Eksik Galatasaray, yedek kulübesinden ‘devşirdikleriyle’ teoride tamam ama pratikte eksik olarak çıkıyor Gaziantepspor karşısına. Ama ilk düdükle beraber kendinden emin yerleştiği rakip sahadan ve yıprattığı Gaziantep kalesinden hep eli boş dönüyor. Oysa ki, son derece hırslı, tekmili birden tüm takım, sadece galibiyet düşünerek katkı veriyorlar oyuna. Ama evdeki hesap çimlere uymuyor. Çünkü sahaya çıkarken bilmediği bu maçı rakibine karşı değil topa karşı oynayacağı! Anlayacağınız top bugün Galatasaray’ı hiç ama hiç sevmiyor. En becerikli, en net vuruşlarda bile gidip kendini direklere çarpıyor. Buna karşılık Galatasaray’a olan mesafeli duruşu Gaziantep’e karşı geçerli değil. Zira iyi hazırlanmış olan konuk ekip, Galatasaray’ın takım halinde ileri çıktığı tüm pozisyonları akıllıca takip ediyor. Kaptığını kaçırıp rakip kaleye yollanıyor. Nitekim yüklendikleri bir pozisyonda, 29’da Arda ile golü de buluyorlar. 

Galatasaray’ın ‘topu ikna edip’ bu gole karşılık vermesi için tam 44 dakika beklemesi gerekiyor. Sonradan oyuna giren Zaha, Halil’in asistiyle topu ağlara 73’te yolluyor. Yetmiyor. Sarı-Kırmızılı takım kendisini sürekli reddeden bir sevgilinin peşinde koşan platonik aşık gibi uğraşıyor. Sonunda, her maçın bir kahramanı olduğu gibi bu maçınki de Barış Alper oluyor. 90 dakika kovalanan, beş kez de direklere çarpan top onun vuruşuyla ağlara yollanıyor. Zor ama keyifli maçtan 3 puan Galatasaray’ın oluyor.