Üzüm Gözlüm
Aylin Öney Tan
Son Köşe Yazıları

Üzüm Gözlüm

27.08.2014 13:57
Güncellenme:
Takip Et:

Arap kadınları kapkara gözlerinin güzelliği ile bilinir. Doğu kültürlerinde göz güzelliği bütün güzelliklerin en kıymetlisidir. Bu nedenle gözleri iyice belirginleştirmek için kirpik diplerine rastık çekilir, sürmeli gözler daha da albenili işveli olur. Sürmeli gözlerle göz süzen işveli bir hanıma dayanabilecek yiğit pek az bulunur.

Son günlerde bütün kötülüklerin atası olarak tanımlanan alkol adını Arap kadınlarının kapkara iri gözlerinden alıyor. Günümüzde çelişkili gibi gözükse de alkol kelimesini dünya dillerine kazandıran Araplardır. Tarih boyunca İslam coğrafyasında gözünden başka kullanacağı kışkırtıcı silah bulunmayan kadının kurtarıcısı kömür tozundan yapılan Al Kohl olmuştur. Kadınların gözlerine sürdükleri ince antimon tozu, yani bildiğimiz rastık, kömüre benzediğinden 'Al Kohl' olarak adlandırılırmış. Zaman içinde çok ince pudra haline getirilmiş her şey bu adla anılır olmuş. Bundan yola çıkarak, alkol kelimesi giderek bir şeyin ruhu, özü anlamında kullanılmaya başlanmış. Bildiğimiz anlamda alkol sözcüğünü ilk kullanan ise 16. yy. Alman simyacısı Paracelsus olmuş. Kimyada C_H_O olarak tanımlanan damıtılmış sıvıya, şarap özü ya da ruhu anlamında ‘alkol’ adını uygun görmüş.

Üzüm pek çok kültürde adeta kutsal kabul edilen bir meyve. Kutsallığı insanoğlunun ortak tutkusundan kaynaklanıyor. Üzüm kâh damıtılıyor, kâh fermente ediliyor, keyfinden vazgeçilmeyen alkollü bir içki haline geliyor. Üzüm tadı ve ruhu içkiye geçiriyor. Üzümden damıtılan içkilerin en yaygınlarından biri (eski) milli içkimiz rakı. Rakının adı da gene Arapçadan geliyor. Arapça ‘ter’ anlamına gelen ‘arak’ kelimesinden türüyor. İmbikten boncuk boncuk terleyip damlayarak damıtılan alkole ‘arak’ adı doğrusu yerinde bir yakıştırma olmuş. Halen birçok ülkede, özellikle Ortadoğu ülkelerinde rakı, arak olarak biliniyor. Arak kelimesi Osmanlıcada ‘daha ince, en ince’ anlamına geliyormuş. Diğer bir deyişle, nasıl alkol sözcüğü Arapçada inceltilmiş anlamına geliyorsa, arak da Osmanlıcada benzer bir anlam taşıyagelmiş. Zaman içinde ise rakı sözcüğüne dönüşmüş.

İşte bütün kötülüklerin atası olarak nitelenen alkol ve gayrimilli ilan edilen rakı aslında adlarını Arap kültüründen alıyor 

Mezenin Mazisi

Rakının olmazsa olmaz yoldaşı ise meze. Mezenin mazisi ise karışık. Farsça, tadını almak, tatmak, emmek anlamına gelen ‘Mezîden’ kelimesinden türediği söyleniyor. Mutfak dağarcığımızdaki pek çok sözcük gibi sofralarımızın vazgeçilmez tadımlık mezelerinin adını da Farsçadan almışız. "Tadımlık meze" demek aslında biraz da kelime tekrarı gibi oluyor. Zira adını 'tat'tan alan meze zaten bir anlamda tadımlık demek oluyor.

Batılı kaynaklarda ise meze kelimesini İtalyanca ‘mezzano’ kelimesine dayandıranlar var. Bu iddiaya göre ‘mezzano’ sözcüğü, orta ya da yarı anlamına gelen ‘mezza’dan geliyor. Rivayete göre 14. yüzyılda Akdeniz'in Doğusuna gidip gelen Cenevizli tacirler bu yakıştırmayı yapmışlar. Ortadoğu ülkelerinde gördüleri ortaya gelen atıştırmalık yiyeceklere bu adı uygun görmüşler. Ana yemekten önce sunulan ufak tefek ara atıştırmalıklar, İtalyan tacirlerce böyle anılır olmuş. Elbette, Cenevizli tacirlerin Arapça "mezzah" şeklinde telaffuz edilen mezeyi kendi dillerine anlamlı bir şekilde uyarlamış olmaları da mümkün. Ama meseleye bu şekilde yaklaşan olmamış, kelimenin İtalyancalaştırılmış olma ihtimalinden çok, İtalyanca olduğuna hükmedilmiş.

