Demir Özlü’nün ardından...
“Demir Özlü ile tanıştığımda Galatasaray Lisesi’nde son sınıftaydım. Yıl 1970 olmalı. Annem Leyla Gürsel’in de dostu olan babası, hukukçu Sabih Bey’in yurttaşlık dersleri verdiği okulumuza bir konferans için gelmişti. Ve hiç unutmam, çoğu yazar gibi biz kendinden söz etmesini beklerken o kayın biraderi Orhan Duru’yu anlatmıştı. Yeni Dergi’de ilk öykülerimi yayımlayan Memet Fuat’ın yönettiği De Yayınları’ndan çıkan Boğuntulu Sokaklar adlı kitabını da o vesileyle okumuş, özellikle “Paris İçin Öyküler” bölümünden çok etkilenmiştim.”
Demir Özlü’nün ardından... Nedim Gürsel'in yazısı
“Demir Özlü ile tanıştığımda Galatasaray Lisesi’nde son sınıftaydım. Yıl 1970 olmalı. Demir Özlü, annem Leyla Gürsel’in de dostu olan babası, hukukçu Sabih bey’in yurttaşlık dersleri verdiği okulumuza bir konferans için gelmişti. Ve hiç unutmam, çoğu yazar gibi biz kendinden söz etmesini beklerken o kayın biraderi Orhan Duru’yu anlatmıştı. Yeni Dergi’de ilk öykülerimi yayımlayan Memet Fuat’ın yönettiği De Yayınları’ndan çıkan Boğuntulu Sokaklar adlı kitabını da o vesileyle okumuş, özellikle “Paris İçin Öyküler” bölümünden çok etkilenmiştim.”
Erdoğan'ın Türkiye'sinde düşünce özgürlüğü
Nedim Gürsel, Fransız L’Humanite gazetesi için yazdığı ve bugün çıkan yazısında, Can Dündar ve Erdem Gül için ‘Onlara ihtiyacımız var’ diyor.