Yeni Bir Yol Açmak...
Server Tanilli
Son Köşe Yazıları

Yeni Bir Yol Açmak...

20.09.2008 06:14
Güncellenme:
Takip Et:

Geçen pazartesi akşamı kaygılar içine düş- müştüm: Televizyonların haber verdiği gibi, Amerikada mali piyasalar dut ağacı örneği sallanıyordu; bir banka batmış, başka iki kuruluş batmanın eşiğinden devlet yardımıyla dönmüş, Merryll Lynch da batmak üzereyken Amerika Merkez Bankasınca satın alınmıştı.

Lehman Biraderler adlı dev bir banka ise satın alınmak istenmiş, ama geç kalınmış ve iflas etmişti.

Şimdi de, Birleşik Amerikanın en büyük sigorta şirketi AIG sırada...

Gerçi son günlerde bir rahatsızlık duyuluyordu. Ama şu bir iki gün içinde, dramatik olay patladı.

Olaya da finansal tsunami deniyor.

Yani, mali çevrelerde birden dev dalgaları koparan bir fırtına!

Batıda, siyasetçiler, uzman iktisatçılar, doğal olarak patronlar, birden gelip ortalığı birbirine katan olayı inceliyorlar.

Bizde de, -sayısı az, dürüst- iktisatçılarımız bunalımın üstüne eğilmiş durumdalar.

Beni pazartesi akşamından teslim alan kaygıların nedeni ise şu: İktisatçı değilim. Dışarıda ve içerde tanıdığım iktisatçıları okur ve yetinirim.

Ama 1929 Büyük Bunalımını bilirim ve unutmam!

O yıl, yine Birleşik Amerikada, birden böyle bir olay patlamıştı; art arda ve zincirleme iflaslar toplumun soluğunu kesmişti. Bunalım oradan Avrupaya sıçramış, orada daha da korkunç yıkıntılara yol açmıştı.

Gelişmelerin sonu da önemlidir: Birleşik Amerikada uzağını gören yöneticiler, New Deal dedikleri bir reforma gidip geleceğe uzanan bir güven ortamı yaratmışlardı. Avrupada İngiltere ve Fransa da, ağır yükün altından kurtulurken, Almanya bunu başaramamıştı. Orada, 1933te Hitler gelip iktidara oturmuş; toplumu giderek teslim almış ve faşizme boğmuş, sonra kalkıp dünyayı ateşe vermişti.

*

Günümüzdeki gelişmeler bizi de yakından ilgilendiriyor: Lehman Biraderler, bize dışardan sermaye bulup gönderen bir kuruluştu; yatırımda ve istihdamda anlamlı bir marifeti olmayan Türkiye ekonomisini, son yıllarda işte bu sermaye çekip çeviriyordu. Şimdi bu sıcak sermaye, bizde de panikleyip kaçmaya başladığı anda, ekonomimiz ne olacaktır?

Daha çarpıcı bir soru: Bir ekonomiyi geliştirip yükselten yatırımdır, fabrikalardır, üretimdir. Peki, ülkeyi taşıma suyla ayakta tutan bir ekonomiye mahkûm edenler kimlerdir?

1929 Büyük Bunalımının ardından bizde olan bitenleri de hatırlatmanın sırasıdır: 1923 İzmir İktisat Kongresinden sonra beyinlere kazınan liberal yolla kalkınmanın bir şeyler kazandırmadığını, ülkenin yazgısını ellerinde tutanlar 1929 Büyük Bunalımı çattığında gördüler. O ıssız ortamda, çare, doğrudan doğruya devletin kollarını sıvamasıydı: Türkiyede sanayinin temelleri işte böyle atıldı ve yükseldi.

Kapitalizm de böyle kuruldu ve üretime dayanıyordu.

Ne var ki, 1979da onun yönü, üretimden alınıp tüketime çevrildi.

AKP, bu yanlışın en hayâsız temsilcisidir: Dışarıdan tüketim adına gelen sermayeye kapılar ardına değin açılırken, içerdeki kurulu üretken sanayi Babalar gibi satıldı, yok edildi.

Düşmanın bile yapmadığını yaptılar...

Günümüzde, korkunç alametler belirdiğinde, korktuklarımız -dileriz- gerçekleşmesin: Çünkü olursa, sonu daha da işsizlik, daha beter fukaralık olur!

Ama duyduğumuz korkular, sadece bu kaygılar, bizi bir karara da götürmelidir: Türkiyenin 1950lerle tıkıldığı kalkınma yolunun yanlış olduğunu; 1979 sonrası saplandığımız tüketim toplumuyolunun ise daha beter bir yanlış olduğunu, hemen bir iktisat kongresini toplayıp, eni konu tartışıp yeni bir yola girmemiz gerektiğini ilan etmeliyiz.

AKPnin buna gelip katılacağını sanıyor musunuz?

Hayır! Çünkü AKP, yalnız aymaz değil, aynı zamanda bir ayvaz kalabalığıdır.

Yeni bir yolu açacak olanlar, Türkiyenin ulusal, ilerici, solcu ve devrimci güçleridir...

Yazarın Son Yazıları

Türkiye Nereye Gidiyor?

Soğuk savaş dönemi sonrası düzenini arayan bir dünyada Türkiye nereye gidiyor? Nasıl şekillendirilmek isteniyor? Server Tanilli analiz ediyor...

