CHP’nin deneyimli kadroları ile görüştük. Onlardan edindiğimiz izlenimlerin, konu başlıkları ile özeti şöyle:
Olağanüstü kurultay: Olağanüstü kurultay istemlerinin bir anlamı yok. Kurultay toplamanın bir matematiği var. 600’e yakın imza toplanması gerekiyor. Bu imza toplanamaz ve olağanüstü kurultaya gidilemezse, olağanüstü kurultay isteyenlerin eleştirileri havada kalacak. Muhalefet ettikleri parti üst yönetimi güç kazanacak.
Kaldı ki, olağanüstü kurultay için imza vermesi beklenen delegelerin partide il ve ilçe yöneticiliği için beklentileri var. İmza verip de ortada kalmayı mutlaka hesaplayacaklardır.
Olağanüstü kurultayın takvimi de unutulmamalı. Gerekli imza toplanıp işe girişilse, olağanüstü kurultay en erken ocak gibi toplanabilir. Zaten 3 Ocak’ta il kongreleri bitiyor ve olağan kurultay da ocak ayında.
Her şey bir yana olağanüstü kurultay delegeleri de, olağan kurultay delegeleri de partili değil mi? Olağanüstü kurultay isteyenler parti üyelerine güvenmiyorlar mı?
Genel başkan adaylıkları: Kişisel değil, ilkesel çıkış olması gerekiyor. Geçmişte Bülent Ecevit, bir kadro, tasarım, ilke ve iddia ile liderliğe yürüdü. İsmet İnönü gibi güçlü bir liderin karşısında bu tutum ve yöntemle genel başkan seçildi.
Şimdi aday olanlar ise, ‘Genel Başkan başarısız, o çekilsin, bir de ben deneyim” düşüncesinde. Nasıl bir çizgi izleyecekleri, nasıl bir kadro ile çalışacakları belli değil. Siyasette altyapısız, özden kopuk çıkışlar büyük düş kırıklıkları ile sonuçlanır. Yalnız o çıkışı yapanlar açısından değil, kendilerine güvenen geniş kitleler açısından da. Ortaya çıkmış olan enerji boşuna harcanmış olur.
Kurultay sonucu: Başarısız olduğu kesin Kemal Kılıçdaroğlu, olağan kurultaydan yine genel başkan olarak çıkar. Son seçim sonucundan ders çıkararak yakın kadrosunu ve tutturduğu yolu değiştireceğine ilişkin bir işaret yok ortada. “Değişim devam edecektir” dediğine göre, CHP’nin kuruluş felsefesine sırt dönen siyaseti ve kadrosu ile birlikte çalışmalarına devam eder. Partinin kuruluş felsefesine ve Atatürk’e, Cumhuriyet ilkelerine sahip çıkan yüzde 25 dolayındaki dirençli CHP seçmenine inat. Nasıl olsa onlar, ne yapsa da, çaresiz CHP’ye oy veriyor.

İki belediye, iki uygar girişim
İki ayrı kentte, iki ayrı partilinin yönettiği belediyenin uygarca iki ayrı girişiminden söz etmek istiyoruz.
İlki, AKP’li Çorum Belediyesi.
“Ressamlar Buluşması” çalıştaylarıyla 5 yıldır Türkiye, Japonya, İsveç, Gürcistan, Kıbrıs, İtalya, Fransa, Azerbaycan ve Filipinler’den gelen 75 sanatçı, Çorum ve ilçelerini gezdiler. 180 farklı boyut ve tekniklerde resim yaptılar.
Çorum Belediye Başkanı Muzaffer Külcü, belediye Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Mustafa Ercan, belediye Sanat Danışmanı Nilgün Ayşecik Çevik ve Bünyamin Balamir’in çabaları ile bu resimler Çorum Park içinde geçen 24 Ekim’de açılan çağdaş sanat müzesinde sergilenmeye başlandı.
İkinci uygar girişimi de, CHP’li Çankaya Belediyesi gerçekleştirdi. “Bilim Hikâyeleri”nin ardından “Tükenmez Kitaplar” adıyla kitaplar yayımlayan belediye, “Seksen Günde Devri Âlem”den “Peter Pan”a bir dizi çocuk klasiğini 150 bin çocuğa dağıttı.
Bu tasarımın da öncülüğünü Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen ile Başkan Yardımcısı Nafiz Kaya yaptılar.
İçinde bulunduğumuz çorak ortamdan sıyrılmamıza olanak tanıyan iki belediyeyi de kültür alanındaki çabaları nedeniyle kutlamak gerek.