Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tepetaklak
\n\n\n
Yaz sıcağı kafama vurmuş, memleketi tepetaklak görmeye başlamıştım. Kuşkucu biri olduğumdan, ben mi tepetaklak duruyorum, yoksa memleket mi, kararsızdım. Herkes memleket doğru duruyormuş gibi yaptığından, herhalde gözüm döndü, her şeye ters açıdan bakıyorum, diye düşündüm. Biraz dinlenirsem, belki düzelir diye tatile çıktım.
\nDönüş yolunda gazetelere bir de baktım ki, memleket yine tepetaklak!
\nAltüst olmakta bunca inadın, altüst kalmakta bunca sebatın sorumlusu, eminim ki artık ben değilim!
\nBiliyorum ki aynı duygu, “Yav her şey ters görünüyor, herkes düzmüş gibi davranıyor, acaba ben mi yamuk bakıyorum?” kuşkusu hepinizde var. Rahatlayın sevgili okurlarım, sayın seyirciler: Siz değil, memleket tepetaklak duruyor.
\nHem de öyle bir özgüvenle amuda kalkmış durumda ki, yani düz dururken böyle oturaklı görünmezdi!
\n***
\nBiz sanıyorduk ki devletin PKK ile gizli görüşmeler yapması “şerefsizlik” ve böyle bir iddiayı dillendirenler, “ispat edemezlerse şerefsizlerdir.”
\nBir de baktık ki, MİT ile PKK arasında geçtiği iddia edilen gizli görüşmeler, internette yayımlanacak kadar açıkmış. Üstelik, eğer ses kaydı gerçekse, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, zamanın Başbakanlık Özel Temsilcisi olarak konuşuyormuş, polisin, askerin fellik fellik tutuklamak için aradığı PKK yetkilileriyle…
\nDevlet doğru yerde görünecek diye, oldu mu size şeref tepetaklak?
\nCHP lideri Kılıçdaroğlu, elbette Başbakan’ın sözünü hatırlayıp, “Şimdi merak ediyorum, kim şerefsiz?” diye soracak oldu. Yanıt, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay’dan geldi: “Görüşmenin kaydedilmesi ve yayımlanması gayriahlaki!”
\nAskercikler, poliscikler, PKK ile savaşır ve bazen ölürken, MİT’in PKK ile gizli gizli görüşmesi şerefsizlik değil, ama görüşmenin açığa vurulması gayriahlaki olunca…
\nŞeref doğru yerde görünecek diye, oldu mu size ahlak da tepetaklak?
\n***
\nSanmayın ki MİT’in PKK ile görüşmesi mantık dışıdır. İstisnasız tüm devletler, savaştıkları düşmanı yenemeyeceklerini anladıklarında, çoğu kez ve hatta mutlaka en pes perdeden “N’asla, n’olamaz, zafer bizimdir!” naraları atarken otururlar, düşmanla pazarlığa... Amaç, yenildiğini çaktırmadan, tüylerini daha fazla yoldurmadan savaşı sonlandırmak ve kazanılmayan bir savaş yerine, mümkün olduğunca az tavizle sağlanacak bir barışı, zafer gibi sunmaktır.
\nİstisnasız tüm devletler, hâlâ savaşır gibi yapar, çocuklarını ateş hattına gönderirken giriştikleri böyle pazarlıkları, elbette ki istihbarat servisleriyle başlatırlar. Çünkü devletin resmi görüşünün tepetaklak olduğu gizli kalmalı, görünüş kurtarılmalıdır ki, yenilgi “zafer” sanılsın. İspanyol CGI ile ETA da oturmuştur böyle pazarlığa, İngiliz MI5 ile IRA da… Ama hiçbirinin düşmanla görüşmesini yabancı bir “moderatör” yönetmez bir, ne konuştuğu gizli kalır, iki.
\n***
\nSevinelim mi, üzülelim mi, bilemiyorum, maşallah bizim devletin gizlisi saklısı yok, gizli istihbaratı tabak gibi, servisi de apaçık. MİT yabancı moderatör kurbanı mı oldu, PKK’nin fakına mı bastı, yoksa kendi içinde mi bir köstebek var, gizli görüşmelerde gizli kalan tek giz, işte bu, yanıtsız kalan soru. Ava giderken avlanmak durumu.
\nDemek ki Türkiye’nin içinde ya da dışında, MİT’ten daha baskın bir MİT var. Geriye kalıyor tepetaklak şerefle, şeref doğru yerde görünsün diye gayrilik amuduna kaldırılan ahlak.
\nBu karambolde, bence şerefi de ahlakı da en düzgün tutan, Tarkan… Çıktı mahkemeye, “Hayatın ve şöhretin zorluklarından dolayı bir dönem esrar maddesi kullandım!” dedi, mertçe.
\nMİT ile PKK gizli görüşmelerinde, devletin tepetaklak çakıldığını itiraf etmemek için şeref ve ahlaka takla attıranlar, üstelik esrar falan da kullanmıyorlar.
\n\n\n‘G’ NOKTASI
\n\n\nİstanbul Esenyurt ilçesinin AKP’li Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu, bir gece operasyonuyla Esenkent Mahallesi’ndeki Muammer Aksoy, Türkan Saylan, Çetin Emeç ve Bahriye Üçok sokaklarının tabelalarını söktürdü. Sırada Ahmet Taner Kışlalı, Bahattin Şakir, Türkan Saylan vb. sokaklar var.
\nDoğrusunu isterseniz, dar bir mekânda aydınlanmacı demokrasinin şehadet listesi gibi uzayıp giden sokakların, Gürbüz Çapan’ın kurduğu cıvıl cıvıl güzel mahalleye ağır bir kasvet yüklediğini düşünmüyor değildim.
\nAma AKP’li Necmi Kadıoğlu’nun yaşayan abide yaratma şevki, kasvetten beter çıktı: Hazret, kamu parasıyla yaptırdığı spor tesislerine halen belediye başkan yardımcıları Yunus Balta ile Gürbüz Süleymanoğlu’nun adlarını verdi, iyi mi?
\nEh, sekreteri, şoförü ve AKP’li belediye meclis üyeleri de birer sokak adı hak ediyorlardır, herhalde.
\nTürkiye dinamik bir ülke. Bizim sokaklar tabela tutmaz. Kadıoğlu nasıl söküyorsa Gürbüz Çapan’ın taktığı isimleri, kendi taktığı isimler de öyle sökülecek elbet.
\nAcaba MİT ile PKK’nin yabancı “moderatör”ünü getirsek, şehircilik nedir, sokak ismi nasıl verilir, öğretirler mi dersiniz, bizimkilere?
\n\n\n\n
“Kibir de alçakgönüllülük kadar yalandır.”
\nGEORGES BATAILLE
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama