Erdoğan’a diplomatik ‘mukabele-i bilmisil’
Semih İdiz
Son Köşe Yazıları

Erdoğan’a diplomatik ‘mukabele-i bilmisil’

01.04.2016 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Can Dündar ve Erdem Gül’ün davasını takip eden Batılı diplomatları “Siz kimsiniz?” diye azarlaması, kendi tabanı ve milliyetçi çevrelerde hoş karşılanmış olabilir. Ancak bu suretle kazanamayacağı bir tartışmaya da girmiş oldu. Nitekim bu çıkışına yanıtlar da gecikmedi.
Diplomaside eskilerin ifadesiyle “mukabele-i bilmisil” diye bir tabir vardır. “Mütekabiliyet” de denebilir. Ama iki kavram arasında kanımca bir nüans var. “Mütekabiliyet” veya “karşılıklılık” daha resmi geliyor kulağa.
Özetle, yurtdışında Türk diplomatlarına hangi haklar tanınmışsa, Türkiye’deki yabancı diplomatlar da aynı haklardan yararlanıyorlar. Mütekabiliyet esasına göre kullanılan bu haklar “ikili” değil “çok taraflı” sözleşmeyle saptanmıştır.
“Mukabele-i bilmisile” gelince, sözlük üzerinden anlatacak olursak, “aynı muameleyi sahibine iade etmek” anlamına geliyor. Bunun örneğini ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü John Kirby’nin bir soru üzerine Erdoğan’a verdiği yanıtta görüyoruz.
Kirby, Dündar ve Gül’ün davasını izleyen diplomatlarının arkasında durduklarını, kendisinin kabul edilmiş kurallar dahilinde davrandığını ve “bunun izleyecekleri son dava olmayacağından hiç şüphe edilmemesi gerektiğini” üstüne basarak söyledi.
“Hiç şüphe edilmemesi gerektiğini” Amerikan İngilizcesinde “meydan okuma” ifadesi olan “darn sure” tabiriyle vurguladı ki, burada Erdoğan’ın tonuna karşı bir ton uygulandığı açık.
Erdoğan’ın çevresi elbette ki “Kirby, Cumhurbaşkanımızın muhatabı değil” diyecektir ki, bu da doğrudur. Ancak Erdoğan resmi seviyesinin çok altında olan Batılı diplomatları hedef almak suretiyle, bu alt düzeyden gelen yanıta kendisi davet çıkarmış oldu.
Erdoğan belli ki, “monşerlere” duyduğu derin antipati nedeniyle bu görevi Dışişleri Bakanlığı’na bırakmadı. Nedeni de malum. Dışişleri kendisine “diplomatlar kurallar çerçevesinde davrandılar” diyecekti. Emekli büyükelçilerimizin hepsi de zaten bunu söylüyor.
Dışişleri Bakanlığı buna rağmen, Erdoğan’ın çıkışını “yukarıdan gelen dolaylı emir” olarak kabul etmek zorunda kaldı. Kendisini “bile bile lades” durumuna sokarak Dündar ve Gül davasını izleyen diplomatlar için ilgili ülkelere “nota” verdi.
Bu da notayı reddeden AB ülkeleri “mukabele-i bilmisil” anlayışını farklı bir şekilde devreye soktu. Avrupa’nın Türkiye’ye temel bazı gerçekleri hatırlatarak “ders veren” bir eda ile karşılık vermesine vesile oldu.
Cumhuriyet’te konuyla ilgili açıklama yapan AB Komisyonu Sözcüsü Maja Kocijancic, “Avrupa Birliği, Türkiye bir aday ülke ve stratejik ortak olduğu için Türkiye’deki yargı reformu, ifade özgürlüğü ve medyanın bağımsızlığı ile ilgili gelişmeleri yakından takip etmektedir” diyerek şöyle devam etti:
“Özgür, farklı ve bağımsız medya, bilgilerin ve fikirlerin akışını kolaylaştırarak, şeffaflık ve hesap verilebilirliği sağlayarak, demokratik toplumun temel taşını oluşturur. İşte bu temele dayanarak, AB delegasyonu ve üye ülkelerin diplomatları, Dündar ve Gül’ün davasında yer aldılar.”
Kocijancic, bu tür davaları yakından izlemeye devam edeceklerini ortaya koyan ifadelere de yer verdi. Benzeri açıklamalar bazı AB üyesi ülkelerin başkentlerinde de yapıldı.
Özetle, Erdoğan’ın diplomatlara dönük sert açıklaması, Türkiye’yi, “bazı temel gerçekler konusunda derse muhtaç ülke” konumuna düşürmekten başka bir işe yaramadı, hiçbir şeyi değiştirmedi.
Bir emekli büyükelçi dostumuzun ifadesiyle, “Bizde bu gibi hallerde en son konuşması gereken, herkesten önce konuştukça, bu tür durumlarla daha çok karşılaşırız”.

Yazarın Son Yazıları

Kahraman’ın sözleri yararlı oldu

Kahraman’ın sözleri yararlı oldu

Devamını Oku
29.04.2016
Gül’ün adı niçin yok?

Gül’ün adı niçin yok?

Devamını Oku
26.04.2016
Dış politikada demagojiye devam...

Dış politikada demagojiye devam...

Devamını Oku
22.04.2016
Çağdaşlık treni kaçıyor

Çağdaşlık treni kaçıyor

Devamını Oku
19.04.2016
Erdoğan’ın istediği sonucu alması zor görünüyor

Erdoğan’ın istediği sonucu alması zor görünüyor

Devamını Oku
16.04.2016
Batı'nın tonu giderek sertleşiyor

Batı'nın tonu giderek sertleşiyor

Devamını Oku
15.04.2016
Türkler Preet Bharara’yı niçin bu kadar çok seviyor?

