları, hamakat çizgisine epey yakın toplumlar ortaya çıkar.

Ahmaklık bulaşıcı olduğundan sorumluluğu da toplumsaldır, ama ahmaklığın yaygınlaştığı toplumlarda ahmağa ahmak olduğunu anlatmak epey zordur.

Ahmaklık suç değildir. Daha doğrusu cezasını çizgi dışında kalan, başkalarının çektiği bir illettir.

***

Hamakat özgürlüğünün temel hak ve özgürlükler hiyerarşisinde yeri başlardadır.

Hamakat toplumlarında ahmaklık sabit olsa bile ahmağa ahmak demek suçtur.

Bu gibi toplumlarda ahmaklık iddiasının ispatlanması da güç hatta olanaksızdır.

Bu gibi durumlarda açılacak “hamakat tespit” davalarından sonuç almak imkânsızdır.

Bu toplumlarda, aynı sandıkta kullanılan ve aynı zarf içinde olan oyların iktidarın işine gelenlerinin meşru, gelmeyenlerinin ise hileli olduğunu iddia etmek ile buna inanmanın aynı şeyler olmadığını, birincilerin, ikincilerin saflığına güvenen uyanıklar olmalarına karşın ikincilerin, ahmaklık çukuruna düşmüşler olduğunu ileri sürmek tehlikelidir.

Hamakat toplumlarında, egemen sömürücü güçler ve siyaset cambazlarının siyasi rantını derledikleri ahmaklık cehaletle at başı beraber gider ve birlikte güçlü bir lobi oluştururlar. Bunlar toplumsal ahmaklığın çukurunda debelenenleri uyarmak için uğraşanları hep aynı terslemeyle susturmaya çalışırlar:

-Ahmaklığın âlemi yok! 

Yazarın Son Yazıları

İyi insan (19 Mart 2024)

İyi insan

Devamını Oku
19.03.2024
Laiklik nedir?

Laiklik nedir?

Devamını Oku
06.03.2024
Yıldönümü

Yıldönümü

Devamını Oku
03.03.2024
Aslında biliyorlar

Aslında biliyorlar

Devamını Oku
01.03.2024
Vatan nöbeti

Vatan nöbeti

Devamını Oku
27.02.2024
Daha neler olacak?

Daha neler olacak?

Devamını Oku
25.02.2024
Ali Sirmen yazdı...

Türkiye hâlâ laik mi?

Devamını Oku
23.02.2024
Mutluluk mecburiyeti

Mutluluk mecburiyeti

Devamını Oku
20.02.2024
İşin özü

İşin özü

Devamını Oku
18.02.2024
Tehlikeli kavga

Tehlikeli kavga

Devamını Oku
13.02.2024
Kader mi?

Kader mi?

Devamını Oku
11.02.2024
Biat etmeyene hayat yok

Biat etmeyene hayat yok

Devamını Oku
09.02.2024
AKP yanıltıyor

AKP yanıltıyor

Devamını Oku
06.02.2024
Monşer

Monşer

Devamını Oku
04.02.2024
Neler olmaz ki?

Neler olmaz ki?

Devamını Oku
02.02.2024
Ne aceleniz var?

Ne aceleniz var?

Devamını Oku
30.01.2024
Bir ittifak nasıl kurulur?

Bir ittifak nasıl kurulur?

Devamını Oku
28.01.2024
Lütfedilen bir yaşam

Lütfedilen bir yaşam

Devamını Oku
27.01.2024
Ali Sirmen yazdı...

CHP-İsveç-NATO

Devamını Oku
26.01.2024
İyi insan (24 Ocak 2024)

İyi insan

Devamını Oku
24.01.2024
İflas budur işte

İflas budur işte

Devamını Oku
23.01.2024
Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Sam amcamız bizi attaya götürüyor

Devamını Oku
21.01.2024
Sokak ve siyaset

Sokak ve siyaset

Devamını Oku
19.01.2024
Nasıl olacak?

Nasıl olacak?

Devamını Oku
16.01.2024
Zor günler

Zor günler

Devamını Oku
14.01.2024
Ali Sirmen yazdı

Türkiye’nin ekseni

Devamını Oku
12.01.2024
Yeni yerel yönetim

Yeni yerel yönetim

Devamını Oku
09.01.2024
Bir Kuvvacı dost

Bir Kuvvacı d

Devamını Oku
07.01.2024
Büyük çıkmaz

Büyük çıkmaz

Devamını Oku
06.01.2024
Din devleti

Din devleti

Devamını Oku
05.01.2024
Belliydi

Belliydi

Devamını Oku
02.01.2024
Aynı anıyı paylaşmak

Aynı anıyı paylaşmak

Devamını Oku
31.12.2023
Aynı vatanı paylaşmak

Aynı vatanı paylaşmak

Devamını Oku
29.12.2023
Durum

Durum

Devamını Oku
26.12.2023
‘Dostum Mozart’

‘Dostum Mozart’

Devamını Oku
24.12.2023
‘Anayasal kabahat!’

‘Anayasal kabahat!’

Devamını Oku
22.12.2023
Seçmenin tepkisi

Seçmenin tepkisi

Devamını Oku
19.12.2023
Bir garip patron

Bir garip patron

Devamını Oku
17.12.2023
Ali Sirmen yazdı...

‘Allah’ın gazabı’

Devamını Oku
15.12.2023
Hamas ve Kuvvacılar

Hamas ve Kuvvacılar

Devamını Oku
12.12.2023