Gösteri toplumunun hazin bireyi!
Tanımadığımız insanların yaşamlarına bakıyoruz. Bakıyoruz da, ne görüyoruz? Mesele ruhlarına, düşüncelerine dair ne biliyoruz?
İncecik yağan yağmurun tanrısı
Eski havagazı fabrikasını kültür mekânı haline getirmek, iyi fikirmiş doğrusu. İki gün boyunca, yaşamdan yalıtılmış şekilde, kitaplardan ve edebiyattan konuştuk.
“Romantik komedi zulmü, modern tarikatlar ve zavallı bedenlerimiz!”
Son zamanlarda iki biçimde sorunlarını aşmaya çalışıyor insanlar; terapiye gidiyorlar, kendilerini anlamak için, bir yandan da çöpçatan sitelerine başvuruyorlar.
İnsan bir garip mahluk işte!
Kovulmak gazeteciler için sıradan durumdur. Bir ara Babıali’de kovulan gazeteciler, aynı akşam kutlama için, içmeye gidermiş. İyi alışkanlık. Kadehler geçen zamanda ürettikleri için kalkar, eğer fırsat bulurlarsa yeni mecralarda buluşmak dileğiyle sonlanırmış gece. O masalarda şiir vardı elbette, yazınsal sorunların tümü, “muharrir” yazı yazmasını bilen kişiydi.
Aşk yorgunlarına bir eylül reçetesi
Beylik tartışmadır, “Aşk iki kişilik midir, yoksa kişinin kendiyle ilgili midir?” diye. Sanırım ikisi de doğrudur, birini tutkuyla sevmek, onu düşünmek için sadece kendimize ihtiyacımız vardır; düş kurmak için başka kimseye gereksinim duymayız.
“Sevdiklerinin uykusunu beklersin her gece”
Hemen Selma Aysever, annem düştü aklıma. Roman, kendimize dair yolculuğa çıkarmıyorsa, eksiktir. Çocukluğumda sığınırdım o güzel çillerine…
Kendini hesaba çekmektir yılbaşı
Bu ölçüsüzlük çağında yazarlık mesleği üstüne daha çok düşüneceğim. Gerçi bu konuda kafa patlatmadığım gün yoktur. Yazmak kader midir tercih mi?
Seksenleri bir de benden dinleyin
“Bugün kadınların ne giyeceğine, nasıl davranacağına, nasıl doğuracağına karışan RTE’den önce Turgut vardı..”
Kitapların esriklik veren kokusu
Bildiğini yazmak demek yaratıcılığı askıya almak değildir. Okuru olmadık işlere inandırabilir yazar, önemli olan roman hakikatini tastamam kurabilmektir.
Hangi yazarımı söylesem...
Aşk bireysel, hatta “geçmiş zaman” uğraşısı. Bir türlü yakalanması
mümkün olmayan “an” ve onların hayalinden oluşuyor. Bu yönüyle bireysel...
Kanallar, bisikletler, esrar...
Amsterdam önemli sanat ve müzik şehri. Binaları özenle korunmuş şehrin, sanat merkezleri mimari olarak başlı başına etkileyici. Müzeler bölgesi apayrı olanaklar sunuyor gezginlere...