Oysa günümüz İtalyan mutfağında "mezzano" diye bir şey yok, kelime ise daha ziyade ticarette aracı kişi ya da vasat anlamında kullanılıyor. Bu nedenle mezenin etimolojik mazisinde gönlümüz ister istemez Doğuya kayıyor, sofrayı donatan birbirinden lezzetli tatlara, meze adını yakıştırmayı daha akla ve gönüle yakın buluyoruz.

Neyzen Tevfik'e sormuşlar: "Razaki rakıya kafiye olur mu?" diye. Neyzen gülmüş: "Onu bilmem ama iyi meze olur!"

Kafiye kurallara bağlı olabilir ancak meze kurallara tabi değil. Rakı adabında genel geçerli kural rakıyı yudum yudum içerken, yanına lokma lokma tadımlık mezeler yemektir. Aksi takdirde erken başlayan akşamın sonu hayırlı gelmez, ertesi gün sefalet olur. İyi bir rakıcı, rakısına en iyi refakatçi bulmakta ustadır. Her akşamcı rakıya eşlik edecek mezesini kendi belirler. Her namlı içkicinin farklı bir meze tercihi vardır.

Deniz Gürsoy, bütün rakı sofralarına meze olacak lezzetteki "Çilingir Sofrasında Rakı" adlı kitabında ünlülerin türlü meze alışkanlıklarını sıralar: Ahmet Rasim, farklı üzüm çeşitleri ararken Kemençeci Vasil tek salkımla yetinirmiş. Selahattin Pınar ile Cahit Sıtkı Tarancı, Ezine beyaz peynirini zeytinyağı ile ezip üzerine karabiber serperek Çengelköy bademi tabir edilen minik salatalıklar ile eşleştirirlermiş. Muallim Naci, badem ile ceviz içini tercih ederken, Mithat Efendi rakısının yanında bir büyük tabak fasulye piyazını eksik etmezmiş.

Görüldüğü gibi her yiğidin mezesi farklı oluyor. İşte size yaz sofralarınıza eşlik edebilecek birkaç ufak meze fikri. Nasılsa birkaç kadehten sonra mazinin önemi kalmıyor. Her şey unutuluyor. Maziyi bu kez mezelere gömün. Kadehin buğusunda geleceğin falına bakın. İşte size buzlar erimeden yetişecek hızda mazili mezeler.

Yazarın Son Yazıları

Zeytin acısı...

Zeytin acısı...

Devamını Oku
10.11.2014
Budapeşte’de Üç Gün

Budapeşte’de üç günlük bir maratondayım. Macaristan’ın en prestijli şarap etkinliği VinCE Budapest’e davet edilen tek Türk gazeteci olarak herşeye yetişmeye çalışıyorum, bu yüzden benim için gerçekten bir şarap tadım maratonu oluyor.

Devamını Oku
01.09.2014
Kavanoz dipli dünya!

Kavanoz, bir nevi tutkudur, tutkulu bir kıskançlıktır. Yemekle uğraşmayı seven, kışlık hazırlıklara meraklı biri için reçel, marmelat, turşu, salça, konserve derken kavanozsuz bir dünya düşünülemez.

Devamını Oku
27.08.2014
Şekerin Hikmeti

Arapça kökenli “helva” kelimesi bu anlamlara geliyor. Farsça “şirin” kelimesi de “tatlı” demek… Tatlıların Ramazan’da ve adı üstünde şeker bayramında ayrı bir yeri var. Özellikle de bizim kültürümüzde bayram tatlısı çok önemli, zira Ramazan Bayramı'na Şeker Bayramı adını vermiş tek ülke Türkiye.

Devamını Oku
27.08.2014
Üzüm Gözlüm

Alkol, rakı, meze....Günümüzde çelişkili gibi gözükse de alkol kelimesini dünya dillerine kazandıran Araplar. Rakının adı da gene Arapçadan geliyor. Arapça ‘ter’ anlamına gelen ‘arak’ kelimesinden türüyor.Mezenin mazisi ise karışık. Farsça, tadını almak, tatmak, emmek anlamına gelen ‘Mezîden’ kelimesinden türediği söyleniyor...

Devamını Oku
27.08.2014
Paris’te Çikolata Peşinde

Çikolata denilince aklınıza ilk ne gelir? Çocukluk günleriniz mi? Eğer bir gün Paris'e gidip, birazdan size anlatacağım yerlere uğrarsanız eminim kafanızda ki çikolata tanımı değişecektir. Çünkü burada çikolata yapmak adeta bir sanat! Ama sizi şimdiden uyarıyorum binbir çeşit çikolatayı, binbir farklı şekilde gördüğünüzde sakın kendinizi kaybetmeyin!

Devamını Oku
27.08.2014
Yemek ve Gezmek

Acı Limonlar ve Bavul Turizmi

Devamını Oku
25.08.2014