Zeytin... Bir talanın jeopolitiği
Özlem Yüzak
Son Köşe Yazıları

Zeytin... Bir talanın jeopolitiği

27.06.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

“At izinin it izine karıştığı” günlerden geçiyoruz yine. Türkiye’de bir yanda muhalif belediyelere baskınlar, kayyum tehdidi ve siyasi davalar sürerken diğer yanda yangından mal kaçırırcasına Meclis’e sunulan bir yasa: Zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılması. Bu rastlantı değil. AKP iktidarı, içeride siyasi muhalefeti bastırırken dışarıda enerji ve güvenlik politikalarını da kendi sermaye çevrelerine rant üretmek için kullanıyor. Bugün zeytinlikler, yarın ormanlar... Doğa bir “güvenlik sorunu” değil, bir “kazanç aracı” olarak görülüyor.

SİYASET, MADEN LOBİSİ EL ELE

Enerjiye ihtiyacımız olduğu doğru. Ama bu ihtiyacın her seferinde doğayı, köylüyü ve toplumsal geleceği ezerek karşılanması kabul edilemez. Güneş enerjisi, rüzgâr, enerji kooperatifleri, yerinde üretim gibi yöntemler yıllardır öneriliyor. Ancak bu alanlar, büyük sermaye için “rant üretmediği” için tercih edilmiyor. Çünkü bunlar halkın denetimine açık, çünkü merkeziyetçi değil, demokratik modeller gerektiriyor.

Bu yüzden enerji ihtiyacı denince ilk akla gelen, zeytinliklerin yok edilmesi, kömür ve altın madenciliğiyle doğanın parçalanması oluyor.

DİĞER ÜLKELER NE YAPIYOR?

İtalya, Yunanistan ve İspanya, Türkiye gibi zeytin tarımının güçlü olduğu ülkeler. Ancak bu ülkelerde zeytin ağaçları “maden ruhsatı verilecek alan” değil, korunacak kültürel varlık kabul ediliyor.

İtalya: Zeytinliklerin sökülmesi yasal olarak yasak. Enerji yatırımları tarım dışı alanlara yönlendiriliyor. Agrivoltaik (tarım+güneş) sistemler bile zeytinliklerde sınırlı.

Yunanistan: Zeytinlikler “ulusal tarım mirası” olarak tanımlı. Güneş enerjisi projeleri için bakanlık onayı şart, genellikle reddediliyor. 2022 yasasıyla zeytinlik alanlara enerji projesi başvurusu otomatik olarak reddediliyor.

İspanya: Yenilenebilir enerji üretimi yüzde 70’i aştı. Zeytin üretimi yoğun bölgelerde anayasal koruma var. Tarım alanlarında enerji yatırımı kesin kurallara bağlı. Çiftçiler tarım dışı alanlarda güneş enerjisi sistemleriyle destekleniyor.

PEKİ MADENCİLİKTE NE DURUMDALAR?

Bu üç ülkede de madencilik yapılmasına rağmen çevresel etkiler ciddi yasal çerçevelerle sınırlandırılıyor.

İtalya, çevreyi anayasal düzeyde koruyor. Ancak hızlı maden izinlerinde ÇED muafiyetleri tartışmalı.

İspanya, çevre felaketlerinden ders almış, Doñana felaketinden sonra izleme ve restorasyon zorunlu hale geldi.

Yunanistan, AB çevre politikalarına sıkı uyumlu. Deniz sondajları ve yerel katılım eksikliği eleştirilse de ÇED süreçleri işliyor.

GÜVENLİK Mİ, DOĞA MI? YOKSA İKİSİ BİRDEN Mİ?

Bu yasa tasarısı sadece bir çevre meselesi değil. Bugün dünyada güvenlik tanımı değişiyor. Savaşlar, yapay zekâ temelli askeri sistemler, insansız araçlar ve veri merkezleri... Hepsi muazzam enerji tüketiyor.

2025 itibarıyla dünya askeri harcamaları 2.4 trilyon doları geçti.

NATO ülkeleri savunma harcamalarında yüzde 2 hedefini geçti.

Yeni nesil savunma teknolojileri, küçük bir şehir kadar enerji tüketiyor.

Yapay zekâ sistemleri, veri merkezleri ve uydular için gereken elektrik, çoğu zaman fosil yakıtlarla ya da doğal alanları tahrip eden yatırımlarla karşılanıyor.

