Türkiye’deki Epstein yalısı
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Türkiye’deki Epstein yalısı

15.01.2024 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Uzaktaki hikaye sanıyorsun. Anlatılanları aklın almıyor. Oysa rezalet belki de yanıbaşındaydı.

Dünya Epstein skandalını konuşuyor. Epstein; ABD’de, kız çocuklarına yönelik cinsel istismar şebekesi kurmakla suçlanıyordu. Cezaevinde yargılanmayı beklerken intihar etti. İlişkilerinin kamuoyu ile paylaşılması, meseleyi yeniden gündem haline getirdi.

En merak edilen ise dosyada adı geçen Türkler. Bunlardan biri olan Banu Küçükköylü’nün, Adnan Oktar grubuyla ilişkisi olduğunu duyunca, şaşırmadım. Gerçekten de Oktarcıları tanıyanlar da bu ilişkiyi teyit ettiler. Anlattıklarına göre Küçükköylü, Oktar’ın prenslerinden Hasan Basri Güner’in sevgilisi olarak bir dönem gruba katılmıştı.

Ancak benzerlikler bunlardan ibaret değil. Derine inildikçe başkaları da dikkat çekiyor.

KOD ADI ‘YALI’

Epstein, Little St. James Adası’nı 1998 yılında 7.95 milyon dolara satın almış, burada davaya konu olan kasetli istismar düzenini kurmuştu. Aynı yıllarda, Türkiye’de, İstanbul Silivri’nin Fener Köyü’nde, Oktarcılar da 50 dönümlük bir arsa aldı. Arazide bugüne kadar görülmedik bir yapı yükselmeye başladı. Zemini akvaryum olan bölümler, bambaşka tasarımlı havuzlar, yapay göller, tavus kuşlarından develere türlü hayvanlar, yurtdışından getirilen çeşit çeşit ağaçlar, içinden sevilen içeceklerin aktığı taşlar, duvarlarında paha biçilmez tabloların asıldığı ve döşemesinde şatafatlı mobilyaların olduğu odalar…

"Dünyadaki cennet"e benzeyen yapının sahipleri sürekli değişen Oktarcı isimlerdi. Son sahipleri Metin Güçyetmez ve Yakup Balaban olarak görünüyordu. İlginçtir, biri cezaevinde öbürü firari, her ikisi de Epstein gibi "nitelikli cinsel saldırı ve cinsel istismar" ile suçlanıyor. Ancak elbette yapının gerçek sahibi Adnan Oktar’dan başkası değil.

Ada değil aslında çiftlik. Ama telefonlarda söz konusu yapıdan kodla, "yalı" diye bahsediliyordu. Epstein’ın iki numarası bir kadın, Ghislaine Maxwell’di. Oktar’ın da Didem Ürer.

Ancak Epstein’ın adasıyla Oktar’ın "yalısı" arasındaki en önemli benzerlik içerde kayıt alan kameralardı! Oktar’ın "yalı"sındaki odalarda, özel sistemlerle yerleştirilmiş gizli mikro kameralar vardı. Oktar yargılamaları sırasında açığa çıkanlara göre, bu binada yüzlerce kişi istismar edildi. Tıpkı ABD’deki gibi, çok sayıda ünlü isim burada ağırlandı, en özel anları kaydedildi.

Görüntüler iki işe yarıyordu. İstismara uğrayanlar kaydedilmenin korkusuyla susuyor, VIP kişiler ise kaset korkusuyla itaat ediyordu.

SEKS GÖRÜNTÜLERİ ŞANTAJI

Peki grup, 1998 yılında mikro kameraları nasıl elde etti? Aslında yanıtı, 1999’da polise verilen ifadelerle bulundu. Adını andığım Hasan Basri Güner, ABD’de kurduğu çeşitli bağlantılar ile çantalarca mikro kamera, uzaktan izleme dinleme ekipmanını Türkiye’ye getirmişti. O yıllarda bunlar devletin bile elinde yoktu. Anlatılana göre, Oktar’ın ABD’deki kuzeni Mete Oktar da Güner’e yardımcı olmuştu.

"Yalı" kod adlı binadaki olaylar ifadelere de yansıdı. Epstein dosyasındaki Banu Küçükköylü’yü gruba getiren ve sistemi kuran Hasan Basri Güner, ifadesinde şöyle anlattı:

"Adnan Hoca bu şekilde cinsel ilişkiye giren kadınların fotoğraf ve kamerayla çıplak ve uygunsuz görüntülerin çekilmesini, çekilmesi halinde bu kadınların aleyhimizde konuşamayacaklarını, bunları sır gibi saklayacaklarını söyledi. (…) Benim mesleğim ve eğitim durumum elektronik ve elektrik yüksek mühendisi olduğu için bana bir ekip kurmam talimatını Adnan Oktar verdi."

İfadelerde görüntüleri kaydedilen bazı isimler yer aldı. Örneğin politikada etkili bir iş kadını önce kendisi kaydedilmiş, ardından kızı da aynı erkekle kayıt altına alınarak "sus" şantajı yapılmıştı.

Grubun liderlerinden Kartal İş de ifadesinde Yalı’daki kayıtları anlattı:

"Bu kadınların hiçbirisi şimdiye kadar hakkımızda olumsuz konuşmalar yapamamış ve grubumuzun seks anlayışını dışarıya ifşa etmemiştir. Bunun nedeni de grupta seks yapan bu kadınların görüntüye alındığı söylenmektedir. Bunu bu ekibin başı olan Hasan Basri Güner daha iyi bilmektedir."

EL YAZILI İTİRAF

Adnan Oktar da 1999 yılında gözaltına alındığında, "Yalı" kod adlı çiftlikteki kasetlerin akıbetini kendi el yazısıyla anlattı:

"Daha önce birçok kişi hakkında gizli kamera çekimi yapılmıştı. Fakat bunların vicdana uygun olmadığını söylediğim için bu kasetler Silivri’de yakılarak yok edilmişti. Bu çekimlerin Serkan ve Hasan tarafından yapıldığını biliyorum"

Oktar’ın ifadesinde işaret ettiği kişiler, Serkan Ciminli ve Hasan Basri Güner’di.

Peki Silivri’deki "yalı" kod adlı seks şantajlarının ve istismar kayıtlarının olduğu merkez ne oldu? Oktar 2001 yılında ani bir karar aldı. Bir sabah bütün hayvanlar serbest bırakıldı. 5-6 dozer birkaç saat içerisinde "yalı" kod adlı çiftliği yerle bir etti. Böylece bütün suç delilleri ortadan kaldırılmıştı. Kasetler de yok edildi.

Sürecin mimarı Hasan Basri Güner örgüte yapılan son operasyonda firariydi. Sırlarıyla birlikte ortadan kayboldu.

Hikaye şimdilik bu kadar...

Dünya ABD’deki Epstein skandalı ile yatıp kalkarken, aslında Türkiye’de Epstein vakasının paralel hikayesi yaşanmıştı. Bir zamanlar politikacılarla içiçe olan, İslamcıların omuz omuza durduğu, 'cemaat' olarak saygı gösterilen Oktarcılar, faaliyetlerine 2018’e kadar devam etti. İstismarla suçlanan Epstein cezaevinde intihar ederken, aynı suçtan hüküm giyen Oktar yaklaşık 6 yıldır hapiste. Silivri’deki "günah yalısı"na yakın cezaevinde kalıyor.

İnsanın yakınında olan biteni anlaması, uzaktakini görmesinden daha zor belki de…

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025