Maraton, demokrasi ve eğitim
Ali Apaydın
Son Köşe Yazıları

Maraton, demokrasi ve eğitim

25.07.2024 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Dünyanın herhangi bir ülkesinde herhangi bir eğitim sistemine asla sıfırdan başlanmaz. Her ülkenin eğitim sisteminin bir geçmişi ve bir de vizyonu vardır. Yapılan tüm hamleler bu geçmişe ve vizyona göre yapılır. Gelgelelim 2002’den beri ülkemizde eğitim üzerine yapılan her hamle bu esasın tam aksi yönünde gerçekleşti ve gerçekleşmeye devam ediyor. Bu yüzden eğitim sistemimizde müthiş gerileme içindeyiz; öyle ki, içinde bulunduğumuz günlerde sıfır noktasının bile gerisine düştüğümüzü söylemek hiç abartı olmaz!

Bu gerçeklik içindeyken geçen hafta kurucu parti tarafından 24 saat kesintisiz bir şekilde eğitim sistemimizin hemen her sorununa değinilen Eğitim Maratonu adında kapsamlı bir etkinlik yapıldı. Düzenleyenlerin bu isimle neye işaret etmek istediklerini bilemiyorum ama bu adlandırma, hem eğitim sistemimizin içinde bulunduğu sorunlar karşısında maraton mesafesi uzunluğunda yol almamız gerektiğini hem de demokrasi kültürünün yapı taşı olan eğitimin antik dünyada demokrasi güçlerinin kazandığı ilk büyük savaş olarak simgeleşen Maraton Savaşını zihinlerimize getirmesi bakımından kanımca çok isabetli bir seçimdi.

Kayıtlarını YouTube üzerinden izleyebileceğiniz bu maraton boyunca, onlarca başlık altında birçok konu masaya yatırıldı. Bu konularda 100’den fazla uzman ya da ilgili kişi konuşma yaptı.

Ülkemizde nitelikli ve verimli bir eğitim üretimine doğru ilerlemek için mevcut durumumuzun süratle değerlendirilmesi ve eğitim kurumlarımızın oldukça derinlemesine bir şekilde yeniden düşünülmesi adına böyle bir etkinliğin yapılmış olması büyük önem taşıyor. Çünkü açıkça itiraf etmeliyiz ki, eğitim, ülkece üzerinde en az düşündüğümüz konudur! Ne yazık ki, Cumhuriyet Devriminin ilk yılları dışında ülke olarak eğitimin demokrasinin önkoşulu olduğu gerçeğini idrak edebilmiş yönetsel bir zihinle hiç yaşamadık bizler. Nitekim, içinde bulunduğumuz karşıdevrim günlerinde demokrasi adına kat etmemiz gereken mesafenin uzaması yerine kısalması için başlangıç noktamızın politika değil de eğitim olduğunu kavrayabilen yurttaş sayısı halen çok çok azınlıktadır.

Bir ülkenin eğitim sistemi eğitim kurumlarının eğitim profesyonelleri tarafından yönetilmesiyle ve eğitimin tüm aktörlerinin el ele, dayanışma içinde çalışmasıyla nitelikli bir hale gelir. Demokrasi kültürü bu şekilde var edilir ve geliştirilir.

AKP marifetiyle yok edilen bu nitelik ve dayanışma kültürünü yeniden tesis etmek için gösterişli politikalara ya da eşi benzeri olmayan bir eğitim modeline ihtiyacımız yok! İhtiyacımız olan somut sorunlardan yola çıkarak her durumda teorik birikimlerimizi ve üretimlerimizi artırmaktır.

Somut sorunlarımızın en başında 2012-2013 eğitim öğretim yılında açık bir karşıdevrim hamlesi olarak hayata geçirilen 4+4+4 kesintili sözde eğitim sistemi geliyor. Bu sözde sistem nedeniyle birer eğitim kurumu olmaktan çıkarılıp eğitimsizliğin ve cehaletin yuvasına dönüştürülen okullarımızı yeniden kurmamız, okullarımızın ve öğretmenlik mesleğinin saygınlığını yeniden inşa etmemiz gerekiyor. Öte yandan mülakat uygulaması nedeniyle okullarımızda tarihimizin en niteliksiz öğretmen kitlesinin bulunduğunu da hatırdan çıkaramayız. Hatta sınıflarımızda öğrencilerimizin karşısında bulunan birçok insanın birer öğretmen değil birer yandaş olduğunu da göz ardı edemeyiz.

Yazık ki, okullarımız toplumsal gelişimimizin birer ifadesi değil artık. Üniversitelerimiz dünyayla ve onun sorunlarıyla daha etkili bir şekilde mücadele eden entelektüel üretim mekânları olmaktan çıkalı çok oldu. 

Mezhepçi, cinsiyetçi yöneticiler, yandaş öğretmenler, zorba veliler, hayalet öğrenciler gibi çözmemiz gereken onlarca eğitim pratiği sorunumuz var.

Ancak teorik eksikliklerimizi de göz ardı edemeyiz. Maratondaki en önemli eksiklik de buydu sanırım; teorik düzlemde neredeyse hiçbir konu masaya yatırılmadı. Fakat bunu da yapmak zorundayız, eğitim ve öğretim sistemindeki sorunları raporlamak ve çözümlerine ilişkin önerilerde bulunmak önemlidir; ancak nitelikli ve doğru eğitim uygulamalarının hayata geçirilebilmesi için verimli bir teorik güzergahta hareket edilmesi bundan daha da önemlidir. Bu yüzden esası itibarıyla özgürleştirici ve demokratikleştirici bir insanlık projesi olan eğitim üzerine konuşurken, insanları yalnızca kendi hayatlarının bir girişimcisi olarak programlayan ve yaşam boyu yatırım yaparak yol alınacağını söyleyen liberal tuzaklardan sakınmak ve doğru kavram setlerini devreye sokmak elzemdir; çünkü çağdaş dünyaya giriş kartlarının yeniden dağıtıldığı günümüzde en çok ihtiyaç duyulan şey budur. Bunun için eğitimcilerin ve eğitim üzerine konuşan insanların öğrenci yerine çocuk, veli yerine ebeveyn deme yanlışından kurtulması çok anlamlı bir başlangıç olacaktır.

***

Maraton Savaşı, azınlıktaki demokrasi güçlerinin eksiksiz kararlılıkları ve cesaretleri sayesinde kazanılmıştı. Bir anlatıya göre tedirgin bir şekilde bu savaşın sonucunu bekleyen Atinalılar, savaş meydanından günlerdir koşa koşa kente gelen bir haberciden savaşın kazanıldığını şu sözlerle işitir: Khairete kai khairomen / Sevinin, biz kazandık!

Karşıdevrim güçleri karşısında eğitim sistemimizi yeniden nitelikli hale getirecek uygulamalar üzerinde düşünmeyi, konuşmayı ve iletişim halinde olmayı en büyük önceliğimiz olarak yaşadığımız sürece bir gün bizlerin de işiteceği cümle elbette bu olacaktır.

Yazarın Son Yazıları

‘Tutarsızlığın Tutarsızlığı’

21. yüzyıl Türkiye’sinde kendi içinde kısmen ayrışan cumhuriyet karşıtı politik çizgileri ilk kez birleşmiş bir şekilde buluyoruz karşımızda: AKP, MHP, DEM, PKK ve diğerleri…

Devamını Oku
27.11.2025
Bir metnin 'yapı'sı

İçinde 969 kez “Hatırladığım kadarıyla”, 774 kez “Bilmiyorum”, 691 kez “-mışlar, -mişler, -muşlar” gibi...

Devamını Oku
13.11.2025
Düşünme aralıkları açmak için

Politika üretimi, derinlemesine düşünülmüş temel ilkeler etrafında şekillenen bir süreçtir.

Devamını Oku
30.10.2025
‘Sahtelikler Tiyatrosu’ iflasın eşiğinde

‘Sahtelikler Tiyatrosu’ iflasın eşiğinde

Devamını Oku
16.10.2025
Dijital çatlaklar

Dijital çatlaklar

Devamını Oku
02.10.2025
İhanetler ve hainler

İhanetler ve hainler

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasi diploması

Eğitim sosyolojisi içerisinde yaygın bir tez, bir ülkenin gelişmişlik düzeyini belirlemek için basit bir kriteri dikkate alır...