Oysa enerji ve doğa arasında seçim değil, denge gerek.

Güvenlik yalnızca roket savunma sistemleriyle sağlanmaz. Gıda güvenliği, su kaynaklarının korunması, iklim istikrarı, biyoçeşitlilik de güvenliğin temel bileşenleri.

Bu nedenle zeytinlikler, ormanlar ve kıyılar enerji yatırımı için feda edilmemeli. Enerji demokrasisi teşvik edilmeli, halkın katıldığı, kooperatif temelli sistemler desteklenmeli.

Askeri teknolojilerin ekolojik etkileri izlenmeli ve sınırlandırılmalı. Bugün Türkiye, zeytinliklerini madenlere açmakla yalnızca doğasını değil, gıda egemenliğini, kültürel mirasını ve güvenliğini de tehdit ediyor. Oysa doğayı koruyan, enerjiyi adil paylaşan bir sistem mümkün. Bunun için sadece teknoloji değil, vizyon ve cesaret gerekiyor.

Zeytin ağacı bin yıllık bir direnç sembolüdür. Bugün onu korumak, yalnızca bir ağaç için değil, gelecek nesiller için de bir savunma hattı kurmaktır.

Yazarın Son Yazıları

Bir bilim insanının uzun yolculuğu: Ufuk Akçiğit

Koç Üniversitesi’nin onuncu kez verdiği Rahmi M. Koç Bilim Madalyası bu yıl Prof. Dr. Ufuk Akçiğit’e verildi.

Devamını Oku
28.11.2025
COP30... 46 yıl sonra hâlâ bir arpa boyu yol

Brezilya’nın tropik sıcaklığı altında toplanan COP30, dünya siyasetinin iklim krizine nasıl baktığını -daha doğrusu bakmadığını- tek karede özetleyen bir zirve oldu.

Devamını Oku
21.11.2025
Distopik dönemler...

“Az sayıda insanın yaşadığı küçücük bir ada...

Devamını Oku
14.11.2025
Mamdani, İmamoğlu... Küresel solun yeni sınavı

New York’un yeni belediye başkanı Zohran Mamdani, yalnızca Amerika’daki Demokratlar için değil, tüm dünya için bir mesaj verdi: “Değişim hâlâ mümkün.”

Devamını Oku
07.11.2025
103. yıl...

Buruk, öfkeli ama öte yandan coşkulu..

Devamını Oku
31.10.2025
Savaş uçakları yetmez: Türkiye’nin teknoloji egemenliği sınavı

Türkiye ara çözümlere sıkışırken dünya “neoprime” savunma çağına giriyor.

Devamını Oku
24.10.2025
Dünyanın yeni satranç tahtası: Nadir elementler

Nadir elementler konusu Türkiye’de kamuoyunun gündemine CHP tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Trump görüşmesinden hemen önce “Pazarlık konusu yapılacak” diye getirildi.

Devamını Oku
17.10.2025
Gazze... Küresel vicdanların da savaş

“Eğer ateşkes kalıcı bir barışa evrilemezse, bu savaş yalnızca Gazze’yi değil, Batı ittifakının meşruiyetini ve küresel düzeni de sarsmaya devam edecek...”

Devamını Oku
10.10.2025
Çare: Alışmamayı öğrenmek…

Şu son bir yıl içinde yaşadıklarımızı diyelim beş yıl önce yaşasaydık herhalde “Olağanüstü günlerden geçiyoruz” derdik.

Devamını Oku
03.10.2025
Kullanışlı piyon mu olacağız? Stratejik ortak mı? Beylikova...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ABD Başkanı Trump’ın New York’ta yaptığı görüşme, sadece ikili ilişkiler bağlamında değil, küresel dengeler açısından da kritik.

Devamını Oku
26.09.2025
Sıfır noktası...

Bir süredir gözüm Nepal’deki gelişmelerde...

Devamını Oku
19.09.2025
Kaç Türkiye? Kimin gündemi?

Moda Caddesi’nden Kadıköy Rıhtım’a doğru yürüyorum.

Devamını Oku
12.09.2025
Demokrasiler neden çöküyor (2)

Erdoğan AKP’si; karşısındaki tek önemli muhalefeti yani CHP’yi işlevsizleştirmek için elindeki tüm yetki ve yargı güçlerini kullanıyor.

Devamını Oku
05.09.2025
Demokrasiler nasıl çökertiliyor (1)

Önce şunu görmeliyiz...

Devamını Oku
29.08.2025
CHP’nin yükü, hepimizin yükü

"CHP’nin üzerindeki yük öyle ağır ki özgür; laik, demokratik bir ülke olma mücadelesini tek başına omuzladı."

Devamını Oku
22.08.2025
24 yıl...

Neredeyse çeyrek asır...

Devamını Oku
15.08.2025
Çürüme... Çözülme... Sahteliğin anatomisi

Sahte diplomalar, sahte ehliyetler, sahte sağlık raporları...

Devamını Oku
08.08.2025
Gazze... Açlık, sessizlik ve ahlaki felç

Seyrediyoruz. Kimi insanlığın geldiği noktadan utanarak, kimi umarsızca sanki bir film seyreder gibi...

Devamını Oku
01.08.2025
Yangın... Kuraklık... Rant: Türkiye’nin iklimle sınavı

Tam bitti derken yeniden başlıyor. Rüzgârın hızına göre şiddetleniyor; ortalığı yakıp kavuruyor.

Devamını Oku
25.07.2025
Şu zeytin ile derdiniz ne?

Şaşırdık mı? Hayır...

Devamını Oku
18.07.2025
TRT’den CHP duruşmaları mı?

CHP’li belediyelere yapılan operasyonların sonu gelmiyor. Belli ki yaz böyle geçecek.

Devamını Oku
11.07.2025
Toplumu germek, muhalefeti susturmak: AKP’nin elindeki yegâne kozu

Çünkü çözüm üretemiyor. Çünkü halkın sorunlarına yanıt veremiyor.

Devamını Oku
04.07.2025
Zeytin... Bir talanın jeopolitiği

“At izinin it izine karıştığı” günlerden geçiyoruz yine.

Devamını Oku
27.06.2025
İran’a saldırı hazırlığı mı? Neden?

Daha sular durulmadan Ortadoğu yeniden karıştırılmaya çalışılıyor...

Devamını Oku
13.06.2025
Bu bayram...

“Bizim bayram görecek halimiz yok arkadaşlar” dedi ve ekledi CHP lideri Özgür Özel...

Devamını Oku
06.06.2025
Nasıl bir eğitim?

Sadece anayasal hakkı olan barışçıl protesto hakkını kullandıkları için hapiste tutulan üniversite öğrencileri olan bir ülke...

Devamını Oku
30.05.2025
Sosyalist Enternasyonal İstanbul’da... Dünya solu ne yapmalı?

O kadar fazla sistematik saldırı altındayız ki... Kimi zaman büyük resmi görebilmek için yaşananları alt alta sıralamak önemli...

Devamını Oku
23.05.2025
‘Çözüm süreci’ ve sonrası

Barışı uzak bir hayal olmaktan çıkarmak hiç kolay değildir, en azından bizim coğrafyada.

Devamını Oku
16.05.2025
Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Karartma... Otokratik rejimde sıradan bir gün

Devamını Oku
09.05.2025
Siz gidene kadar...

Siz gidene kadar...

Devamını Oku
02.05.2025
Deprem ensemizde: 40 milyar dolarlık sessizlik

Deprem ensemizde: 40 milyar A dolarlık sessizlik

Devamını Oku
25.04.2025
Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Yüzde 3.5 kuralı: Değişim kaç kişiyle başlar?

Devamını Oku
18.04.2025
Tarife savaşının şifreleri

Tarife savaşının şifreleri

Devamını Oku
11.04.2025
Uyanış...

Uyanış...

Devamını Oku
04.04.2025
Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Yeni bir siyaset... Ama nasıl?

Devamını Oku
28.03.2025
AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

AKP’nin elinde 2 torba: Biri Gezi, diğeri ‘terör’

Devamını Oku
21.03.2025
Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Tehdit... Atlantik’in öte yakası

Devamını Oku
14.03.2025
Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Kadın sorunu yok, erkek sorunu var

Devamını Oku
07.03.2025
Eskisi çöpe... ‘Yeni’ dünya düzeni

Eskisi çöpe... ‘Yeni’ dünya düzeni

Devamını Oku
28.02.2025
‘Yeni Türkiye’de haddini bileceksin’

‘Yeni Türkiye’de haddini bileceksin’

Devamını Oku
21.02.2025