Bir Yanıt, Bir Özür...
Server Tanilli
Son Köşe Yazıları

Bir Yanıt, Bir Özür...

06.09.2008 12:05
Güncellenme:
Takip Et:

15 Ağustosta, bu sütunda, Orkestra ve Deha başlıklı yazımı okurlar hatırlayacaklar.

O yazımda, Batıda, çoksesli müzikte orkestraların ve orkestra şeflerinin rolüne değinmiş; sonra da sözü bize getirmiştim.

Bizde de, Cumhuriyetin, Batı müzik dilini başa alıp ulusal ruh ve sesi onunla işlemesini bir devlet politikası edinmesini ve bu yolda yaptıklarını özetle hatırlattıktan sonra, sözü Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasına getirmiştim: Cumhuriyetin köklü kurumlarından birinin, bu ulvi kuruluşun görevi çoksesli Batı ve Türk müziğini temsil etmek ve yurtta yaymaktır.

Son yıllarda, yurdumuzda, senfoni orkestralarının gittikçe çoğalmasının -yaygın- sevincini de paylaştıktan sonra, gelecekle ilgili bir dileği belirtmiş ve şöyle demiştim: Ülkemizde senfoni orkestra şefliği, işte bu zengin ortamda ortaya çıkacak ve sonunda da, bileğinin hakkı olarak Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının başına geçecektir.

Ne var ki, bu dileğin ardından, ortamı bozan gelişmeler görüyoruzdeyip, 14 Haziran 2008 günlü Hürriyette, gazeteci Umur Erdemin Ankara’dan verdiği bilgilere dayanarak, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Şefi Sayın Prof. Rengim Gökmen hakkında yargılamalarda bulunmuştum: Bir görevle yetinmeyip yığınla uğraşa da el atan, fırsatçı, dahası tekelci bir tip ortaya çıkmıştı.

Her yönden sert bir yazıydı ortada.

Ne var ki, yazı yayımlandıktan sonra, hükümlerimin yersizliği ve haksızlığını belirten uyarılar aldım çevreden.

Özetle, Sayın Rengim Gökmen hakkında yanılmıştım.

24 Ağustosta da, bizzat Rengim Beyin gönderdiği zarif yazısı geldi: Onun söyledikleri de beni aydınlatıyordu ve gerçeklerin altını çiziyordu.

Ama daha da önemlisi, üzmüştüm, çok üzmüştüm...

Şöyle diyordu: Üzüntümün nedeni, yaşamını evrensel müziğe adamış birisi olarak ülkemize hizmet ederken anlaşılmamış ya da yanlış tanıtılmış olmanın acısıdır.

Ne yapmalıydım bu durumda?

Şu: Yanlıştan dönmek! Hem bir yanlışa düşüldüğünde, ondan dönmek de erdem değil midir?

Bu yazımla bunu yapıyorum.

Ve Rengim Gökmen Hocadan, okurlarımın huzurunda özür diliyorum; gelecek için de, yeni başarılarını bekleyeceğim.

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Yönetim Kuruluna da hak veriyorum.

Bu sayfayı -bu dostlarımın da izniyle- kapıyor; başka bir konuda birkaç şey söylemek istiyorum.

*

Batıda, özellikle Fransadan biliyorum, tatil beldelerinde, özellikle de deniz kıyılarında müzik festivalleri özel bir yer tutar.

Bu gelenek bizde de yerleşiyor.

Bodrumda olanlar bunu gösteriyor.

Orada ve başka yerlerde, bu mevsimde de, müzik festivalleri duyduk ve gönendik.

Aklımıza şu da geldi: Deniz kıyılarının dışında kalan yurt köşelerinde, birkaç büyük il ve ilçe bir yana, çoksesli müzik adına neler yapılıyor?

Ne yapmalı?

Ülkenin bütününü içine alan, yıllık çoksesli bir müzik programı düzenlemek ne güzel olur!

Bütün orkestraları yurt çapında bir program çevresinde toplayacak, çoksesli bir müzik seferberliği Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrasının şanındandır, çünkü onun görevi, çoksesliBatı ve Türk müziğini temsil etmek ve yurtta yaymaktır; bu çapta bir iş de, Rengim Gökmen kırattaki bir şefin eseri olabilir.

Kulaklarımız, artık ondan gelecek kalkış sesini bekleyecek...

Yazarın Son Yazıları

Türkiye Nereye Gidiyor?

Soğuk savaş dönemi sonrası düzenini arayan bir dünyada Türkiye nereye gidiyor? Nasıl şekillendirilmek isteniyor? Server Tanilli analiz ediyor...

Devamını Oku
10.08.2009
Masal ve Gerçek...

Devamını Oku
07.02.2009
Profesör Yalçın Küçük'ün Dedikleri...

Devamını Oku
31.01.2009
Son Günlerde...

Devamını Oku
24.01.2009
Çukurova Fuarı'ndan Haberler...

