Satranç...

Satranç...

09.01.2017 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Hiç aklıma gelmezdi, satrancın “lanetli” ilan edileceği!
Ama artık ülkemizde sıra dışı hiçbir şeye şaşılamadığı için bunda da şaşılacak bir şey kalmadı.
Bin yılların akıl ve strateji oyunu olduğu bilinen, Hindistan kökenli, şahlı, vezirli, filli, atlı, kaleli, piyonlu oyun birdenbire “şeytan icadı” ilan edilip günahı-kebair (büyük günahlar) listesine eklendi.
Şaşılmaz. Çünkü satranç, gerçekten de akıl oyunudur.
Aklını şeyhine, pirine, mürşidine emanet edenlerin âleminde satranç oyununa yer olamaz.
Satranç “oyun” olarak anılırsa da aslında bir oyun değildir.
Satranç, bir eğitim aracıdır.
Üzerinde çalıştığım, “satrancı bir kişilikkarakter gelişimi yöntemi” olarak değerlendirme projesine büyük önem veriyorum.
Özellikle ortaöğretim dönemi öğrencileri için gelişen bu yöntem, tam da bu çağ çocuklarına yönelik; kişilik gelişimi, karakter gelişimi, otokontrol eğitimi, irade eğitimi alanlarına etkin katkılar sağlayacaktır.
Dünya çapında turnuvalara konu olan, ünlü Fisher- Spasky karşılaşmasında dünyanın soluğunu tuttuğu bir “yaratıcı buluş” olan satranç, elbette bu niteliğini daha çok yıllar sürdürecektir.
Bu olay bana “patatesin aforoz edilmesi”ni hatırlattı.
Patates, Avrupa’ya Kristof Kolomb tarafından getirilmiş bir Peru sebzesidir. Azteklerin teraslarda ekimini yaptığı patates Avrupa’da bir rahibin bahçesinde yetiştirilir. Fakat patatesin yamru yumru görünümü bazı kişiler tarafından “cüzam hastalığının nedeni” olarak suçlanmasına yol açar. Bu suçlanmayı ciddiye alan Papalık patatesi aforoz eder, ekimi yasaklanır. Yıllar sonra patates beraat eder, aforoz kaldırılır, ekimi yaygınlaşır.
Günümüzde patatesin besinlerdeki yerine bakın. Nerede aforoz?

***

Aslında, konu çok önemli midir?
Gülüp geçmemiz gerekmiyor mu?
Bence hayır, gülüp geçmemiz gerekmiyor.
“Yaşam tarzına karışıp karışmama” konusu sayın Cumhurbaşkanı tarafından ortaya atılıp konuşulduğuna göre, acaba daha neler tartışma konusu olacaktır?
“Yaşam tarzı” dediğimiz kavram nedir?
Ne giyip giymeyeceğimiz, nasıl giyip giymeyeceğimiz, kadınların kırmızı ruj sürüp sürmeyecekleri, etek boyları, yaka açıklıkları, kadınlı erkekli plaja gidip gitmeyecekleri acaba “yaşam tarzı”na girmiyor mu?
Ne yiyip ne içeceğimiz, ne yemeyip ne içmeyeceğimiz, neyin “helal” olup neyin “haram” olduğu, hangi zamanda nelerin yenilip içileceği ya da yenilmeyip içilmeyeceği acaba “yaşam tarzı”na girmiyor mu?
Neyin konuşulup neyin konuşulmayacağı, neyin eleştiri olup neyin suç sayılacağı belli değilse, düşüncelerin açıklanıp açıklanamayacağı, buna nasıl karar verileceğinin bilinememesi acaba “yaşam tarzı”na girmiyor mu?
“Yaşam tarzı” dediğimiz kavram, sosyal ilişkilerin bütünüdür.
Komşumuzun kimler olup olmamasını istediğimiz zaman da “yaşam tarzı”mızı konuşuyoruz.
Dinlediğimiz müzik, okuduğumuz kitap, dinlenmek için gittiğimiz yerler, eğlenme tarzımız hepimizin “yaşam tarzı”dır.
“Yaşam tarzı”na müdahale için ille de yasalara, tüzüklere gerek yoktur.
Toplum yöneticilerinin tercihleri kitleler için işaret fenerleri anlamına gelir.
Kanaat önderleri, inanç liderleri de kendilerine bağlı kitleler için emir sayılan kuralları dile getirirler.
Bu bakımdan da satranç konusu önem verilmesi gereken bir sosyal sembol olmaktadır.
Konu herhangi bir grubun içinde kalacak iken, TV’lerde konuşan, konuşmaları topluma iletilen kişilerin bu sözleri dikkate alınmalıdır.
Eğer artık “zihinsel ambargolar” konmaya kalkılıp düşünmek de satranç gibi bir oyunun kimliğinde yasaklanmak isteniyorsa sınırlar çoktan aşılmış demektir.
Ama satrancı yenmek öyle atıp tutmaya benzemez.
Satrançta şansa, kısmete yer yoktur.
İki taraf da eşit koşullarda başlar.
Akıl, bilgi, yaratıcılık işidir.
Sen geçip gidersin ama satranç kalır.
Anlayana elbette...  

