Suriye gerçeğini ‘Eyli meyli’ çıkışlarla anlamak mümkün değil
Semih İdiz
Son Köşe Yazıları

Suriye gerçeğini ‘Eyli meyli’ çıkışlarla anlamak mümkün değil

09.02.2016 06:03
Güncellenme:
Takip Et:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Latin Amerika dönüşünde uçaktaki gazetecilere Ankara’nın Suriye politikası konusunda ilginç açıklamalarda bulunmuş. İlk etapta “1 Mart tezkeresinin geçmemesi hatalıydı, Suriye’de aynı hatayı yapmayalım” sözleri dikkat çekiyor.
Bu “hatayı” tekrarlamamak için Ankara’nın ne yapacağı konusu şimdi haklı olarak birçok kişi tarafından, üstelik endişeyle, merak ediliyor. Bu sözler “Suriye’ye girip gereken tedbirleri almalıyız” anlamında söylendiyse, bu kez “Peki, bu iş Rusya, Suriye ordusu, IŞİD ve YPG ile çatışmadan nasıl olacak” sorusunu akıllara getiriyor.
Erdoğan’ın ABD’ye dönük “Ben miyim senin ortağın, yoksa Kobani’deki teröristler mi?” şeklindeki çıkışı ise sanki bu konuda Washington’un desteğine güveniyormuş hissini veriyor. Ancak bu çıkışın karşılık bulması mümkün değil.
Washington PYD/YPG ile kurduğu askeri ortaklıktan vazgeçmeyeceğini açıkça göstermeye devam ediyor. Bu arada, Türkiye’nin Suriye’ye tek başına müdahalesine veya Suudi Arabistan, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri ile kuracağı bir koalisyonla müdahale etmesine karşı olduğunu da açıkça söyledi.
Bu gelişmeler Erdoğan’ı kızdırıyor olabilir ama Ankara’nın elinde hiçbir kart kalmadı. Çaresizce gelişmeleri izlemek ve yeni bir mülteci akını ile nasıl başa çıkabileceğini merak etmekten başka seçeneği yok.
Erdoğan’ın Suriye’de olup biteni henüz tam olarak kavrayamadığını gösteren asıl sözleri ise Rusya’ya dönük bildik ünlemi ile başlayan “Ey Rusya, senin burada sınırın mı var, soydaşların mı var? Neymiş, Esed çağırmış” şeklindeki çıkışıdır.
Rusya’nın elbette ki Suriye ile sınırı yok. Orada soydaşları da yok. Fakat geçmişi 1960’lara kadar uzanan stratejik siyasi ve askeri ilişkileri var. Baas rejiminin sözde sosyalist ideolojisi ise Soğuk Savaş boyunca bu ilişkinin temelini oluşturdu.
Başka bir deyişle Rusya, Erdoğan’ın yansıtmaya çalıştığı gibi Suriye’ye o ülkedeki iç savaş çerçevesinde yeni gelmiş değil.
Türkiye Mart 2011’de patlak veren Suriye krizinde ülke gerçeklerine uymayan politikalar izlerken ve bu yüzden sürekli kaybederken, Rusya daha ilk günden Esad rejiminin arkasında durduğunu ortaya koyarak, kendi stratejik çıkarları açısından son derece tutarlı ve tahmin edilir bir politika izledi.
Kısacası, “Esad rejiminden ve Suriye’de bulunan ve Doğu Akdeniz’deki askeri varlığımın ana direklerinden birini oluşturan bu ilişkiden vazgeçmem” dedi. Bu siyasetini BM Güvenlik Konseyi’nde önce siyasi olarak, daha sonra da doğrudan müdahale ederek askeri açıdan sürdürdü. Suriye’de bugün kimlerin kazandığı, kimlerin kaybettiği ise apaçık ortadadır.
Bu gidişle Ankara, istese de istemese de, yakında hem Esad rejimi, hem de ABD tarafından kurulan ve ağırlıklı olarak Kürtlerden oluşan Suriye Demokratik Meclisi adlı yapı ile sınır komşusu olacak.
ABD’nin Kuzey Suriye’de Rusya’yı durdurma gibi bir niyeti olmadığı da kesin. Hatta oradaki Türkiye’nin de desteklediği bazı İslamcı grupları görünce, bunu açıkça söylemese de, bölgenin “tanımadığı, değil, tanıdığı şeytanın” eline geçmesine razı görünüyor.
ABD’nin Rusya’nın kendisine saha kazandığı bir bölgede, Türkiye uğruna PYD’yi feda etmesi de mümkün değil. Nitekim Kobani’de ABD’li üst düzey yetkililerin kısa bir süre önce kimlerle görüşmeler yaptığını ve ortaya ne tür görüntülerin çıktığını konuyu takip eden herkes biliyor.
Özetle bu karmaşık meseleyi “eyli meyli” çıkışlarla ve hayalperest bekleyişlerle anlamak mümkün değil. Ankara’nın başından beri hatalı olan Suriye politikasının ülke olarak aleyhimize olan sonuçları çorap söküğü gibi geldi ve daha epey bir sürece devam edeceğe benziyor.

