Tutuklu yargı
Özgür Mumcu
Son Köşe Yazıları

Tutuklu yargı

05.09.2018 00:14
Güncellenme:
Takip Et:

 

Devrimci Gençlik Dernekleri genel sekreteri ve İstanbul Üniversitesi Sosyoloji bölümü öğrencisi Berkay Ustabaş, 5 Ocak’tan beri tutuklu. Berkin Elvan’ın cenazesine katılmak, kütüphanesinde sol yayınlar bulundurmak gerekçeleriyle tutuklandığı basına yansımıştı. Cenazeden dört sene sonra, evinin basılmasını takiben savcılığa kendi gittiği halde, delilleri karartma ve kaçma şüphesi nedeniyle tutuklanması da öyle. Silivri’den Kırıkkale cezaevine gönderildiğinde gördüğü muamele ise “Cezaevinde ‘hoş geldin’ dayağı” başlığıyla Cumhuriyet’te yer almıştı. Bugün Çağlayan Adliyesi’nde duruşması var. Saflıkla suçlanmak pahasına, tutuksuz yargılamanın esas kural olduğunu yargı mensuplarına hatırlatalım.

Ceza hukukuna hâkim ilkelerin ters yüz edildiği bir hukuk düzenindeyiz. İstisna olması gereken tutuklu yargılama ana kural haline geldiği için, tahliye kararları kamuoyunda beraat kararı gibi algılanıyor. Bu da tutuklamanın bir tedbir değil bir cezalandırma vasıtasına dönüştüğünü gösteriyor.
Şu yukarıdaki paragrafın benzerini sayısız hukukçu ve gözlemci senelerdir yazıp çizmekte. İktidarın kurduğu ittifaklara göre tutuklananlar değişse de tutuklamayı bir cezalandırma cihazı olarak kullanma alışkanlığı değişmiyor.

Bir öğrenci de, ana muhalefet partisinin genel başkan yardımcısı da, milletvekilleri de, Meclis’te grubu olan partinin genel başkanı da tutuklamadan nasibini almakta. Şu anda okuduğunuz gazetenin yönetici ve yazarları aylarca tutuklu kalmadı mı?

Bugün pek olağan bir şeymiş gibi, “sembolik tutuklulardan” bahsedilen bir dönemdeyiz. İki senedir, adli yargı açılışları yürütmenin merkezi Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenleniyor. Sözüm ona kuvvetler ayrılığı var ama hâkim ve savcılar belediye otobüsleriyle Saray’a taşınıyor. Adli açılış töreni bir çeşit muhtarlar toplantısı havasında.

Eski Avrupa Birliği Bakanı ve TBMM Dışilişkiler Komisyonu başkanı, AKP milletvekili Volkan Bozkır, bir röportajında “ ‘Türkiye’de hukuk yoktur, cezaevleri şöyledir’ gibi bir imaj” yaratılmasından şikâyet etti. Ardından da yargının “FETÖ”den temizlendikten sonra “Tekrar AİHM kararlarına atıfta bulunmaya” başlandığını ifade etti.

Oysa cemaatin siyasi davalarının sürdüğü dönemde de tutuklu yargılanma ana kuraldı bugün de. OHAL sebebiyle mağdur olanların başvurabileceği etkin idari ya da hukuki yol bulunmamakta.
Bütün bunlar, “devletin içinden geçtiği zor şartlar”, “devletin bekası”, “milli birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğumuz şu son günler” diye geçiştirilebilir.

Ancak bağımsız ve adil bir yargı ile çoğulcu demokrasinin tesisi en temel milli çıkarımızdır. Haliyle devletin bekasını gerçekten düşünen varsa hâkim ve savcıları ilkokul öğrencisi gibi servislerle ayağına çağırmayı derhal bırakıp yargı bağımsızlığı için uğraşır.

Adalet mülkün yani devletin temelidir. Adaletin sağlanması bir milli çıkar ve devletin bekası sorunudur.

Yazarın Son Yazıları

Tutuklu yargı

Tutuklu yargı

Devamını Oku
05.09.2018
Ete doyan vatandaş balığa yöneliyor

Ete doyan vatandaş balığa yöneliyor

Devamını Oku
30.08.2018
Kimiz biz?

Kimiz biz?

Devamını Oku
29.08.2018
Trump gidiyor mu?

Trump gidiyor mu?

Devamını Oku
23.08.2018
Milli birlik (22.08.2018)

Milli birlik

Devamını Oku
22.08.2018
Gemi ve kaptan

Gemi ve kaptan

Devamını Oku
15.08.2018
Yazık ettiniz efendiler

Yazık ettiniz efendiler

Devamını Oku
11.08.2018
Krizin faturası (08.08.2018)

Krizin faturası

Devamını Oku
08.08.2018
Trump, Erdoğan, Brunson

Trump, Erdoğan, Brunson

Devamını Oku
04.08.2018
Brunson meselesi

Brunson meselesi

Devamını Oku
02.08.2018
Yapalım yargıda şeyini...

Yapalım yargıda şeyini...

Devamını Oku
28.07.2018
Orta ve Doğu Avrupa’yı gezerken

Orta ve Doğu Avrupa’yı gezerken

Devamını Oku
25.07.2018
Anayasa yok

Anayasa yok

Devamını Oku
14.07.2018
Afrika tipi başkanlık

Afrika tipi başkanlık

Devamını Oku
11.07.2018
Muhalefet partilerinin hali

Muhalefet partilerinin hali

Devamını Oku
07.07.2018
Yılgınlık

Yılgınlık

Devamını Oku
04.07.2018
Soylu ne yapıyor?

Soylu ne yapıyor?

Devamını Oku
30.06.2018
Nasıl olacak? (28.06.2018)

Nasıl olacak?

Devamını Oku
28.06.2018
Demokrasi. Şimdi!

Demokrasi. Şimdi!

Devamını Oku
23.06.2018
Büyük uzlaşmaya doğru

Büyük uzlaşmaya doğru

Devamını Oku
20.06.2018
Bir hafta kala

Bir hafta kala

Devamını Oku
16.06.2018
Az kaldı

Az kaldı

Devamını Oku
13.06.2018
İhtimaller

İhtimaller

Devamını Oku
09.06.2018
Adayı alkışlamak

Adayı alkışlamak

Devamını Oku
06.06.2018
En tuhaf seçim

En tuhaf seçim

Devamını Oku
31.05.2018
Akıldışı

Akıldışı

Devamını Oku
30.05.2018
Nedir bu ‘senaryo’?

Nedir bu ‘senaryo’?

Devamını Oku
26.05.2018
Gençlik Bayramı

Gençlik Bayramı

Devamını Oku
19.05.2018
Tekme

Tekme

Devamını Oku
17.05.2018
Seçime damgasını vuranlar

Seçime damgasını vuranlar

Devamını Oku
16.05.2018
Bir umut

Bir umut

Devamını Oku
12.05.2018
T A M A M derken

T A M A M derken

Devamını Oku
10.05.2018
Sıkıcı manifesto

Sıkıcı manifesto

Devamını Oku
09.05.2018
Devlet imkânı

Devlet imkânı

Devamını Oku
03.05.2018
100 bin imza?

100 bin imza?

Devamını Oku
02.05.2018
Teşhis ve tedavi

Teşhis ve tedavi

Devamını Oku
28.04.2018
İlk tur, ikinci tur

İlk tur, ikinci tur

Devamını Oku
26.04.2018
Biraz dinlen

Biraz dinlen

Devamını Oku
25.04.2018
Geçmişin Türkiye’sinin erken seçimi

Geçmişin Türkiye’sinin erken seçimi

Devamını Oku
21.04.2018
Cin şişeden çıktı (18.04.2018)

Cin şişeden çıktı

Devamını Oku
18.04.2018