Çetin Günlerimiz Başladı...
Server Tanilli
Son Köşe Yazıları

Çetin Günlerimiz Başladı...

22.11.2008 07:14
Güncellenme:
Takip Et:

Çetin günlerin içindeyiz.

Ekim ayına girerken patlayan kapitalizmin bunalımı, bizi de gelip kıskıvrak yakalamış durumda. Ekonomimiz, önce zaten yolunda değildi; rakamlar bir felaketi haber veriyorlardı. Yönetenler, uyanıp uyarabilirlerdi. Olmadı; çünkü AKP, dışarıda ve içeride kapitalizmin bataklığında yetişti.

Bunalım patladığında işte kucağındayız...

Gazeteler, ilk kurbanları yazıyor: Öngörüsüz politikalar çalışanları vurdu; işverenin aklına da önce işçi çıkarmak geldi; işsiz sayısı 5 milyona ulaştı. İşçi tek başına bir varlık olmadığına göre, şimdiden binlerce ailelerin dramı başlamıştır. Onları, yüz binler ve milyonlarca aileler yaşayacaktır.

Yaşarken, şerrin kaynağını da öğrenecektir.

Bir de, şu sorunun yanıtını: Yeryüzünde, insanca bir ekonomi mümkün değil mi?

Kapitalizme mahkûm muyuz?

*

Kapitalizmle yaşayan ülkelerin başında, Batı demokrasilerinin yurdunda, sosyal demokrat partiler, emekçilerin yakınmalarına bir ölçüde yardımcı oluyorlar.

İşte bunu yaratamadık!

Ya da CHPyi buna aday gördük. Ama CHP, umutlara ne ölçüde yanıt verdi, ya da veriyor?

TNS PİARın son bir araştırmasında, AKP eylül-ekim arasında, yüzde 1.7 oy kaybetmiş durumda. CHP ise yüzde 2, MHP de 1.7 oranında bir artışa kavuşmuş. Ne var ki, kararsızların bir oranı var ki, yüzde 24 ve düşündürüyor.

Düşündürdüğü de şu: AKP işleri yürütmekte zorlanıyor; ama CHP ya da MHPnin yürütebileceğine de inanmıyoruz.

Haksız bir niteleme mi?

CHP, kendisini sosyal demokratolarak görüyorsa, son yıllar bir yana, şu bunalımın patlamasından beri, sendikaların, özellikle DİSKin ileri sürdüğü önemli çözümlerden yana bir davranışını gördünüz mü?

Yok! Ama şu var: Baykal, birkaç gün önce, İstanbulda bir yerde, türbanlı, başörtülü, dahası kara çarşaflı kadınlarımıza törenle partisinin rozetini takmış.

Arkasından CHPde çarşaf tartışması...

CHP İstanbul Milletvekili Necla Aratın, CHPnin tarihsel çizgisine de kimliğine de uymadı. Bu katıldıklarını söyleyen kişilerin CHPnin ilke ve değerlerini içlerine sindirdiklerini nereden bileceğiz?derken, yerden göğe hakkı yok mu?

Bal gibi, sıradan bir seçim oyunu!

Ama CHPyi böyle ucuz oyunlara alet etmek neden?

Parti, iktidara geçme defterden silinip işte bu küçük manevralarla, bugün bulunduğu noktaya çekildi; oradan kurtarma niyeti de yok!

Ancak, CHPliler, partinin yaşamına kasteden bir kliğin, Baykal ve ekibinin sultasına ne zamana değin boyun eğecekler?

Bir sorun da bu!..

*

Anayasanın, 1961 Anayasasından sürüp gelen değiştirilemezilk dört maddesiyle ilgili tartışmalar sürüyor: Türkiye Cumhuriyeti, başlangıçta belirtilen temel ilkelere ve insan haklarına dayanan, ulusal, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidirifadesine karşı çıkılıyor.

Karşı çıkan başta AKP. Asıl düşman olduğu da laikilke; emperyalizmin, Türkiyeye taktığı Ilımlı İslametiketi var. Cumhuriyet şart ise, buyrunuz İslam Cumhuriyeti!AKP, bu tehlikeli sulara girdi ve bugün de yüzüyor.

Asıl iğrenç olanı, profesör-doçent bir grup, değişmez diye yalnız Cumhuriyetle yetiniyorlar ve onu da bekleyen akıbeti düşünmüyorlar. Üniversitelerimizde, özellikle anayasa hukukçuluğunda yetişen ya da yetiştirilen yeni bir cinstir bu! Ve çok şükür azınlıktadır.

Hatırlatmamız şu olacak: 1923 Devrimi, bir laik Cumhuriyetolarak doğmuştur. Türkiyede anayasa hukukçuları da, tarihe saygıyla, başta laik Cumhuriyete kol-kanat germişlerdir. Bu saygı, saflara sızan ihanete bakıp bir ahdüpeymana dönüşecektir...

Yazarın Son Yazıları

Türkiye Nereye Gidiyor?

Soğuk savaş dönemi sonrası düzenini arayan bir dünyada Türkiye nereye gidiyor? Nasıl şekillendirilmek isteniyor? Server Tanilli analiz ediyor...

Devamını Oku
10.08.2009
Masal ve Gerçek...