Devamını Oku
04.09.2025
Eleştiri, demagoji ve zırvalama

Eleştiri, demagoji ve zırvalama

Devamını Oku
21.08.2025
Gerçeklik iğnesi

Tıpkı kökleriyle ormanı zehirleyen bir mantar gibi toprağımızı, havamızı, geleceğimizi sarmalayıp zehirleyen bir iktidarla yaşıyoruz.

Devamını Oku
07.08.2025
MEB ve ÖSYM’nin karanlığı

MEB ve ÖSYM ısrarla “adil ve bilimsel” sınavlar yaptığını iddia ediyor.

Devamını Oku
24.07.2025
Yarım önlemleri reddedin!

Çok geç kaldığımız doğru! Çok doğru. Uyanış en geç 2023’te başlamalıydı...

Devamını Oku
10.07.2025
Mücadeleyi baltalayanlarla mücadele etmek

Veganizm ve feminizm gibi çağımızın en değerli ve en etkili mücadele alanları bir tür “seküler din”e dönüşüyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Yaşayan umutlar olmayı sürdürmek

Yaşayan umutlar olmayı sürdürmek

Devamını Oku
12.06.2025
Kötülüğün sıradanlaşması

Kötülüğün sıradanlaşması

Devamını Oku
29.05.2025
'Ben Marksist değilim'

“Ce qu'il y a de certain c'est que moi, je ne suis pas Marxiste” – “Kesin olan şu ki, ben Marksist değilim.” - Karl Marx

Devamını Oku
15.05.2025
İşçi sınıfı ve bugünümüz

İşçi sınıfı ve bugünümüz

Devamını Oku
01.05.2025
Liseliler ve öğretmenleri

Liseliler ve öğretmenleri

Devamını Oku
17.04.2025
Direnişin felsefesi

Direnişin felsefesi

Devamını Oku
03.04.2025
Mutsuz Adam

Mutsuz Adam

Devamını Oku
20.03.2025
Karanlık eğitim çalıştayı

Karanlık eğitim çalıştayı

Devamını Oku
06.03.2025
Akademisyenlerin suskunluğu

Akademisyenlerin suskunluğu

Devamını Oku
20.02.2025
Kayıp zamanın içinde

Kayıp zamanın içinde

Devamını Oku
06.02.2025
Meşruiyet meselesi ve faşizm tehlikesi

Meşruiyet meselesi ve faşizm sorunu

Devamını Oku
23.01.2025
Sol, solsuzluk ve 'solcular'

Sol, solsuzluk ve 'solcular'

Devamını Oku
09.01.2025
Ders olsun!

Ders olsun!

Devamını Oku
26.12.2024
-ım, -im, -üm’lerden kurtulmak

-ım, -im, -üm’lerden kurtulmak

Devamını Oku
12.12.2024
‘Sessizliğin Cumhuriyeti’

‘Sessizliğin Cumhuriyeti’

Devamını Oku
28.11.2024
Politika gösterisi değil politika yapmak!

Politika gösterisi değil politika yapmak!

Devamını Oku
14.11.2024
Türkiye bu değil!

Türkiye bu değil!

Devamını Oku
31.10.2024
Tarihte tatile çıkma zamanı değil!

Tarihte tatile çıkma zamanı değil!

Devamını Oku
17.10.2024
Cumhuriyet ve gençlik

Cumhuriyet ve gençlik

Devamını Oku
03.10.2024
Veli zorbalığı

Veli zorbalığı

Devamını Oku
19.09.2024
Cumhuriyet öğretmenlerinin sorumluluğu

Cumhuriyet öğretmenlerinin sorumluluğu

Devamını Oku
05.09.2024
'En zorunlu harcamaların ihmali'

'En zorunlu harcamaların ihmali'

Devamını Oku
22.08.2024
Cumhuriyet Türkiye’nin DNA’sıdır!

Cumhuriyet Türkiye’nin DNA’sıdır!

Devamını Oku
07.08.2024
Maraton, demokrasi ve eğitim

Maraton, demokrasi ve eğitim

Devamını Oku
25.07.2024
Ali Apaydın yazdı...

Kırksekiz ve Duygu

Devamını Oku
11.07.2024
Ali Apaydın yazdı...

Cehalet ve tehdit

Devamını Oku
27.06.2024
Eğitimde utanç yılı

Eğitimde utanç yılı

Devamını Oku
13.06.2024
Devrimi kurtarmak

Devrimi kurtarmak

Devamını Oku
30.05.2024