Kayıt da yok destek de

10 Eylül 2020 Perşembe

Azgelişmiş ülkelerde salgın nedeniyle asıl yıkım kayıt dışı çalışanlarda yaşandı

Küresel işgücünün yüzde 61’ini oluşturan kayıt dışı çalışanların daha fazla iş sağlığı riskiyle karşı karşıya kaldığını belirten ILO Türkiye Direktörü Özcan, bu kesimin devlet desteğinden de yararlanamadığına dikkat çekti.

Salgının etkisini azaltmak amacıyla ILO Türkiye Ofisi’nce 17 milyon lira kaynak ayrıldı. Kurum ayrıca, istihdamın korunması amacıyla da 2018 yılından itibaren SGK ile işbirliğinde 24 milyon liraya yakın destek sağladı.

Salgının etkisi azalmak bir yana vaka sayılarının her geçen gün artması çeşitli tedirginlikleri de beraberinde getirdi. Bir yandan işe gitmek durumunda olmak diğer yandan servis yoksa ayakta toplu taşımaya binememekten tutun okulların bin bir soru içeren açılma süreci yeni sorunlar da beraberinde getiriyor.

Salgının başladığı günden itibaren kapanma dönemiyle gündeme gelen gelir kaybı hâlâ emekçinin sağlık sorunu yanında en büyük sorunu olmayı sürdürüyor. Emekçilerin bu süreci nasıl geçirdiğine, en çok nelerden etkilendiğine dair Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Türkiye Ofisi Direktörü Numan Özcan ile konuştuk.

En kırılgan kesim

Özcan’ın verdiği bilgiye göre, küresel işgücünün yüzde 61’ini oluşturan kayıt dışı çalışanlar, daha fazla iş sağlığı ve güvenliği riskiyle karşı karşıya olduklarından ve sosyal korumadan mahrum kaldıklarından pandemi sürecinden etkilenen kırılgan gruplardan birisi.

Yeni veriler, gelişmekte olan ülkelerdeki, özellikle kayıt dışı istihdamda olan işçilerin, geçmiş krizlere kıyasla çok daha büyük ölçüde etkilendiğini ortaya koyuyor.

Hastalık izni ya da işsizlik ödeneği gibi birçok haktan yoksun olan bu çalışanlar, sağlıkları ve gelir sağlamak arasında bir tercih yapmak zorunda kalmış, kendi sağlıkları yanında toplumun sağlığını da tehdit eden bir durumla karşı karşıya kaldılar. Ancak devletin verdiği ücretsiz izin, işten çıkarılmanın önlenmesi, kısa çalışma ödeneği gibi desteklerin hemen hepsi kayıtlı çalışanları kapsıyor. Kayıtsız çalışanlar bir gölge gibi ne yazık ki varlıkları bilenen ama dokunulamayan bir kesimi oluşturuyor. Bu nedenle de bu kesim pandeminin en kırılgan kesimini oluşturuyor.

Üçte biri hâlâ evde

Özcan’ın salgın dönemine ilişkin verdiği küresel bilgiler de özetle şöyle:

Küresel olarak işçilerin yüzde 93’lük gibi büyük bir kesimi işyeri kapatma önlemlerinin alındığı ülkelerde yaşıyor.

Daha yumuşak önlemlere doğru belirgin geçiş olmasına rağmen, bu küresel oran mart ortasından beri nispeten sabit kalmıştır. Örneğin, çalışanların yüzde 70’i mart sonlarında işyeri kapatmalarının en sıkı olduğu ülkelerde iken, haziran ortalarında bu oran yüzde 32’ye geriledi.

ILO’nun yeni revize tahminlerine göre, özellikle gelişmekte olan ülkelerde bu yılın ilk çeyreğinde küresel çalışma süresindeki kaybın yüzde 14 ve 400 milyon tam zamanlı iş olacak. Alt-orta gelirli ülkeler yüzde 16.1 düşüş ile en ağır darbeyi alacak.

Binlerce çalışana destek sağlandı

ILO Türkiye Direktörü Numan Özcan örgütün, Türkiye’de bu döneme ilişkin yaptığı çalışmaları da şöyle özetledi:

- Covid-19’un etkilerinin azaltılmasına ilişkin ILO Türkiye Ofisi tarafından ayrılan kaynak miktarı 17 milyon TL’ye yaklaştı. En somut adımlarımız dört başlık altında toplanıyor.

- Kayıtlı çalışmayı teşvik programının genişletilerek devam ettirilmesi, KOBİ’lere yönelik mikro-finansman desteği, mesleki eğitimler yoluyla işgücü piyasasında kalışı sürdürme inisiyatifimiz ve pandemiden hangi grupların nasıl etkilendiğine dair yürüttüğümüz araştırma çalışmalar.

- ILO Türkiye Ofisi’nin 2018 yılından itibaren uyguladığı ve 7000’den fazla çalışan için sağladığı bu destekler Covid-19 krizinin yarattığı en temel sorunlardan biri olan nakit akışı problemine karşı bir firmalara giderleri azaltıcı bir destek sunuyor.

- Aynı zamanda çalışanların işverene maliyetini azaltarak, istihdamın korunması için oldukça önemli bir destek sunuyor. Bu kapsamda, SGK ile işbirliği içerisinde bugüne kadar 23.938.270 lira destek verildi.

- Bununla birlikte, yine mevcut işlerin korunması ve firmalara nakit desteği sağlamak amaçlı, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı Uluslararası İşgücü Genel Müdürlüğü ve Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu ortaklığında bir mikro-finansman programının da hazırlıkları içerisindeyiz.

- Gaziantep’te çalışanların becerilerini iyileştirecek uygulamalı mesleki eğitim programları tasarlayıp, bu programı tamamlayanların da yine ILO Türkiye Ofisi tarafından desteklenen işletmelerde yaklaşık 1 milyon maske ve 500 dezenfektan standı üretilecek.

Benzer bir program da Adana Büyükşehir Belediyesi ortaklığında uygulandı. 600 bin maske ve 18 bin koruyucu siperlik üretilmeye başlandı.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Emekçi refah istiyor 28 Ekim 2021

Günün Köşe Yazıları