Prof. Kien ve Prof. Ortaylı!
Enver Aysever
Son Köşe Yazıları

Prof. Kien ve Prof. Ortaylı!

10.10.2018 09:00
Güncellenme:
Takip Et:

Elias Canetti, “Körleşme” adlı romanında Prof. Kien adlı bilim adamını anlatır. Prof. Kien dünyanın sayılı sinologlarından biridir. Hayatını kütüphanesinde geçirmektedir. Kitaplardan daha önemli hiçbir değer, nesne, varlık yoktur Prof. Kien için. Sadece okumak ister, düşünmek ve yazmak! İlk bakışta cazip gibi görünse de böyle yaşamak, gerçek bir körlük halidir bu! Yanında çalışan Therese adlı kadın kitaplarına çok iyi davrandığı için ilgisini çeker, günün birinde evlenmek isteyince Therese, ‘hayır’ demez ona Prof. Kien ve o andan itibaren de hayatı altüst olur. Prof. Kien bilgi deposudur ama yaşam deneyiminden yoksundur. Açgözlü, cahil kadın hemen yönetime el koyar. Kadın bu varlıklı adamın neyi var neyi yoksa ele geçirir, kitaplara da kötü davranmaya başlar. Prof. Kien korkunç günler geçirir, kendini tuhaf olayların içinde bulur. Kabaca öykü bu! Elbet roman mutlaka okunmalı.
Prof. İlber Ortaylı, tahminimce son derece zengin olan kütüphanesini saraya bağışladı geçen hafta. Ardından da Kültür Bakanlığı’na danışman oldu. İlkin bir Kien vakasıyla mı karşı karşıyayız, diye düşündüm. Sonra iyi niyetime kızdım. Kien yaşam beceriksizi olduğu için başına türlü işler açıyordu, oysa bizim İlber Hoca reklam filmlerinde oynamak dahil, hayatın tüm renklerini tatmakta pek mahir. Prof. Kien körleşmişti, Prof. Ortaylı hayli açıkgözlüydü! Demek başka bir durum söz konusu! Bilerek ve isteyerek, kendi iktidarını güçlendirmek, şöhret ve belki para için böyle bir tutum takınmaktaydı Prof. Ortaylı! Ya da tersine Prof. Ortaylı ideolojisine uygun bir yerde duruyordu, toplum onu ‘aydın’ diye tarif ederek yanılmıştı. Özel bir vaka ile karşı karşıyayız. Demek ki bilgili olan her kişiye ‘aydın’ demek doğru değil.
Sıkı eleştiriler yazan Taylan Kara, İlber Hoca hakkında ilginç bir yazı kaleme aldı. Benim aldığım notlara benzer konular ayrıntılı var yazısında. Prof. Ortaylı’nın ayağı riskli bir yere basmakta, ırkçılığa yakın Türkçülük eğilimi içerisinde. Beraber program yaptığımızda gözlemledim bunu. Kürtleri eşit yurttaş sayıyor mu, yoksa tekçi bir anlayışı mı temsil ediyor, su götürür bu tartışma. Bir diğer husus sıkça dilinden taşan komünizm düşmanlığı! Stalin’e “Cahil Gürcü” dedi. Evet, eleştirmek mümkün Stalin’i, ancak Komünizmle Mücadele Dernekleri çizgisinden ses vermek nedir? Parka giyiyor diye devrimcilerle alay etmek mesela?
Taylan Kara, İlber Hoca’nın FETÖ okullarını övdüğü sözlerinden örnekler veriyor, hatta “hödük” dediği Mustafa Armağan’ın (Hani şu tartışmalı Mustafa Kemal düşmanı tarih dergisinin kaptanı olan) kitabına önsöz yazmışlığı da var Hoca’nın. RTE elinden ödül almakta sakınca görmüyor Prof. Ortaylı ve geçen hafta eleştiriler yükselince de “devletle bildiklerimi paylaşmaya devam edeceğim” diyor. Belki en önemli sözcük bu: Devlet! İlber Hoca’nın derin Osmanlı hayranlığını bilmeyen yok. Cehalet bataklığında kıvranan AKP için mükemmel bir “münevver” örneği Prof. Ortaylı! (Evren’in 12 Eylül darbesini alkışlayan, dışkı yedirmesini doğal bulan Celal Şengör’le tek yumurta ikizi olduklarını düşünüyorum doğrusu. Dahası nükleer enerji reklamlarında oynayan, Saray’a ilk fırsatta koşarak giden ve ödülünü ODTÜ yerine orduya veren Aziz Sancar da bu kadronun doğal üyesi bence. Bu saydıklarım kadar fiyakalı unvanları olmasa da Murat Bardakçı da bu aileye dahil edilir kolayca. Yazı kaleme alınırken Bardakçı da Saraylı oldu gerçi!)
Her bilimci ‘aydın’ olmak zorunda değil elbette. Aydın olabilmek için sorumluluk almak, eyleme geçmek, işçi sınıfının yanında durmak, iktidara, hele ki gerici olanına net karşı durmak gerekir. Peki, sorun nerede? AKP’nin yaşanmaz kıldığı memlekette, laik çevreler kendine kahraman bulmak istiyor, umudu yeşertmek için. Toplumsal muhalefeti bir türlü örgütlemeyi başaramayan siyasi partilere inancını yitiren insanlar, Prof. Ortaylı gibi figürlerle avunuyor. (Evet, bunun adı avuntudur) Ortaylı’yı; Atatürkçü, aydınlanmacı sayıyor büyük kitleler, özellikle de sosyal medya ahalisi. Bir ölçüde bu doğru olabilir. Ancak kitlenin aradığı türden bir ‘aydın’ mıdır söz konusu olan? Dahası Ortaylı’nın böyle bir kahramanlığa niyeti var mıdır acaba?
Salt bilgiye adanan, bilgelikle taçlanmamış bir yaşam ne işe yarar? Bugün teknoloji bilgiye ulaşmayı öylesine kolaylaştırdı ki, zihnimizi, belleğimizi depoya döndürmeye gerek var mı? Elbet uzmanlık hayli önemli; esas olan, bilgiyi nerede, nasıl kullanacağımız. Herhangi bir konuda dünyanın en yetkin ismi olabilirsiniz ama bunu etik ölçülerle değere dönüştürmediğiniz zaman anlamı yoktur! Üstelik yaşamın da bir anlamı kalmaz. Bir başkası için mücadele verilmemiş yaşamın değeri nedir?
12 Eylül 1980’e giden sürecin taşları ustaca döşenirken, Server Tanilli de hedef oldu faşistlerce. Tanilli bu saldırıdan sonra yazık ki felç oldu ve yürüyemez hale geldi. Dünyanın en büyük üniversitelerinde ‘Uygarlık Tarihi’ dersleri vermeye devam etti. Sosyalizme olan inancını, memleket sevgisini hiç yitirmedi. Yurtdışına yerleşti ama hep bu coğrafyanın insanı oldu. 1 Mayıs’ta Taksim’e kurulan polis bariyerleri yıkılıp, işçi sınıfı meydana doğru ilerlerken, tekerlekli sandalyesiyle en önde o vardı. Gözleri ışıldıyor, haykırarak marş söylüyordu. Tanilli; devrimci kimdir, aydın nasıl olunur gösteriyordu. Demem o ki pusulayı doğru seçmek lazım.
Nâzım Hikmet gazetecilik yaptığı zamanlarda, dönemin sarsılmaz, tartışılmaz kalem sahiplerine karşı açık kavga veriyordu, diyordu ki “Putları Yıkıyoruz”. Aklıma düştü. Zamanıdır!