Devamını Oku
10.08.2009
Masal ve Gerçek...

Devamını Oku
07.02.2009
Profesör Yalçın Küçük'ün Dedikleri...

Devamını Oku
31.01.2009
Son Günlerde...

Devamını Oku
24.01.2009
Çukurova Fuarı'ndan Haberler...

Devamını Oku
17.01.2009
TÜYAP Çukurova'da...

Devamını Oku
10.01.2009
2009 Yılına Başlarken...

Devamını Oku
03.01.2009
Gelip Durduğumuz Noktada...

Devamını Oku
27.12.2008
Yıl Biterken Kısa Notlar...

Devamını Oku
20.12.2008
Strasbourg Muamması

Devamını Oku
13.12.2008
'6 Ay'ın Gerçekleri...

Devamını Oku
06.12.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 8

Türkiye’de ciddi bir muhalefete ihtiyaç belirtilirken, özellikle “güçlü bir sol seçenek”, bir “sosyal demokrat parti” beklentisinde görüş birliği açık. Ama büyük bir sol parti kurmak ve yığınları arkasına da alarak iktidara gelmek asıl sorun.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 7

Kemalizmin aydınlanma ve çağdaşlık yolunda ilerleme çabaları 1950’lerde engellenmeye başlandı.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 6

Demokrasimizin bir temel sorunu da “Kürt sorunu”dur. Büyük bir gecikmeyle fark ettiğimiz bu sorunu, uzun bir süredir, kâh üstünde düşünerek, kâh dövüşerek yaşıyoruz.

Devamını Oku
29.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 5

Kadın sorunu “cinsel” bir ayrımcılığa dayanır, dünya çapındadır ve hep günceldir. Nerede olursa olsun, erkeklerle kadınlar arasında güdülen derin eşitsizlik, bir vesileyle patlak verir. Ülkesine göre, kadınların çalışma yaşamında ya da eğitim olanaklarından yararlanmada açık bir eşitsizlik ya­şanır; ya da siyasal iktidarı kadınlarla erkeklerin eşitçe paylaşmaları yolunda -kadınlar aleyhine- bir “temsil edil­meme” durumu vardır.

Devamını Oku
29.11.2008
Bülent Tanör'ü Anarken...

Devamını Oku
29.11.2008
Çetin Günlerimiz Başladı...

Devamını Oku
22.11.2008
Bir Yol Ayrımında

Devamını Oku
15.11.2008
TÜYAP 27. İstanbul Kitap Fuarı Sürüyor...

Devamını Oku
08.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor ? / 4

Eğitimin yaptığı iki şey var: Biyolojik olarak -insana özgü yetilerle- dünyaya gelen insan yavrusunu büyütüp yetişti­rerek topluma kazandırmak; bunun yanı sıra, toplumda maddi ve manevi bir birikimi aktarırken, onu, içinde doğup yetiştiği bir yurdun, giderek bir devletin değer ve idealleri ile donatmak, yani bir yurttaş yaratmak.

Devamını Oku
03.11.2008
Türkiye Nereye Gidiyor? / 3

Ülkemizde demokrasiye doğru yürürken yapılan bütün seçimler, ‘biçimsel demokrasi’ adına ya­pıldı ama bir türlü ‘gerçek demokrasi’miz olmadı, çünkü demokrasimiz, ‘sol’ ve ‘sosyalizm’ yasaklarıyla kuşatıldı.

Devamını Oku
03.11.2008
Türkiye nereye gidiyor? / 2

Türkiye’de devletçilik, kapitalizmin zıddı olan bir sistem olarak düşünülmemiş, tersine, kapitalizmi geliştirici bir “yedek güç” olarak ele alınmıştır. Devletçilik politikası, ekonominin temel yapısının kurulması yolunda önemli kazançlar sağlamıştır.

Devamını Oku
02.11.2008
Türkiye nereye gidiyor? / 1

20. yüzyılın son çeyreğiyle başlayan ve bugün de süren şaşırtıcı gelişmeler dünyasındayız. En başta geleni de şu: 1950-1970’li yılların dünya dengesinin iki sütunundan biri, Birleşik Amerika’nın karşısında Sovyetler Birliği, üstelik doğrudan bir saldırıya uğramadan -80’li yıllar boyunca- içerden aşınır ve sonunda uydularıyla beraber birden çöker.

Devamını Oku
02.11.2008
Ankara ve Oradan TÜYAP'a...

Devamını Oku
01.11.2008
Türkçenin Ses Bayrağı...

Devamını Oku
25.10.2008
Konumuz Kapitalizmin Kendisidir...

Devamını Oku
18.10.2008
Gitgide Kararan Bir Ufka Bakıp...

Devamını Oku
11.10.2008
Büyüklere Kitaplar...

Devamını Oku
04.10.2008
Birkaç Gün Sonra Bayram...

Devamını Oku
27.09.2008
Yeni Bir Yol Açmak...

Devamını Oku
20.09.2008
Sol'u Yeniden Düşünmek...

Devamını Oku
13.09.2008
Bir Yanıt, Bir Özür...

Devamını Oku
06.09.2008
Pekin Olimpiyatları'nın Ardından

Devamını Oku
30.08.2008
Laik Cumhuriyeti Savunmak

Devamını Oku
17.08.2008
Haftanın Sonunda İzmir'deyiz...

Devamını Oku
11.08.2008