İçindeki faşisti sustur!
Enver Aysever
Son Köşe Yazıları

İçindeki faşisti sustur!

18.02.2021 07:00
Güncellenme:
Takip Et:

Federico Finchelstein’in “Faşist Yalanların Kısa Tarihi”ni bir solukta okudum. Trump dönemi ABD’sini anlatmak için yaptığı konuşmalardan ortaya çıkan yapıt, yeni sağ popülizm üzerine örneklerle dolu. Yazarın; tüm ABD tarihinin sorunlarını Trump’a bağlama kolaycılığını reddetmesini haklı buluyorum. Halklar, seçimler yoluyla iman ettikleri diktatörler yaratıyor.

Hitler, Mussolini türü örnekler bulmak zorunda değiliz bugün, geçen zaman, o türden önder tipini farklı kılığa büründürdü, yeniden dolaşıma soktu. Trump yandaşlarıyla birlikte gülünç gösteri sundu, süreç yaşanırken olup biten pek de eğlenceli değildi gerçi. İşin hazin yanı Trump’ı gösterip geniş kitleleri Biden’a razı etmektir.

***

Diktatörlerin “şarlatan, hasta” diyerek geçiştirilemeyeceğini pek çok düşünür yazdı. Borgesfaşizmin bir ruh hali” olduğunu söylüyor, bir ölçüde haklıdır, salt önderden kaynaklı değildir bu durum. Geniş kitleler -yığınlar- farklı sebeplerden bu duyguya kapılır. Onuru zedelenmiş, iktisadi olarak çökmüş Alman halkının Hitler’in peşine düşmesi tipik örnektir.

Faşizm bir dünya görüşüdür. Uygun ortam oluşunca, hemen hayata geçen, kitlelerin histerik biçimde öndere tapındığı, ürkütücü siyasal durumdur. Önderin kararları asla sorgulanmaz, ağzından çıkan her cümle -çoğu zaman kendini değillerse bile- hakikat olarak benimsenir. Tanrısal güce sahip olduğu düşünülür, “ulus” için lütuftur. Bir zaman sonra önder de bu “kurtarıcı” kimliğine inanır, bürünür, yeni hakikat -hakikat ötesi- böylece tamamlanmış olur.

***

Faşizm demokrasiden faydalanır, seçimle gelmek alınan her kararın meşruiyet kaynağı olur, başkaca ölçüt gerekmez. Yazarın “plana uygun mit” olarak tarif ettiği biçimde, yarattığı bu hakikat ötesi duruma uygun öyküler kurgulanır. Hiç olmamış bir tarihtir söz konusu olan. Sıkça yinelenen masallar, böyle bir geçmiş yaşam olduğuna inandırır toplumu.

Benzer şekilde yinelenen hayali başarılarla özdeşleşir yığınlar. “Dünyayı dize getirmek”, “hayali düşmanlar yaratmak”, “sahte iktisadi başarılar”, “uzaya gitmek ve orada egemenlik kurmak” gibi. “Faşistler mit ile gerçeklik arasındaki sınırları yeniden çizdiler. İnandıkları ırkçı yalanlardan yola çıkarak dünyayı yeniden şekillendirmeyi amaçladılar. Bunu yaparken de gerçeğin yerini mitler aldı” diyor Finchelstein.

***

Faşizm; milliyetçiliğin tonudur, popülizmle beslenir, hiçbir milliyetçi kabul etmese de “kendi ırkının üstün özellikleri” olduğu inancıdır bu. Dilde somutlaşır. Geçen gün muhalif görünümlü bir gazete -üstelik İngiltere ile ilgili haber yaparken- göçmen fotoğrafı eşliğinde “İngiltere’de aşı skandalı... Milyonlar beklerken kaçak göçmenler aşı oldu” diyordu. Kaçaklığın ölüme terk edilmek için yeterli gerekçe olduğu, muteber İngiliz yurttaşı sıra beklerken, bu mahlukların (!) aşı olmaya hakkı olmadığını savlıyordu.

Böyle yazan birinin Karadeniz’de tarım işçiliği yapan Kürt için hisleri aynıdır. Makbul vatandaş -o bölge için Karadeniz yerlisi- işsiz, aç açık dururken, bir Kürt’ün gelip de çalışması suçtur! -ekmek hırsızıdır.- Irkçılık farklı süslü cümlelerle ifade edilse de görmezden gelinemeyecek biçimde açıktır; dile, davranışa yansır. “Bu ülke benim” söylemi saçmadır, nihayetinde bu dünya tüm canlılarındır.

***

Yazar haklı olarak ekliyor: “Faşist ideoloji, insanların hiyerarşik biçimde üstün ırklar ve aşağılık ırklar olarak bölündüğü yalanı üzerine kuruludur. Bu ideoloji, daha zayıf ırkların üstün ırklara hükmetmeye amaçladığına dair tamamen paranoyak bir fanteziye dayanır.

Irkçı biri, ırkçı/faşist olduğunu bilmez. Üstelik kendi milletini/ulusunu üstün gören bu kimse, tam da kimi başka güçlü ırklar/uluslar karşısında alçaklık duygusu/kompleksi içindedir. Önder bunun da simgesidir. Öndere atfedilen kurtarıcı kimliği, giderek onun baskıcı olmasını artırır, güçsüzlüğünü örtmek için perde işlevi görür. Eleştiriye tahammülü olmamasının nedeni budur.