Devamını Oku
17.01.2009
TÜYAP Çukurova'da...

Devamını Oku
10.01.2009
2009 Yılına Başlarken...

Devamını Oku
03.01.2009
Gelip Durduğumuz Noktada...

Devamını Oku
27.12.2008
Yıl Biterken Kısa Notlar...

Devamını Oku
20.12.2008
Strasbourg Muamması

Devamını Oku
13.12.2008
'6 Ay'ın Gerçekleri...

Devamını Oku
06.12.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 8

Türkiye’de ciddi bir muhalefete ihtiyaç belirtilirken, özellikle “güçlü bir sol seçenek”, bir “sosyal demokrat parti” beklentisinde görüş birliği açık. Ama büyük bir sol parti kurmak ve yığınları arkasına da alarak iktidara gelmek asıl sorun.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 7

Kemalizmin aydınlanma ve çağdaşlık yolunda ilerleme çabaları 1950’lerde engellenmeye başlandı.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 6

Demokrasimizin bir temel sorunu da “Kürt sorunu”dur. Büyük bir gecikmeyle fark ettiğimiz bu sorunu, uzun bir süredir, kâh üstünde düşünerek, kâh dövüşerek yaşıyoruz.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 5

Kadın sorunu “cinsel” bir ayrımcılığa dayanır, dünya çapındadır ve hep günceldir. Nerede olursa olsun, erkeklerle kadınlar arasında güdülen derin eşitsizlik, bir vesileyle patlak verir. Ülkesine göre, kadınların çalışma yaşamında ya da eğitim olanaklarından yararlanmada açık bir eşitsizlik ya­şanır; ya da siyasal iktidarı kadınlarla erkeklerin eşitçe paylaşmaları yolunda -kadınlar aleyhine- bir “temsil edil­meme” durumu vardır.

Devamını Oku
29.11.2008
Bülent Tanör'ü Anarken...

Devamını Oku
29.11.2008
Çetin Günlerimiz Başladı...

Devamını Oku
22.11.2008
Bir Yol Ayrımında

Devamını Oku
15.11.2008
TÜYAP 27. İstanbul Kitap Fuarı Sürüyor...

Devamını Oku
08.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor ? / 4

Eğitimin yaptığı iki şey var: Biyolojik olarak -insana özgü yetilerle- dünyaya gelen insan yavrusunu büyütüp yetişti­rerek topluma kazandırmak; bunun yanı sıra, toplumda maddi ve manevi bir birikimi aktarırken, onu, içinde doğup yetiştiği bir yurdun, giderek bir devletin değer ve idealleri ile donatmak, yani bir yurttaş yaratmak.

Devamını Oku
03.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 3

Ülkemizde demokrasiye doğru yürürken yapılan bütün seçimler, ‘biçimsel demokrasi’ adına ya­pıldı ama bir türlü ‘gerçek demokrasi’miz olmadı, çünkü demokrasimiz, ‘sol’ ve ‘sosyalizm’ yasaklarıyla kuşatıldı.

Devamını Oku
03.11.2008
Türkiye nereye gidiyor? / 2

Türkiye’de devletçilik, kapitalizmin zıddı olan bir sistem olarak düşünülmemiş, tersine, kapitalizmi geliştirici bir “yedek güç” olarak ele alınmıştır. Devletçilik politikası, ekonominin temel yapısının kurulması yolunda önemli kazançlar sağlamıştır.

Devamını Oku
02.11.2008
Türkiye nereye gidiyor? / 1

20. yüzyılın son çeyreğiyle başlayan ve bugün de süren şaşırtıcı gelişmeler dünyasındayız. En başta geleni de şu: 1950-1970’li yılların dünya dengesinin iki sütunundan biri, Birleşik Amerika’nın karşısında Sovyetler Birliği, üstelik doğrudan bir saldırıya uğramadan -80’li yıllar boyunca- içerden aşınır ve sonunda uydularıyla beraber birden çöker.

Devamını Oku
02.11.2008
Ankara ve Oradan TÜYAP'a...

Devamını Oku
01.11.2008
Türkçenin Ses Bayrağı...

Devamını Oku
25.10.2008
Konumuz Kapitalizmin Kendisidir...

Devamını Oku
18.10.2008
Gitgide Kararan Bir Ufka Bakıp...

Devamını Oku
11.10.2008
Büyüklere Kitaplar...

Devamını Oku
04.10.2008
Birkaç Gün Sonra Bayram...

Devamını Oku
27.09.2008
Yeni Bir Yol Açmak...

Devamını Oku
20.09.2008
Sol'u Yeniden Düşünmek...

Devamını Oku
13.09.2008
Bir Yanıt, Bir Özür...

Devamını Oku
06.09.2008
Pekin Olimpiyatları'nın Ardından

Devamını Oku
30.08.2008
Laik Cumhuriyeti Savunmak

Devamını Oku
17.08.2008
Haftanın Sonunda İzmir'deyiz...

Devamını Oku
11.08.2008