Teşhis ve tedavi
Özgür Mumcu
Son Köşe Yazıları

Teşhis ve tedavi

28.04.2018 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Sayın Erdoğan“Bir yerde adalete olan özlem çok fazla ifade ediliyorsa orada zulüm vardır demektir” dedi. Bir önceki gün de şu sözleri sarf etmişti: “Yeni dönem, daha fazla demokrasi dönemi, daha güçlü hukuk devleti dönemi olacaktır. Daha geniş özgürlük dönemi olacaktır. Yargının daha bağımsız hale geldiği bir dönem olacaktır.”
Meclis’in en büyük üçüncü partisinin eş genel başkanları ve milletvekilleri hapiste. Sınır Tanımayan Gazeteciler Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi’nde Türkiye 180 ülke arasında 155. sırada. 12 yılda 57 sıra gerilemiş. Dünya Adalet Projesi’nin Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde Türkiye 113 ülke arasında 101. sırada.
Adalet, hukuk devleti, insan hak ve özgürlükleri konusunda küme düşmelere doyamamış, demokrasi liginin alt sıralarına sürüklenmiş bir memleketiz.
İktidardan yana olan gazeteciler, ancak ligin en dibinde varlık gösterebileceklerini bildikleri için memnun.
İktidardan yana olan savcı ve hâkimler, birikimleri ve hukuk anlayışları ancak ligin en dibinde kabul göreceği için memnun.
Mesleğine saygı duyan, kendisine biraz olsun güvenen her gazeteci ve yargı mensubu için bu devasa bir utanç tablosudur.
Her vatandaş içinse her gün ağırlığını arttıran bir cendere ve daha da fenası geleceğinin çalınmasıdır.
Hak ve özgürlüklerde geriye gidiş her vatandaşın mağduru olduğu bir hırsızlıktır. Doğuştan gelen insan haklarınız var. Kullandırmıyorlar. Mesele bu kadar basittir. Buna, memleketi yönettiğini zanneden bir zümrenin vatandaşların hak ve özgürlüklerini gasp etmesi denir.
İnsanın sadece insan olmaktan kaynaklanan bir haysiyeti var. Bunu koruması için de hak ve özgürlükleri. Hak ve özgürlüklerin çalınması aynı zamanda insanların haysiyetlerinin de çalınmasıdır.
Haysiyeti saldırıya uğramış, kutuplaştırılmış bir toplumun geleceğe uzanması beklenemez. Bu durumdan çıkarı olanlar vardır elbette. Toplumu ancak kutuplaştırarak ve nefretle yönetebilenler dünyanın her yerinde çıkar. Ancak böyle yönetimlerin huzur ve refaha ulaştırabildikleri bir örnek bile yok.
Önümüzdeki seçim aynı zamanda bir haysiyet seçimi. Kendini gerçekleştirebilen, dayanışabilen, hak ve özgürlükleri tam, birbirine güvenen bir toplumun önünü açmak için elimizdeki belki de son imkân.
Bizimki gibi iktidarlar kitleleri travmaya uğratarak yönetimlerini sürdürebilir. Son senelerde yaşadıklarımızı oturup bir kâğıda sıralayarak yazmayı deneyerek, memleket olarak başımıza ne geldiğini daha iyi kavramak mümkün.
Sayın Erdoğan haklı. Adalet için yüzlerce kilometre yürünmüş, Cumhuriyet tarihinin en büyük mitinglerinden birinde adalet özlemi haykırılmış. Demek ki bir zulüm var.
Sayın Erdoğan haklı. Yeni dönemde daha fazla demokrasi, daha güçlü hukuk devleti, daha geniş özgürlükler ve bağımsız yargıya ihtiyaç sonsuz.
Sayın Erdoğan iktidarı neden kaybedeceğini açıkça dillendirmiştir.
Bütün bu olanların, içinden geçtiğimiz ekonomik buhranın da sebebi olduğu hesaba katılırsa sayın Cumhurbaşkanı’nın teşhis gücünü alkışlamamak elde değil.
Teşhis doğru. Tedavinin yolu ise olabilecek en geniş ittifakla demokrasiyi kurmak. 