***

Önderin sorgulanamaz özellikleri, seçilmiş kişi olması, aşkın kimi duyguları harekete geçirdiği inancıyla büyür. Geniş kesimler -güruh, yığınbuna inanmak ister, inandırılır. Tüm dünya ırkçıları aynı soydandır. Federico Finchelstein’in dediği gibi “Faşizmin mesihsel din yorumu düşmandan besleniyordu; hakikatin karşısında olan ve bu yüzden de ezilmesi, nihayetinde yok edilmesi gereken bir düşmandan.”

Demokrasi yoluyla iktidarı ele geçiren faşist iktidar -esasen önder/kurtarıcı- varlığını sürekli halka onaylatarak gücünü derinleştirmek ister. Demokrasi çoğunlukçu biçimde yorumlanır. Halkoylamalarıyla, tüm meseleleri, evet/hayır düzeyine indirger. Devlet aygıtı yanına, hizmetkârı olarak basın eklenince, çoktan peşine düşmeye hazır yığınların onayını alması güç değildir. -Ülkelerin durumuna göre bayrak, kutsal kitap kullanışlı kavramlar haline gelir.- Öndere karşı çıkmak tüm kutsal kavramlara/tanrıya isyan anlamı taşır. Önder egemenliğinin son aşaması duruma uygun anayasa yapılmasıdır.

***

Faşizm genellikle bireyin içinde bir yerden hortlar, sonra yaygınlaşır. Herkes işe kendinden koyulmalıdır. Küçük bir sınavda yarar var. Siz aşı olmadan sırası gelen -65 yaş üstü- yabancıya/göçmene aşı yapılırsa ne hissedersiniz?

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet okuruna veda

Ustam Feridun Benden aradı “Altmış yıldır Cumhuriyet okuruyum, gazetenin sahibi sayılırım.

Devamını Oku
05.04.2021
İflas

İflas

Devamını Oku
25.03.2021
İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

Devamını Oku
22.03.2021
Vicdan terazisine güvenmek

Ahmet Oktay gazeteciliği bırakıp zamanının tamamını edebiyata vermişti; söyleşirken “Günlük meseleler hep yazmaktan çaldı” dedi.

Devamını Oku
18.03.2021
12 Mart’ı doğru okumak

12 Mart’ı doğru okumak

Devamını Oku
15.03.2021
Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Devamını Oku
08.03.2021
‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

Devamını Oku
04.03.2021
Grev

Grev

Devamını Oku
01.03.2021
İçindeki faşisti sustur!

İçindeki faşisti sustur!

Devamını Oku
18.02.2021
Sürü gururuna kapılmak!

Sürü gururuna kapılmak!

Devamını Oku
15.02.2021
Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Devamını Oku
11.02.2021
İstifa istemek demokratik haktır!

12 Eylül faşizminin güler yüzlü kahramanı Özal, ülkenin okuryazarlarını içeri tıkan darbenin ardından meydanı boş bulmuştu.

Devamını Oku
08.02.2021
İnsan olan boyun eğer mi?

İnsan olan boyun eğer mi?

Devamını Oku
04.02.2021
Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Devamını Oku
01.02.2021
Yeni Türkiye’nin elçisi!

Yeni Türkiye’nin elçisi!

Devamını Oku
28.01.2021
Hayat damarları kesilmiş ülke

Hayat damarları kesilmiş ülke

Devamını Oku
25.01.2021
Tek kale demokrasi oyunu

Tek kale demokrasi oyunu

Devamını Oku
21.01.2021
Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Devamını Oku
18.01.2021
Her yönüyle düşkünler toplumu!

Her yönüyle düşkünler toplumu!

Devamını Oku
14.01.2021
Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Devamını Oku
11.01.2021
Boğaziçi rektörsüz de olur!

Boğaziçi rektörsüz de olur!

Devamını Oku
07.01.2021
Neye şaşırdınız ki?

Neye şaşırdınız ki?

Devamını Oku
04.01.2021
Tuz koktuktan sonra!

Tuz koktuktan sonra!

Devamını Oku
31.12.2020
Yobazın duası kabul olur mu?

Yobazın duası kabul olur mu?

Devamını Oku
28.12.2020
Değişim hamaseti!

Değişim hamaseti!

Devamını Oku
24.12.2020
Kullar ve yurttaşlar!

Kullar ve yurttaşlar!

Devamını Oku
21.12.2020
Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Devamını Oku
17.12.2020
Modern gericilik!

Modern gericilik!

Devamını Oku
14.12.2020
Paranın dini imanı

Paranın dini imanı

Devamını Oku
03.12.2020
Katar’a devredilen ülke!

Katar’a devredilen ülke!

Devamını Oku
30.11.2020
Cin, cemaat, cehalet!

Cin, cemaat, cehalet!

Devamını Oku
26.11.2020
Ve Arınç yeniden sahnede!

Ve Arınç yeniden sahnede!

Devamını Oku
23.11.2020
Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Devamını Oku
19.11.2020
Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Devamını Oku
16.11.2020
Bir kira, bir yuva

Bir kira, bir yuva

Devamını Oku
12.11.2020
Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Devamını Oku
09.11.2020
Kapitalizmin tanrısı!

Kapitalizmin tanrısı!

Devamını Oku
05.11.2020
Enkaz!

İzmir deprem haberi önüme düşünce, pek çok kişi gibi hemen kendi deneyimlerimi anımsadım. İstanbul’da iki kez sallanmıştık, günlerce parkta yatıp, dehşet içinde haberleri gözlemiştik; ilk saatlerin ne denli zor olduğu gün gibi aklımda hâlâ!

Devamını Oku
02.11.2020
Devrimci Cumhuriyet için!

Devrimci Cumhuriyet için!

Devamını Oku
29.10.2020
Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Devamını Oku
26.10.2020