Yazarın Son Yazıları

Kahraman’ın sözleri yararlı oldu

Kahraman’ın sözleri yararlı oldu

Devamını Oku
29.04.2016
Gül’ün adı niçin yok?

Gül’ün adı niçin yok?

Devamını Oku
26.04.2016
Dış politikada demagojiye devam...

Dış politikada demagojiye devam...

Devamını Oku
22.04.2016
Çağdaşlık treni kaçıyor

Çağdaşlık treni kaçıyor

Devamını Oku
19.04.2016
Erdoğan’ın istediği sonucu alması zor görünüyor

Erdoğan’ın istediği sonucu alması zor görünüyor

Devamını Oku
16.04.2016
Batı'nın tonu giderek sertleşiyor

Batı'nın tonu giderek sertleşiyor

Devamını Oku
15.04.2016
Türkler Preet Bharara’yı niçin bu kadar çok seviyor?

Türkler Preet Bharara’yı niçin bu kadar çok seviyor?

Devamını Oku
12.04.2016
Akılcı perspektiflerin kaçınılmaz zorunluluğu

Akılcı perspektiflerin kaçınılmaz zorunluluğu

Devamını Oku
08.04.2016
Erdoğan’ın ABD ziyareti

Erdoğan’ın ABD ziyareti

Devamını Oku
05.04.2016
Erdoğan’a diplomatik ‘mukabele-i bilmisil’

Erdoğan’a diplomatik ‘mukabele-i bilmisil’

Devamını Oku
01.04.2016
Erdoğan sevmese de diplomasi kuralları değişmez

Erdoğan sevmese de diplomasi kuralları değişmez

Devamını Oku
29.03.2016
Belçika’yı topa tutarken kendi zafiyetlerimizi unutmayalım

Belçika’yı topa tutarken kendi zafiyetlerimizi unutmayalım

Devamını Oku
25.03.2016
Ülkenin gidişatı hiç de parlak değil

Ülkenin gidişatı hiç de parlak değil

Devamını Oku
22.03.2016
Anlaşmayı ciddi zorluklar bekliyor

Anlaşmayı ciddi zorluklar bekliyor

Devamını Oku
19.03.2016
Liderler ‘yıkım senaryolarından’ medet ummamalı

Liderler ‘yıkım senaryolarından’ medet ummamalı

Devamını Oku
18.03.2016
Gün elbirliği ile çözüm arama günüdür

Gün elbirliği ile çözüm arama günüdür

Devamını Oku
15.03.2016
Mülteci anlaşmasının ‘getirisi’ ve ‘götürüsü’

Mülteci anlaşmasının ‘getirisi’ ve ‘götürüsü’

Devamını Oku
11.03.2016
Davutoğlu’nun İran ziyareti...