Yazarın Son Yazıları

Tutuklu yargı

Tutuklu yargı

Devamını Oku
05.09.2018
Ete doyan vatandaş balığa yöneliyor

Ete doyan vatandaş balığa yöneliyor

Devamını Oku
30.08.2018
Kimiz biz?

Kimiz biz?

Devamını Oku
29.08.2018
Trump gidiyor mu?

Trump gidiyor mu?

Devamını Oku
23.08.2018
Milli birlik (22.08.2018)

Milli birlik

Devamını Oku
22.08.2018
Gemi ve kaptan

Gemi ve kaptan

Devamını Oku
15.08.2018
Yazık ettiniz efendiler

Yazık ettiniz efendiler

Devamını Oku
11.08.2018
Krizin faturası (08.08.2018)

Krizin faturası

Devamını Oku
08.08.2018
Trump, Erdoğan, Brunson

Trump, Erdoğan, Brunson

Devamını Oku
04.08.2018
Brunson meselesi

Brunson meselesi

Devamını Oku
02.08.2018
Yapalım yargıda şeyini...

Yapalım yargıda şeyini...

Devamını Oku
28.07.2018
Orta ve Doğu Avrupa’yı gezerken

Orta ve Doğu Avrupa’yı gezerken

Devamını Oku
25.07.2018
Anayasa yok

Anayasa yok

Devamını Oku
14.07.2018
Afrika tipi başkanlık

Afrika tipi başkanlık

Devamını Oku
11.07.2018
Muhalefet partilerinin hali

Muhalefet partilerinin hali

Devamını Oku
07.07.2018
Yılgınlık

Yılgınlık

Devamını Oku
04.07.2018
Soylu ne yapıyor?

Soylu ne yapıyor?

Devamını Oku
30.06.2018
Nasıl olacak? (28.06.2018)

Nasıl olacak?

Devamını Oku
28.06.2018
Demokrasi. Şimdi!

Demokrasi. Şimdi!

Devamını Oku
23.06.2018
Büyük uzlaşmaya doğru

Büyük uzlaşmaya doğru

Devamını Oku
20.06.2018
Bir hafta kala

Bir hafta kala

Devamını Oku
16.06.2018
Az kaldı

Az kaldı

Devamını Oku
13.06.2018
İhtimaller

İhtimaller

Devamını Oku
09.06.2018
Adayı alkışlamak

Adayı alkışlamak

Devamını Oku
06.06.2018
En tuhaf seçim

En tuhaf seçim

Devamını Oku
31.05.2018
Akıldışı

Akıldışı

Devamını Oku
30.05.2018
Nedir bu ‘senaryo’?

Nedir bu ‘senaryo’?

Devamını Oku
26.05.2018
Gençlik Bayramı

Gençlik Bayramı

Devamını Oku
19.05.2018
Tekme

Tekme

Devamını Oku
17.05.2018
Seçime damgasını vuranlar

Seçime damgasını vuranlar

Devamını Oku
16.05.2018
Bir umut

Bir umut

Devamını Oku
12.05.2018
T A M A M derken

T A M A M derken

Devamını Oku
10.05.2018
Sıkıcı manifesto

Sıkıcı manifesto

Devamını Oku
09.05.2018
Devlet imkânı

Devlet imkânı

Devamını Oku
03.05.2018
100 bin imza?

100 bin imza?

Devamını Oku
02.05.2018
Teşhis ve tedavi

Teşhis ve tedavi

Devamını Oku
28.04.2018
İlk tur, ikinci tur

İlk tur, ikinci tur

Devamını Oku
26.04.2018
Biraz dinlen

Biraz dinlen

Devamını Oku
25.04.2018
Geçmişin Türkiye’sinin erken seçimi

Geçmişin Türkiye’sinin erken seçimi

Devamını Oku
21.04.2018
Cin şişeden çıktı (18.04.2018)

Cin şişeden çıktı

Devamını Oku
18.04.2018