Yazarın Son Yazıları

Çalınan gelecek!...

Çalınan gelecek!...

Devamını Oku
29.04.2024
Istakozun intikamı!

Istakozun intikamı!

Devamını Oku
22.04.2024
Başarının psikolojisi...

Başarının psikolojisi...

Devamını Oku
15.04.2024
Özeleştiri?...

Özeleştiri?...

Devamını Oku
08.04.2024
Kaderinizi seçtiniz mi?...

Kaderinizi seçtiniz mi?...

Devamını Oku
01.04.2024
Hapishanedeki Ali Sirmen...

Hapishanedeki Ali Sirmen...

Devamını Oku
25.03.2024
Liderlerin ruhsal durumu...

Liderlerin ruhsal durumu...

Devamını Oku
18.03.2024
Ben başkan olamazsam?

Ben başkan olamazsam?

Devamını Oku
11.03.2024
Kimi neden seçiyoruz?

Kimi neden seçiyoruz?

Devamını Oku
04.03.2024
Erdal Atabek yazdı...

Ruh sağlığımızı koruyalım...

Devamını Oku
26.02.2024
Kendi iktidarının sömürgesi...

Kendi iktidarının sömürgesi...

Devamını Oku
19.02.2024
Erdal Atabek yazdı

Seçilecek aday...

Devamını Oku
12.02.2024
‘Körü körüne inanç’...

‘Körü körüne inanç’...

Devamını Oku
05.02.2024
Bilinçaltı itirafları...

Bilinçaltı itirafları...

Devamını Oku
29.01.2024
‘Çetelerin’ siyaseti...

‘Çetelerin’ siyaseti...

Devamını Oku
22.01.2024
Aday...

Aday...

Devamını Oku
15.01.2024
Tarihle savaşmak!...

Tarihle savaşmak!...

Devamını Oku
08.01.2024
Atatürk’ün adı yetti!...

Atatürk’ün adı yetti!...

Devamını Oku
01.01.2024
2024: Çatışma yılı mı?..

2024: Çatışma yılı mı?..

Devamını Oku
25.12.2023
Şiddet!...

Şiddet!...

Devamını Oku
18.12.2023
PISA gerçekleri...

PISA gerçekleri...

Devamını Oku
11.12.2023
Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Prof. Dr. Orhan Öztürk...

Devamını Oku
04.12.2023
Eğitim kimin derdi?

Eğitim kimin derdi?

Devamını Oku
27.11.2023
Fenomen!...

Fenomen!...

Devamını Oku
20.11.2023
Saray darbesi mi?

Saray darbesi mi?

Devamını Oku
13.11.2023
Cumhuriyet Halk Partisi...

Cumhuriyet Halk Partisi...

Devamını Oku
06.11.2023
Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Rauf Bey sendromu ve Cumhuriyet...

Devamını Oku
30.10.2023
Savaş budur!

Savaş budur!

Devamını Oku
23.10.2023
Zehirli miras: Nefret...

Zehirli miras: Nefret...

Devamını Oku
16.10.2023
Hafız...

Hafız...

Devamını Oku
09.10.2023
Hatamızdan ders alabilmek!...

Hatamızdan ders alabilmek!...

Devamını Oku
02.10.2023
Karakter ne midir?

Karakter ne midir?

Devamını Oku
25.09.2023
Psikolojik dayanıklılık...

Psikolojik dayanıklılık...

Devamını Oku
18.09.2023
Atam nereye bakıyor?...

Atam nereye bakıyor?...

Devamını Oku
11.09.2023
Misyon ruhu...

Misyon ruhu...

Devamını Oku
04.09.2023
İşgale direnen toplum...

İşgale direnen toplum...

Devamını Oku
28.08.2023
Beyin yıkama...

Beyin yıkama...

Devamını Oku
21.08.2023
Medrese...

Medrese...

Devamını Oku
14.08.2023
İlkeler-başkanlar-örgütler...

İlkeler-başkanlar-örgütler...

Devamını Oku
07.08.2023
Önce laiklik demiyorsa?

Önce laiklik demiyorsa?

Devamını Oku
31.07.2023