Davutoğlu’nun İran ziyareti...

Devamını Oku
08.03.2016
PYD’nin durumu sanıldığı kadar sağlam görünmüyor

PYD’nin durumu sanıldığı kadar sağlam görünmüyor

Devamını Oku
04.03.2016
Gerçek gazetecilere karşı yürütülen algı operasyonu

Gerçek gazetecilere karşı yürütülen algı operasyonu

Devamını Oku
01.03.2016
Yoksa AKP Sünni Araplara güvenmiyor mu?

Yoksa AKP Sünni Araplara güvenmiyor mu?

Devamını Oku
26.02.2016
Etrafımızdaki çember daralıyor

Etrafımızdaki çember daralıyor

Devamını Oku
23.02.2016
Ortadoğu bataklığına sürüklenmemeliyiz

Ortadoğu bataklığına sürüklenmemeliyiz

Devamını Oku
19.02.2016
Umarız ‘büyüklerimiz’ ne yaptıklarını biliyorlar

Umarız ‘büyüklerimiz’ ne yaptıklarını biliyorlar

Devamını Oku
16.02.2016
AKP’nin Türkiye için yarattığı Suriye hezimeti

AKP’nin Türkiye için yarattığı Suriye hezimeti

Devamını Oku
12.02.2016
Suriye gerçeğini ‘Eyli meyli’ çıkışlarla anlamak mümkün değil

Suriye gerçeğini ‘Eyli meyli’ çıkışlarla anlamak mümkün değil

Devamını Oku
09.02.2016
Erdoğan'a sitemden başka seçenek kalmadı

Erdoğan'a sitemden başka seçenek kalmadı

Devamını Oku
05.02.2016
Rusya ile çatışma olasılığı yabana atılamaz

Rusya ile çatışma olasılığı yabana atılamaz

Devamını Oku
02.02.2016
Türkiye’nin PYD baş ağrısı bitmiş değil

Türkiye’nin PYD baş ağrısı bitmiş değil

Devamını Oku
29.01.2016
Türkiye’nin PYD sınavı

Türkiye’nin PYD sınavı

Devamını Oku
27.01.2016
Biden ziyareti anlaşmazlıkların altını çizdi

Biden ziyareti anlaşmazlıkların altını çizdi

Devamını Oku
26.01.2016
Davutoğlu’nu dinleyen var mı?

Davutoğlu’nu dinleyen var mı?

Devamını Oku
22.01.2016
Davutoğlu’nun çıktığı Avrupa turunun arka planı

Davutoğlu’nun çıktığı Avrupa turunun arka planı

Devamını Oku
19.01.2016
‘Akıllı dış politikanın’ kaçınılmaz önemi

‘Akıllı dış politikanın’ kaçınılmaz önemi

Devamını Oku
15.01.2016
AKP ‘coğrafyanın intikamı’ ile tanışıyor

AKP ‘coğrafyanın intikamı’ ile tanışıyor

Devamını Oku
12.01.2016
Türkiye adına kim konuşuyor?

Türkiye adına kim konuşuyor?

Devamını Oku
08.01.2016
Türkiye Cumhuriyeti’nin içine düşürüldüğü vahim durum

Türkiye Cumhuriyeti’nin içine düşürüldüğü vahim durum

Devamını Oku
05.01.2016
Dış politikada zor bir yıl bekliyor bizi

Dış politikada zor bir yıl bekliyor bizi

Devamını Oku
01.01.2016
Bölge yeniden şekillenirken Türkiye’nin rolü ne olacak?

Bölge yeniden şekillenirken Türkiye’nin rolü ne olacak?

Devamını Oku
29.12.2015
Amerika’daki Donald Trump vakıası

Amerika’daki Donald Trump vakıası

Devamını Oku
25.12.2015