Jean Paul Sartre, “Yüzünüz çarpıksa aynanın suçu yoktur” der kelam ettiği bir yazısında. 60 yılda her kurumu ters yüz olmuş bir ülkede ağlatan da belleyen de hükmü veren de kadı ise yapacak çok şey yok demektir. Eğer ceza yargılaması sonucunda hüküm giyiyorsanız, disiplin soruşturması sonucunda da bir karar verilmesi gerekir. Eğer ikisi birbirine ters düşüyorsa ortada büyük bir çarpıklık var demektir. Önce kesinleşmiş disiplin hukuku kararı ile sonradan kesinleşmiş ceza muhakemesi kararı çelişiyorsa ortada müthiş bir çarpıklık var demektir.
Gelelim oyuna; hafta içini başkanlarının kesinleşmiş kararı için veda toplantılarıyla geçiren F.Bahçeli futbolcular Olimpiyat Stadı’nda pek isteksizdiler. Buna karşılık öne geçtiler. Ancak rakibi hem kadro hem de kalite olarak daha yüksek olmasına karşılık Beşiktaş hırsıyla oyuna dengeyi getirmeyi bildi ve 10 kişi hatta 9 kişi kalmasına rağmen 1 puanı aldı. Türkiye’de futbol büyük bir kaosla yönetiliyor. Neyin neyle başladığı ve bittiği inanılmaz bir meçhul. Halis Özkahya için daha önce “Futbol alanının kahyası olamadı” demiştim. Dünkü maçta futbolcuların ‘iyi niyet’ine dua etsin. Yahu biraz gayret etsene be kardeşim! Hülasa budur..