Türkler Preet Bharara’yı niçin bu kadar çok seviyor?

Devamını Oku
12.04.2016
Akılcı perspektiflerin kaçınılmaz zorunluluğu

Akılcı perspektiflerin kaçınılmaz zorunluluğu

Devamını Oku
08.04.2016
Erdoğan’ın ABD ziyareti

Erdoğan’ın ABD ziyareti

Devamını Oku
05.04.2016
Erdoğan’a diplomatik ‘mukabele-i bilmisil’

Erdoğan’a diplomatik ‘mukabele-i bilmisil’

Devamını Oku
01.04.2016
Erdoğan sevmese de diplomasi kuralları değişmez

Erdoğan sevmese de diplomasi kuralları değişmez

Devamını Oku
29.03.2016
Belçika’yı topa tutarken kendi zafiyetlerimizi unutmayalım

Belçika’yı topa tutarken kendi zafiyetlerimizi unutmayalım

Devamını Oku
25.03.2016
Ülkenin gidişatı hiç de parlak değil

Ülkenin gidişatı hiç de parlak değil

Devamını Oku
22.03.2016
Anlaşmayı ciddi zorluklar bekliyor

Anlaşmayı ciddi zorluklar bekliyor

Devamını Oku
19.03.2016
Liderler ‘yıkım senaryolarından’ medet ummamalı

Liderler ‘yıkım senaryolarından’ medet ummamalı

Devamını Oku
18.03.2016
Gün elbirliği ile çözüm arama günüdür

Gün elbirliği ile çözüm arama günüdür

Devamını Oku
15.03.2016
Mülteci anlaşmasının ‘getirisi’ ve ‘götürüsü’

Mülteci anlaşmasının ‘getirisi’ ve ‘götürüsü’

Devamını Oku
11.03.2016
Davutoğlu’nun İran ziyareti...

Davutoğlu’nun İran ziyareti...

Devamını Oku
08.03.2016
PYD’nin durumu sanıldığı kadar sağlam görünmüyor

PYD’nin durumu sanıldığı kadar sağlam görünmüyor

Devamını Oku
04.03.2016
Gerçek gazetecilere karşı yürütülen algı operasyonu

Gerçek gazetecilere karşı yürütülen algı operasyonu

Devamını Oku
01.03.2016
Yoksa AKP Sünni Araplara güvenmiyor mu?

Yoksa AKP Sünni Araplara güvenmiyor mu?

Devamını Oku
26.02.2016
Etrafımızdaki çember daralıyor

Etrafımızdaki çember daralıyor

Devamını Oku
23.02.2016
Ortadoğu bataklığına sürüklenmemeliyiz

Ortadoğu bataklığına sürüklenmemeliyiz

Devamını Oku
19.02.2016
Umarız ‘büyüklerimiz’ ne yaptıklarını biliyorlar

Umarız ‘büyüklerimiz’ ne yaptıklarını biliyorlar

Devamını Oku
16.02.2016
AKP’nin Türkiye için yarattığı Suriye hezimeti

AKP’nin Türkiye için yarattığı Suriye hezimeti

Devamını Oku
12.02.2016
Suriye gerçeğini ‘Eyli meyli’ çıkışlarla anlamak mümkün değil

Suriye gerçeğini ‘Eyli meyli’ çıkışlarla anlamak mümkün değil

Devamını Oku
09.02.2016
Erdoğan'a sitemden başka seçenek kalmadı

Erdoğan'a sitemden başka seçenek kalmadı

Devamını Oku
05.02.2016
Rusya ile çatışma olasılığı yabana atılamaz

Rusya ile çatışma olasılığı yabana atılamaz

Devamını Oku
02.02.2016
Türkiye’nin PYD baş ağrısı bitmiş değil

Türkiye’nin PYD baş ağrısı bitmiş değil

Devamını Oku
29.01.2016
Türkiye’nin PYD sınavı

Türkiye’nin PYD sınavı

Devamını Oku
27.01.2016
Biden ziyareti anlaşmazlıkların altını çizdi

Biden ziyareti anlaşmazlıkların altını çizdi

Devamını Oku
26.01.2016
Davutoğlu’nu dinleyen var mı?

Davutoğlu’nu dinleyen var mı?

Devamını Oku
22.01.2016
Davutoğlu’nun çıktığı Avrupa turunun arka planı

Davutoğlu’nun çıktığı Avrupa turunun arka planı

Devamını Oku
19.01.2016
‘Akıllı dış politikanın’ kaçınılmaz önemi

‘Akıllı dış politikanın’ kaçınılmaz önemi

Devamını Oku
15.01.2016
AKP ‘coğrafyanın intikamı’ ile tanışıyor

AKP ‘coğrafyanın intikamı’ ile tanışıyor

Devamını Oku
12.01.2016
Türkiye adına kim konuşuyor?

Türkiye adına kim konuşuyor?

Devamını Oku
08.01.2016
Türkiye Cumhuriyeti’nin içine düşürüldüğü vahim durum

Türkiye Cumhuriyeti’nin içine düşürüldüğü vahim durum

Devamını Oku
05.01.2016
Dış politikada zor bir yıl bekliyor bizi

Dış politikada zor bir yıl bekliyor bizi

Devamını Oku
01.01.2016
Bölge yeniden şekillenirken Türkiye’nin rolü ne olacak?

Bölge yeniden şekillenirken Türkiye’nin rolü ne olacak?

Devamını Oku
29.12.2015
Amerika’daki Donald Trump vakıası

Amerika’daki Donald Trump vakıası

Devamını Oku
25.12.2015