Bilgi bilgi bilgi... 480 bin modern kölemiz var

08 Temmuz 2018 Pazar

Her gün CHP’lilerle yaptığım dertleşmeleri yazsam bitmez. Bunun çok da bir anlamı olmadığını biliyorum. En son dün sabah meyve sebze seçerken yanıma gelen Düzceli CHP’linin “İki bin oyla bir milletvekilliğini kaybettik Düzce’de, iyi çalışılsaydı bu oy toplanırdı. Hiçbir iktidar yüzü görmeden gideceğim bu dünyadan” diye dert yandığını belirteyim.
60 yaşındaydı. İnce beklemeliydi, nasılsa koltuğa oturacaktı, Kılıçdaroğlu, Baykal’dan partiyi kurtararak parti yaptı, biraz sabır..” Sonra “Kızım HDP’ye verdi” dedi, gerekçe olarak da “baba Meclis’e girmeli, yoksa totaliter bir yapı çıkacak” dediğini belirtti.
Kendisi? CHP’ye vermiş, bir kez HDP’ye destek çıkmış. Vedalaşırken ekledi: “Artık kızım için de bu son, HDP kendi gücüyle oyunu toplasın, cesur olsun, bağlarını tamamen kessin, PKK’nin gölgesi bile düşmemeli, en az yüzde 15 oy alır bu ülkeden..” Düşündüm, alır mı alır! Ama bir dahaki seçimlerde de Meclis dışında kalır mı kalır.. Terörün geleceği sıfır bu ülkede.
Bu tür dertleşmeler eğilimleri yansıtır, fakat köşemizin ilk adı da bilim. Yani bilim ve bilgiye yer vermeliyim. Belki de daha sık.
 
Bilgi bilgi bilgi
Dün vapur yolculuğunda haftalık yayımlanan Herkese Bilim Teknoloji dergisindeki yazıların ayrıntılarıyla uğraştım. Nebi Sümer’in sosyal psikoloji açısından seçimleri değerlendiren yazısı şüphesiz ki çok tartışılmalı, ufuk açıyor.
Bilgemiz Doğan Kuban her hafta burada yazıyor. Schopenhauer’den yola çıkmış. Diyor ki: Schopenhauer tarihte hep kötü şeyler görüyordu. Çünkü “insan iradesi” ona göre bir “kötülük kaynağı” idi. Dünyanın iyileşeceğine de inanmıyordu. İnsan arzuları ve kötülükleri ile değişmedikçe, dünya tarihi değişmezdi...
Hoca da diyor ki; evet kötülük hiç bitmiyor, ama kötülük sadece insanda değil, örgütlü toplumun karakterinde de var. Bu, toplumun kötü olması değil, az gelişmiş ve cahil olması ve dünya bilgisinin kıt olmasıyla doğru orantılıdır...
Hoca fazla mı iyimser?! Şüphesiz yüksek gelişmiş, bilgi ile donatılı, cahilliği azaltılmış toplumların yaratılması çok iyi ama yetmez... Meselenin derin köklerinde, dünyada ulusların örgütlenmesindeki dar çıkarlar, alabildiğine sömürü isteği ve rekabetle birbirini batırma politikaları var...
Unutmadan: Schopenhauer, doğanın fabrika ürünleri her şeyi yönetiyor, sokaklarda kol geziyor, diyor!
 
Trump kimseyi bloklayamayacak
Dergide “Grafik - Bilgi”ye bakıyorum: “Halk sahte haberlere en çok hangi ülkelerde maruz kalıyor?” 12 ülkenin tepesindekini tahmin edin..
Tanol Türkoğlu’nun “Dijitalem”i, dijital ekonomi ve yapay zekâ ile ilgili ne kadar çok yeni bilgiyle dolu! Mesela bir hukukçu “yapay zekâ”, veya “Dijital avukat”, bir konu araştırmasında, “insan avukatlar”a, 26 dakikada inceleme ile yüzde 95 başarı oranıyla büyük fark atmış.
Dijitalem’in 259. maddesi: ABD’de federal mahkeme, Trump’ın Twitter’da hiçbir izleyicisini bloklayamayacağı kararını verdi. Zavallı Trump!
HBT’te iki dizi köşe dikkat çekiyor: Eşler arasında aldatmanın anatomisi üzerine bilimsel bulguları okuyoruz. İkincisinde de “Bunamayın - Direnin” başlığı altında bilgi aktarılıyor. Bunama çok geniş bir alan, Alzheimer’in ise gerçek nedenleri üzerine ne biliyoruz?
 
480 bin modern kölemiz var
Tınaz Titiz, İslamın üzerindeki donmuşluğu nasıl atacağı arayışı içinde.Önerisi: İslamın Altın Çağı’nda olduğu gibi, “kuşku ve iman etkileşiminin akıl yoluyla sağlanması” ilkesine dönülebilirse, donmuşluk biter. Ne diyelim?!
Ama bu bağlamda, geçen hafta kaybettiğimiz, Altın Çağı araştıran Prof. Fuat Sezgin üzerine, dünyanın en ünlü iki bilim dergisinden biri Nature’da yayımlanan yazıyı da HBT sayfalarında yeniden okuyorum... Can Yücel’in oğlu Yeni Hasan Yücel’in glokom tedavisinde yeni keşfi, göz içi basıncına yol açan etmenleri ortadan kaldıracak yöntem de çok tartışılacak.
Tabii “modern kölelik” başlığı altında dünyada araştırmalar yapılıyor. 46 milyon modern köle sayılabilecek insanlara sahip olma açısından, ülkemizin Makedonya’dan sonra Avrupa’da ikinci olduğunu öğreniyoruz: 480 bin modern kölemiz var!
Yer bitti, ama bilginin sonu yok. Bilgi, bilgi, bilgi.. Bilgisiz aydınlanma olmaz ve cehalet yenilemez. Tabii “okumuş” cehaleti de!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları