Burcu'nun türbanı, Nurgül'ün 'tweet'i, Meral'in dizisi
Tayfun Atay
Son Köşe Yazıları

Burcu'nun türbanı, Nurgül'ün 'tweet'i, Meral'in dizisi

01.10.2015 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Nurgül Yeşilçay’ın sosyal medya üzerinden gündeme düşen Burcu Çetinkaya tweet’i düşündürücü. Daha doğrusu saptamalardan spekülasyonlara açılan yelpazede düşünce kışkırtıcı mahiyette.

Olay şu: İstanbul’da seküler “büyük burjuvazi”nin dünyasında doğuş bulmuş, Bebek’te bir özel ilkokuldan Robert Kolej’e, oradan Koç Üniversitesi’ne uzanan tahsil hayatı olmuş, sonrasında da kadın rallici olarak ünlenmiş Burcu Çetinkaya, spor, şov ve eğlence endüstrisi içerisinde epey performans sergiledikten sonra 2013’te hidayete ererek başını örtmeye başladı. Ve Şanlıurfa merkezli meşhur Bucak aşireti efradından Fatih Mehmet Bucak’la evlendi. Başta popüler kültürün seküler kulvarında otomobil programları yapıp “Yok Böyle Dans”, “Trophy Türk” gibi realite-yarışmalarda boy gösteren Burcu, şimdilerde “dindar-muhafazakâr” kanallarda ramazan programları sunup Türkiye gazetesinde de röportaj ve yazarlık yapıyor.

Nurgül, Burcu’nun “kültürel biyografi”sindeki bu dönüşümü şu tweet’le toptancı ama yine de üzerinde düşünülmesi gereken bir değerlendirmeye tâbi tutmuş: “Sen özel okullarda oku. Kadın rallici ol. Sonra türbana gir. Sonra Urfa’da bir aşiretle evlen. Bunu rahmetli Meral Okay bile dizi yapamazdı. Hayat…”

Tabii Burcu’nun karşı tweet’i ve değerlendirmesi var ama bunu geçelim. Benim esas üzerinde durmak istediğim, Nurgül Yeşilçay’ın tweet’indeki Meral Okay vurgusu.

Nurgül’ün hayata dair zihni ve fikri biçimlenmesinde Meral Okay’ın katkı payı nedir bilemeyiz, ama ne demek istediği aşikâr. Hayal dünyamıza merhaba dediği İkinci Bahar’dan sonra onu tam anlamıyla kariyerinin zirvesine çıkaran Asmalı Konak, bir Meral Okay yaratısıydı. Ve Asmalı Konak’ta Nurgül’ün canlandırdığı Bahar karakterinin kader çizgisi, Burcu Çetinkaya’nın İstanbul-Robert Kolej’den Şanlıurfa’daki aşirete uzanan çizgisiyle çok benzerlik arz eder. İstanbullu üst düzey bir bürokrat ailenin kızı olup New York’ta sanat eğitimi almış bir “burjuva” genç kadının Kapadokya eşrafından köklü bir ailenin hem kır-kökenli bir “ağa”, hem de post-modern bir “maço” olan oğlu Seymen’le (Özcan Deniz) evliliğe açılan hikâyesidir bu.

Kapadokya, mekân olarak şaşırtmasın. Okay, aslında bu hikâyeyi Güneydoğu-Kürt coğrafyasına referansla şekillendirmiş, ama o günün koşulları (2002) Mardin’de dizi çekme imkânı sunmadığından çekim için Kapadokya’nın yolu tutulmuştu. Sonrasında hatırlarsınız, Güneydoğu’da imkân oluştuğunda Okay’ın Asmalı Konak’la hayli titreşimli senaryosu Bir Bulut Olsam (2009) Mardin-Midyat’ta çekildi.

Rahmetli Okay’ın senaryo grafiğini Asmalı Konak’tan Muhteşem Yüzyıl’a kadar izlediğimizde karşımıza çok belirgin bir ortak motif çıkar. Bu, “yerli oryantalizm”dir. Ben, Muhteşem Yüzyıl ilk yayına girdiğinde de bu noktaya eleştirel mahiyette değindim. Ancak sonrasında dizinin, hem de devletin tepesinden haksız ve bağnaz saldırılara uğraması karşısında daha farklı değerlendirmelere gitme durumunda kaldım ki bu da ayrı ve ilginç bir yazı konusudur.

Fakat şimdiki tartışma konumuz bağlamında konuşmak gerekirse Asmalı Konak’tan Bir Bulut Olsam’a bu topraklarda “Batı” ile “Doğu”yu kültürel olarak ve fantezi düzleminde buluştururken ustalıklı bir “asimetri”, yani “Batı” karşısında “Doğu”ya yönelik, elbette sempatiyi ihmal etmemek kaydıyla mevcut bir eşitsizlik, ikincilleştirme ve küçümseme her iki metinde de hissedilir. Muhteşem Yüzyıl’da ise tam da Batılının Doğu’ya fantezilerle süslü (saray, kadın, harem) önyargılı bakışının “yerli” bir göz ve dilden izdüşümlerini özellikle dizinin başlangıç aşamalarında karşınızda bulursunuz.

Nurgül’ün tweet’i de tam bu hesap ve bir yerli-oryantalist zihin dünyasının dışavurumu: “Sen o güzelim Batılı okullarda oku, Frenkmeşrep ralli sporunda ustalaşıp şampiyonluklar kazan, sonra da tesettüre girip aşirete gark ol, hayret ki hayret” demeye getiriyor.

Burcu Çetinkaya’yı hidayete götüren süreç de elbette önemli. Bu, derin ruhsal-manevi boşluk ve arayışların sonucu mudur; daimi popülarite arzusunun, şöhreti yeniden üretme isteğinin bir yan ürünü müdür; yoksa mevcut “dinbaz” siyaset düzeni ile hemhal olma yolunda bir konjonktürel savrulma mıdır, bilemiyoruz. Bunların hepsi, bugünün küresel-postmodern-kapitalist dünyası ve Türkiye’sinde karşımıza çıkabilecek olasılıklar.

Fakat böyle bir dünyada hâlâ o kategorik “Doğu-Batı” karşıtlığına dayalı oryantalist söylemi işlerliğe sokmak, asıl bu oldukça demode kaçıyor. Ve mutlaka ki bu yaklaşım, (onun düşman-ikizi olarak) “oksidentalist”, yani “Batı”yı, Batılılığı, Batılılaşmayı ve Batıcılığı aşağılayıp lanetleyen, onun temsilcisi addedileni de hakarete boğan tepkileri beraberinde getirecektir. Anlaşılan öyle olmuş ki Nurgül, tweet yorumuna gelen yoğun tepkiler nedeniyle özür dilemek durumunda kalmış.

Yazarın Son Yazıları

Kalacak bir türkü söyler gideriz

Kalacak bir türkü söyler gideriz

Devamını Oku
10.09.2018
Kovboylar yetmez, kotu da yasaklayın!

Kovboylar yetmez, kotu da yasaklayın!

Devamını Oku
05.09.2018
Betona tapanların mabedi yapıldı

Betona tapanların mabedi yapıldı

Devamını Oku
03.09.2018
Bir insanlık ibadeti: Cumartesi Anneleri

Bir insanlık ibadeti: Cumartesi Anneleri

Devamını Oku
20.08.2018
‘Eşkıya’nın namusu Deniz’den soruldu!

‘Eşkıya’nın namusu Deniz’den soruldu!

Devamını Oku
15.08.2018
Doların da Allah’ı var!

Doların da Allah’ı var!

Devamını Oku
13.08.2018
‘Üniversite pazarı’nın düşündürdükleri

‘Üniversite pazarı’nın düşündürdükleri

Devamını Oku
08.08.2018
Üniversite pazarı

Üniversite pazarı

Devamını Oku
06.08.2018
Diyanet, sayende gidiyor din elden, dikkat et!

Diyanet, sayende gidiyor din elden, dikkat et!

Devamını Oku
01.08.2018
‘Topluma karşı devlet’ ve polisi

‘Topluma karşı devlet’ ve polisi

Devamını Oku
30.07.2018
‘En doğru, en hakiki tarikat’ hangisi?

‘En doğru, en hakiki tarikat’ hangisi?

Devamını Oku
25.07.2018
Bikinili Müslümanlık, tesettürlü münafıklık

Bikinili Müslümanlık, tesettürlü münafıklık

Devamını Oku
23.07.2018
Meşihat makamı

Meşihat makamı

Devamını Oku
18.07.2018
‘Adnan Hoca’ya da ne istediyse verdiler!