Devamını Oku
07.02.2009
Profesör Yalçın Küçük'ün Dedikleri...

Devamını Oku
31.01.2009
Son Günlerde...

Devamını Oku
24.01.2009
Çukurova Fuarı'ndan Haberler...

Devamını Oku
17.01.2009
TÜYAP Çukurova'da...

Devamını Oku
10.01.2009
2009 Yılına Başlarken...

Devamını Oku
03.01.2009
Gelip Durduğumuz Noktada...

Devamını Oku
27.12.2008
Yıl Biterken Kısa Notlar...

Devamını Oku
20.12.2008
Strasbourg Muamması

Devamını Oku
13.12.2008
'6 Ay'ın Gerçekleri...

Devamını Oku
06.12.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 8

Türkiye’de ciddi bir muhalefete ihtiyaç belirtilirken, özellikle “güçlü bir sol seçenek”, bir “sosyal demokrat parti” beklentisinde görüş birliği açık. Ama büyük bir sol parti kurmak ve yığınları arkasına da alarak iktidara gelmek asıl sorun.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 7

Kemalizmin aydınlanma ve çağdaşlık yolunda ilerleme çabaları 1950’lerde engellenmeye başlandı.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 6

Demokrasimizin bir temel sorunu da “Kürt sorunu”dur. Büyük bir gecikmeyle fark ettiğimiz bu sorunu, uzun bir süredir, kâh üstünde düşünerek, kâh dövüşerek yaşıyoruz.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 5

Kadın sorunu “cinsel” bir ayrımcılığa dayanır, dünya çapındadır ve hep günceldir. Nerede olursa olsun, erkeklerle kadınlar arasında güdülen derin eşitsizlik, bir vesileyle patlak verir. Ülkesine göre, kadınların çalışma yaşamında ya da eğitim olanaklarından yararlanmada açık bir eşitsizlik ya­şanır; ya da siyasal iktidarı kadınlarla erkeklerin eşitçe paylaşmaları yolunda -kadınlar aleyhine- bir “temsil edil­meme” durumu vardır.

Devamını Oku
29.11.2008
Bülent Tanör'ü Anarken...

Devamını Oku
29.11.2008
Çetin Günlerimiz Başladı...

Devamını Oku
22.11.2008
Bir Yol Ayrımında

Devamını Oku
15.11.2008
TÜYAP 27. İstanbul Kitap Fuarı Sürüyor...

Devamını Oku
08.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor ? / 4

Eğitimin yaptığı iki şey var: Biyolojik olarak -insana özgü yetilerle- dünyaya gelen insan yavrusunu büyütüp yetişti­rerek topluma kazandırmak; bunun yanı sıra, toplumda maddi ve manevi bir birikimi aktarırken, onu, içinde doğup yetiştiği bir yurdun, giderek bir devletin değer ve idealleri ile donatmak, yani bir yurttaş yaratmak.

Devamını Oku
03.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 3

Ülkemizde demokrasiye doğru yürürken yapılan bütün seçimler, ‘biçimsel demokrasi’ adına ya­pıldı ama bir türlü ‘gerçek demokrasi’miz olmadı, çünkü demokrasimiz, ‘sol’ ve ‘sosyalizm’ yasaklarıyla kuşatıldı.

Devamını Oku
03.11.2008
Türkiye nereye gidiyor? / 2

Türkiye’de devletçilik, kapitalizmin zıddı olan bir sistem olarak düşünülmemiş, tersine, kapitalizmi geliştirici bir “yedek güç” olarak ele alınmıştır. Devletçilik politikası, ekonominin temel yapısının kurulması yolunda önemli kazançlar sağlamıştır.

Devamını Oku
02.11.2008
Türkiye nereye gidiyor? / 1

20. yüzyılın son çeyreğiyle başlayan ve bugün de süren şaşırtıcı gelişmeler dünyasındayız. En başta geleni de şu: 1950-1970’li yılların dünya dengesinin iki sütunundan biri, Birleşik Amerika’nın karşısında Sovyetler Birliği, üstelik doğrudan bir saldırıya uğramadan -80’li yıllar boyunca- içerden aşınır ve sonunda uydularıyla beraber birden çöker.

Devamını Oku
02.11.2008
Ankara ve Oradan TÜYAP'a...

Devamını Oku
01.11.2008
Türkçenin Ses Bayrağı...

Devamını Oku
25.10.2008
Konumuz Kapitalizmin Kendisidir...

Devamını Oku
18.10.2008
Gitgide Kararan Bir Ufka Bakıp...

Devamını Oku
11.10.2008
Büyüklere Kitaplar...

Devamını Oku
04.10.2008
Birkaç Gün Sonra Bayram...

Devamını Oku
27.09.2008
Yeni Bir Yol Açmak...

Devamını Oku
20.09.2008
Sol'u Yeniden Düşünmek...

Devamını Oku
13.09.2008
Bir Yanıt, Bir Özür...

Devamını Oku
06.09.2008
Pekin Olimpiyatları'nın Ardından

Devamını Oku
30.08.2008
Laik Cumhuriyeti Savunmak

Devamını Oku
17.08.2008
Haftanın Sonunda İzmir'deyiz...

Devamını Oku
11.08.2008