Yazarın Son Yazıları

Cumhuriyet okuruna veda

Ustam Feridun Benden aradı “Altmış yıldır Cumhuriyet okuruyum, gazetenin sahibi sayılırım.

Devamını Oku
05.04.2021
İflas

İflas

Devamını Oku
25.03.2021
İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

İstanbul Sözleşmesi erkekleri de yaşatır!

Devamını Oku
22.03.2021
Vicdan terazisine güvenmek

Ahmet Oktay gazeteciliği bırakıp zamanının tamamını edebiyata vermişti; söyleşirken “Günlük meseleler hep yazmaktan çaldı” dedi.

Devamını Oku
18.03.2021
12 Mart’ı doğru okumak

12 Mart’ı doğru okumak

Devamını Oku
15.03.2021
Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Yeni Türkiye’de makbul vatandaş kimdir?

Devamını Oku
08.03.2021
‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

‘Ne yapmalı’ sorusuna yanıt!

Devamını Oku
04.03.2021
Grev

Grev

Devamını Oku
01.03.2021
İçindeki faşisti sustur!

İçindeki faşisti sustur!

Devamını Oku
18.02.2021
Sürü gururuna kapılmak!

Sürü gururuna kapılmak!

Devamını Oku
15.02.2021
Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Uzaya gitmek mi zor, anayasa yapmak mı?

Devamını Oku
11.02.2021
İstifa istemek demokratik haktır!

12 Eylül faşizminin güler yüzlü kahramanı Özal, ülkenin okuryazarlarını içeri tıkan darbenin ardından meydanı boş bulmuştu.

Devamını Oku
08.02.2021
İnsan olan boyun eğer mi?

İnsan olan boyun eğer mi?

Devamını Oku
04.02.2021
Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Kılıçdaroğlu haklı mı, haksız mı (!)

Devamını Oku
01.02.2021
Yeni Türkiye’nin elçisi!

Yeni Türkiye’nin elçisi!

Devamını Oku
28.01.2021
Hayat damarları kesilmiş ülke

Hayat damarları kesilmiş ülke

Devamını Oku
25.01.2021
Tek kale demokrasi oyunu

Tek kale demokrasi oyunu

Devamını Oku
21.01.2021
Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Kar, pisliğin üstünü örter mi?

Devamını Oku
18.01.2021
Her yönüyle düşkünler toplumu!

Her yönüyle düşkünler toplumu!

Devamını Oku
14.01.2021
Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Kurtarıcılardan kurtulmak lazım!

Devamını Oku
11.01.2021
Boğaziçi rektörsüz de olur!

Boğaziçi rektörsüz de olur!

Devamını Oku
07.01.2021
Neye şaşırdınız ki?

Neye şaşırdınız ki?

Devamını Oku
04.01.2021
Tuz koktuktan sonra!

Tuz koktuktan sonra!

Devamını Oku
31.12.2020
Yobazın duası kabul olur mu?

Yobazın duası kabul olur mu?

Devamını Oku
28.12.2020
Değişim hamaseti!

Değişim hamaseti!

Devamını Oku
24.12.2020
Kullar ve yurttaşlar!

Kullar ve yurttaşlar!

Devamını Oku
21.12.2020
Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Sınıf bilinci yoksa kuru ekmek bile yok!

Devamını Oku
17.12.2020
Modern gericilik!

Modern gericilik!

Devamını Oku
14.12.2020
Paranın dini imanı

Paranın dini imanı

Devamını Oku
03.12.2020
Katar’a devredilen ülke!

Katar’a devredilen ülke!

Devamını Oku
30.11.2020
Cin, cemaat, cehalet!

Cin, cemaat, cehalet!

Devamını Oku
26.11.2020
Ve Arınç yeniden sahnede!

Ve Arınç yeniden sahnede!

Devamını Oku
23.11.2020
Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Ağzının tadı ne zaman kaçacak kardeşim?

Devamını Oku
19.11.2020
Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Saray dalkavuksuz, entrikasız olur mu?

Devamını Oku
16.11.2020
Bir kira, bir yuva

Bir kira, bir yuva

Devamını Oku
12.11.2020
Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Bir ‘ABD’ Doları kaç ‘Türk’ Lirası!

Devamını Oku
09.11.2020
Kapitalizmin tanrısı!

Kapitalizmin tanrısı!

Devamını Oku
05.11.2020
Enkaz!

İzmir deprem haberi önüme düşünce, pek çok kişi gibi hemen kendi deneyimlerimi anımsadım. İstanbul’da iki kez sallanmıştık, günlerce parkta yatıp, dehşet içinde haberleri gözlemiştik; ilk saatlerin ne denli zor olduğu gün gibi aklımda hâlâ!

Devamını Oku
02.11.2020
Devrimci Cumhuriyet için!

Devrimci Cumhuriyet için!

Devamını Oku
29.10.2020
Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Popstar dinciler ve Cumhuriyet

Devamını Oku
26.10.2020