‘Adnan Hoca’ya da ne istediyse verdiler!

Devamını Oku
16.07.2018
Ters köşe (10.07.2018)

‘Cülus töreni’

Devamını Oku
10.07.2018
Düzyatan Gazi’nin ABD seferi

Düzyatan Gazi’nin ABD seferi

Devamını Oku
08.07.2018
Matbaa kapitalizmi ya da ‘Gutenberg Galaksisi’nin sonu

Matbaa kapitalizmi ya da ‘Gutenberg Galaksisi’nin sonu

Devamını Oku
04.07.2018
Şehit cenazesinde ‘protokol’ olur mu?

Şehit cenazesinde ‘protokol’ olur mu?

Devamını Oku
02.07.2018
‘Yüzde yedi’yi kim yedi?

‘Yüzde yedi’yi kim yedi?

Devamını Oku
26.06.2018
Bitmiş iktidarın uzun ölümü sürüyor

Bitmiş iktidarın uzun ölümü sürüyor

Devamını Oku
25.06.2018
‘Yüzde yedi'yi kim yedi?

‘Yüzde yedi'yi kim yedi?

Devamını Oku
25.06.2018
‘Antroposen’, ama umudu kesme Doğa’dan!

‘Antroposen’, ama umudu kesme Doğa’dan!

Devamını Oku
11.06.2018
Uçtuğunu zanneden şeyh: Aziz Yıldırım

Uçtuğunu zanneden şeyh: Aziz Yıldırım

Devamını Oku
06.06.2018
Kıyametin jeolojik adı: ‘Antroposen’

Kıyametin jeolojik adı: ‘Antroposen’

Devamını Oku
04.06.2018
Başkanın değil babanın Ali’sisin Ali Koç!

Başkanın değil babanın Ali’sisin Ali Koç!

Devamını Oku
30.05.2018
Markalaşıp ‘makara’laşan tarikatlar

Markalaşıp ‘makara’laşan tarikatlar

Devamını Oku
28.05.2018
İmam-hatipten kaçanlar Galatasaray kuyruğunda

İmam-hatipten kaçanlar Galatasaray kuyruğunda

Devamını Oku
23.05.2018
‘Allah ruhumu diğer bedene koymuş Hocam!’

‘Allah ruhumu diğer bedene koymuş Hocam!’

Devamını Oku
21.05.2018
Eğlenceli ciddiyet: İnce

Muharrem İnce’nin mevcut iktidar ağzı karşısında en büyük avantajı, yerli ve milli “mizah duyusu”na sahip olması. Sanki Erdoğan, hiç beklemediği bir “lügat”le karşı karşıya kalmış gibi geliyor bana. Öyle hissediyorum.

Devamını Oku
17.05.2018
İnanç borsası nefslere açılırken…

İnanç borsası nefslere açılırken…

Devamını Oku
16.05.2018
‘Rabia gösterdikçe adalet görünmez oldu’

‘Rabia gösterdikçe adalet görünmez oldu’

Devamını Oku
13.05.2018
‘Afrin Türküsü’nde kim başrolde?

‘Afrin Türküsü’nde kim başrolde?

Devamını Oku
09.05.2018
Eşeğe kurban olun!

Eşeğe kurban olun!

Devamını Oku
07.05.2018
Fenerbahçe ‘Türk takımı’ mı?

Fenerbahçe ‘Türk takımı’ mı?

Devamını Oku
02.05.2018
Hitler’i anıyoruz (!)

Hitler’i anıyoruz (!)

Devamını Oku
30.04.2018
Biz tarihin yüzüne bu fotoğrafla bakacağız

Eve dönüş yolunda...

Devamını Oku
25.04.2018
‘Çocukluğun ilanı’dır 23 Nisan!

‘Çocukluğun ilanı’dır 23 Nisan!

Devamını Oku
23.04.2018
Geçmişimizdeki yarın: Köy Enstitüleri

Geçmişimizdeki yarın: Köy Enstitüleri

Devamını Oku
18.04.2018
ABD ‘simülasyon’a dönüşürken…

ABD ‘simülasyon’a dönüşürken…

Devamını Oku
16.04.2018
Dört duvar arasında havadır sudur kâğıt kokusu!

Dört duvar arasında havadır sudur kâğıt kokusu!

Devamını Oku
11.04.2018