Ayakkabı şeklinde ‘meynir’ üretilse olur mu?

12 Haziran 2022 Pazar

Bugünlerde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın memurları, bazı işletmeleri dolaşıp içeriği tamamen bitkisel olan ürünlerin satılmaması için baskı yapıyor, dolaplardaki ürünleri bir yediemine zimmetliyor ve ürünler satılırsa ceza yazılacağını söyleyerek ayrılıyor.

NEYE DAYANARAK YAPIYORLAR BUNU? 

Bakanlığa bazı bitkisel ürünlerle ilgili şikâyet olmuş; kişi mi yoksa kurum mu şikâyet etti bilinmiyor ama bunun üzerine Bakanlık bir görüş yazısı yazarak ürünlerin tüketiciyi “kandırdığını” belirtip toplatılmasına karar vermiş. 

Bu ürünleri satan işletmelerin sahipleri ile konuştum. İşin ilginç tarafı, çeşitli ürünler arasında özellikle rendelenmiş, sürmelik ve kenarı şeritli olan peynir alternatiflerinin satılmamasını istemişler.

Neden şimdi oluyor bu? Hayvansal ürünlerin zararları konusunda uyananlar bitkisel beslenmeye geçince, kârı düşen hayvancılık sektörü, bitkisel ürünleri hedefledi. Engelleme girişimleri, Türkiye’de ne zaman başlayacak bakalım diyordum, fazla sürmedi... 

Bir süre önce hayvansal ürünlerin bitkisel alternatiflerine aynı adın verilemeyeceğine dair itirazlar yükseldi. O nedenle ürünlerini “vegan meynir”, “vegan moğurt” adıyla satanlar oldu. Bazı firmalar ise “vegan peynir tadında”, “vegan yoğurt tadında” adlarını kullandı. 

İsim krizi şimdilik böyle aşılınca, bu kez etiketlerin üzerinde yer alan görüntüler sorun oldu. Mesela geçen hafta işletmeleri ziyaret eden Bakanlık görevlileri, “Bu ürünün etiketinde ekmeğin üzerine sürülen peynir görüntüsü var. Bu olmaz” demiş. Kendilerine, “Neye sürülerek yenecek” diye sorulduğunda, “Biz de bilmiyoruz” yanıtı gelmiş...

Görevliler, “Bazı ürünlerinizin kesimi peynir gibi yapılmış, olmaz” deyince, üreticiler “Ayakkabıya mı benzetelim, nasıl keselim?” diye sormuş, ona da yanıt verilememiş.

***

Sayıları giderek artan veganlar kadar sadece bitkisel beslenenler ve laktoz alerjisi olanların da tükettiği bitkisel ürünlerin satışının engellenmesi, hayvanları metalaştıran türcü sistemin içine düştüğü paniktendir. 

Benzer tartışmalar yıllardır yurtdışında da sürüyor. Son olarak ABD’de süt sektöründeki kodamanlar, “süt” adının sadece hayvanların memesinden elde edilen sıvı için kullanılabileceğini iddia ederek, Kongre üyeleri ile Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi’ne (FDA) baskı yapmaya başladı; onlar da bu isteği karşılamaya meyilli...

Ulusal Süt Üreticileri Federasyonu, örneğin bir bardak bitkisel sütteki protein miktarı ile bir bardak hayvansal süttekinin aynı olmadığını ve bu durumda tüketicinin yanıltıldığını savunuyor. Oysa her ürünün üzerinde içeriğindeki besin miktarları ayrıntısıyla yazıyor. Kimsenin kimseyi kandırdığı yok. 

***

Tarım ve Orman Bakanlığı, belli ki bitkisel ürünlere merdiven altı üretim muamelesi yapıyor. Bunun nedeni de bu konuda yönetmeliklerin çıkarılmamış olması.

Bu soruna bir an önce çözüm bulunması gerekiyor. Türkiye’de sadece bitkisel üretim yapan ve bunun için önemli miktarda yatırımda bulunan şirketler var. Bitkisel beslenmeye ilgi artıyor ve talebe karşılık olarak üretim yapılmak isteniyorsa, bu mantık dışı gerekçelerle engellenemez. Bir an önce ilgili yönetmelikler çıkarılmalıdır. 

Bu arada Tarım ve Orman Bakanlığı’na bir tavsiyem var: Hayvanlar ve insan sağlığı ile çevre açısından olumlu etkileri olan bitkisel ürünleri engellemek yerine, gerçek anlamda merdiven altı üretimleri engellemeliler. 

Bakalım yönetmelik çıkarıp “domuz, yaban domuzu, at ve tavşanı” “diğer kasaplık hayvanlar” olarak tanımlayan Bakanlık, hayvan katliamını engelleyen bitkisel ürünleri toplatmaktan vazgeçecek mi? 

FDA gibi Tarım Bakanlığı da tüketicileri korumak için düzenleyici konumunu kullanmak yerine, sadece hayvansal ürünlerin pazar payını korumak amacıyla mı hareket edecek, göreceğiz...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları