Bir ‘anne’nin iletisi üzerine
Ataol Behramoğlu
Son Köşe Yazıları

Bir ‘anne’nin iletisi üzerine

27.05.2020 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Sayın Nermin Ünsal, emekli hâkim.

E-posta adresime gelen iletinizi birkaç kez dikkatle okudum.

Şu anda da, bu satırları yazmakta olduğum internet sayfasında kaydedilmiş olarak duruyor.

İletinize, tek çocuğunuz, oğlunuz, Halkın Hukuk Bürosu avukatlarından Aytaç Ünsal’ın ve onunla birlikte tutuklu avukat arkadaşlarının durumunu özetleyerek başlıyorsunuz. 

20 Eylül 2017’de (günümüzde giderek ve artık iyice kanıksanan; inandırıcılığını yitiren; her türlü ve her çevreden muhalefeti korkutup yıldırmak için kullanılan) terör vb. suçlamalarıyla tutuklanan, aralarında oğlunuzun da bulunduğu avukatlar, bir yıl yargıç önüne çıkmaksızın cezaevinde kalıyorlar.

Bir yıl sonra çıkarıldıkları mahkemede “avukat oluşları, mevcut delil durumu, Anayasa Mahkemesi’nin ve AİHM’nin içtihatları” gerekçe gösterilerek tahliye ediliyor, fakat tahliye üzerinden altı saat geçmeden aynı mahkeme tarafından herhangi bir yeni delil olmaksızın yeniden tutuklanıyorlar.

Ardından, iki gün içinde, tahliye kararı vermiş olan heyet değiştiriliyor, yerine atanan heyet yargılama yapmadan ağır cezalara hükmediyor.

Aralarında oğlunuzun da bulunduğu Halkın Hukuk Bürosu avukatları, bu durumda üç yıla yakın süredir hapisteler ve dava dosyası Yargıtay’da beklemede…

***

İlginç bir rastlantıyla, gazetedeki posta adresime gelen mektuplar arasında avukat Aytaç Ünsal’dan da bir mektup var. Belli ki edebiyat ve şiir sever, duyarlı bir genç insan. “…uzun bir aradan sonra gazetede yazınızla karşılaştığımda uzun süredir görmediğim bir yakınımı görmüş gibi hissettim…” diyor… “Belki hiç tanışmadık yüz yüze, ama olsun, halk kocaman bir ailedir” diye devam ediyor… “Ve bu ailenin üyeleri birbirleriyle  tanışmasalar da doğal bir bağ vardır aralarında.”

Gazetede birikmiş bekleyen postalar arasında, belli ki epeyce önce yazılmış mektubunda Aytaç Ünsal, Grup Yorum’un avukatı olduğunu,  2.5 yıldır tutuklu, açlıklarının da 56. gününde olduklarını yazıyor… 

Mektup yazıldığında Helin, İbrahim, Mustafa Koçak henüz hayattalar…

***

Tekrar sayın Nermin Ünsal’ın iletisine dönerek onun satırlarıyla devam edeyim:

“Aile olarak karşı koymalarımıza rağmen kendisine yapılan hukuksuzluklar ve adil yargılanma talebiyle 03 Şubat’ta süresiz açlık grevine başlamıştı. Hem doğum günü hem de Avukatlar Günü olan 05 Nisan’da anne olarak dilim varmıyor, içim yanıyor ama bu grevi maalesef ÖLÜM ORUCUNA çevirdiğini öğrendik. 

Aile olarak o an, tam da yıkıldığımız andı. Bu anlatılamaz..

Ataol Bey, oğlum henüz 32 yaşında ve tek çocuğumuz. Dosya Yargıtay’da ve 4 aydır ele alınmıyor.

Her ziyaret edişimde eridiğini gördükçe içim kan ağlıyor. Bugün itibarıyla Ölüm Orucunun 110. gününde, durumu her geçen gün kritikleşiyor.

Yardımlarınızı bekliyorum.

Saygılarımla

Emekli Hâkim Nermin Ünsal”

***

Yazıya başlama öncesinde internet sayfalarında bu davaya ilişkin haberlerin gerçek anlamıyla yürekler acısı, iç daraltıcı labirentlerinde dolaştım… Hukuk ve hukukçuluk adına üzüldüm, utandım. Aynı mahkemede altı saat içinde karar değişiyor. Bir heyet görevden alınıyor, yerine atanan heyet bir öncekinin tam karşıtı bir hüküm veriyor? Hukukçu anne feryat ediyor. Hukukçu genç insanlar yıllardır ceza evinde, adalet beklentisi içinde canlarını ateşe atarlarken, dava dosyası aylardır Yargıtay aşamasında raflarda bekliyor. Günlük yaşam sanki bütün bu kötülükler, haksızlıklar, zulümler yokmuşçasına, aldırışsızca alışıldık döngüsünü sürdürmekteyken, avukata ve avukatlık mesleğine yönelik bu hukuk dışı, yaşam söndürücü, cana kastedici uygulamalar karşısında Türkiye Barolar Birliği acaba ne yapıyor? Dosyanın Yargıtay’da bir an önce görüşülmesi için ne gibi girişimlerde bulunuyor? Hukukçuların adalet beklentisiyle ölüm orucuna yattığı bir ülkede, Yargıtay bu girişimi belki de sonlandıracak çalışmaya başlamayı neden geciktiriyor?

Yazarın Son Yazıları

Ümmet

Haftada bir kez yazmanın “trajedi”si, sizin yazmayı tasarladığınız güncel bir konunun sizden önce başka yazarlarca yazılması oluyor.

Devamını Oku
03.12.2025
İmralı

Başka ülkelerde de öyle midir bilmem ama bizde siyasal örgütler arasında bir konu tartışılırken sanki irdeleyici-çözümleyici akıldan çok duygular-suçlamalar egemen oluyor.

Devamını Oku
26.11.2025
İddianame

Türkiye’de bugün hukukla ilgili kurumların en az güven duyulan kamusal kurumlar arasında en ön sırada yer aldığını, bu kurumların giderek siyasal erkin hukuk bürolarına dönüşmekte olduğunu iddia ediyorum.

Devamını Oku
19.11.2025
İki şiir

Gazetemiz Cumhuriyet ve Kadıköy Belediyesi’nce 7-9 Kasım günlerinde Kadıköy’de düzenlenen şiir günlerinde...

Devamını Oku
12.11.2025
Seraf Özer’in konuşması

Esenyurt’un tutuklu belediye başkanı Prof. Dr. ve yazar sayın Ahmet Özer’in kızı ve avukatı sayın Seraf Özer’in 31.10.2025 tarihindeki Aile Dayanışma Ağı’ndaki konuşmasında söylediklerini bir ölçüde özetleyerek de olsa okurlarımla paylaşmak istedim...

Devamını Oku
05.11.2025
Zulümle imtihan

Yazımın adı ne olmalı diye pazar gecesinden beri, şu sözcükleri yazmakta olduğum pazartesi öğleye kadar düşündüm.

Devamını Oku
29.10.2025
Hayâsız

İkinci a harfi üzerinde düzeltme (ya da inceltme, şapka vb.) işareti ile hayâ, utanma, utanç duygusu anlamına gelen bir sözcük.

Devamını Oku
22.10.2025
Sosyal demokrat bir lider nasıl olmalıdır?

Genç arkadaşım, değerli dostum ve düşündaşım profesör Okan Toygar’ın benimle yaptığı söyleşiler toplamı bir iki hafta önce bir nehir söyleşi olarak “Hayatımız Güzeldir” başlığı ve “Ataol Behramoğlu’nun Siyasal Kimliği” alt başlığı ile yayımlandı.

Devamını Oku
15.10.2025
Grup Yorum 40 yaşında

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Yıldız Üniversitesi Şehir Planlama öğrencisi dört arkadaşın (Ayşegül Yordam, Metin Kahraman, Tuncay Akdoğan, Kemal Sahir Gürel) birlikte 1985 yılında kurdukları Grup Yorum, içinde bulunduğumuz 2025 yılında kırk yaşına basmış oluyor...

Devamını Oku
08.10.2025
Kara mizah

Zihnimde beliren kavramın karşılığını ve açıklamasını bulmak için internete baktığımda kara komedi de denen kara mizah kavramının en yakın açıklamasını TDK sitesinde buldum...

Devamını Oku
01.10.2025
Kara Bir Rüzgâr

Kara bir rüzgârdı üstünde bir yurdun...

Devamını Oku
24.09.2025
Erdem ve Erdemsizlik Üzerine

Utanç insana özgü bir duygu sanılır...

Devamını Oku
17.09.2025
Türk Türkçe Türkiye

Türkler Türkiye’yi oluşturan etnik unsurlardan sadece biri mi; yoksa öncü-kurucu etnik grup olarak aynı zamanda ülkeye adını veren topluluk mudur?

Devamını Oku
10.09.2025
30 Ağustos ruhu ve karşıtlığı

30 Ağustos ruhu; akıl, öngörü ve cesaret demektir.

Devamını Oku
03.09.2025
Felsefenin tesellisi

Geçen yaz okumayı tamamlayamadığım başucu kitaplarımdan biri de Roger Scruton adlı yazarın Modern Felsefenin Kısa Tarihi adlı yapıtıydı.

Devamını Oku
27.08.2025
Bir günün sonunda can sıkıntısı

Sonu gelmezce üst üste yığılan sıkıntılara Aydın’daki inanılması güç olay eklendi.

Devamını Oku
20.08.2025
Bir ahlak dersi

Tasarladığım yazının adını “Bir dilbilgisi dersi” olarak duyurmuştum. Sonradan yukarıdaki başlığı daha uygun gördüm.

Devamını Oku
13.08.2025
Etnik aidiyet ve ulus devlet

Prof. Dr. Hikmet Sami Türk’ün 28 Temmuz tarihli Cumhuriyet’te “Devlet yöneticilerinde ırk ve din farkı aramak” başlıklı bir yazısı yayımlandı.

Devamını Oku
06.08.2025
Kuraklık

Ülkemizin (bu demektir ki insanlığın) sorunlarına duyarlı bir arkadaşımdan aldığım mesajda Birleşmiş Milletler’e bağlı bazı kuruluşlarca hazırlanan raporlarda Türkiye’nin 2030 yılında su fakiri ülkeler statüsüne gireceğinin bildirildiğini öğrendim.

Devamını Oku
30.07.2025
Vatan

Yazmayı tasarladığım yazının başlığı olarak günlerdir zihnimde “vatan” sözcüğünü dolaştırıyorum.

Devamını Oku
23.07.2025
Türkiye düşünüyor

“PKK Öcalan’ın çağrısına uymuş. Öcalan da Bahçeli’nin çağrısına uymuş görünüyor. Peki, ya Bahçeli? Ona çağrıyı yaptıran kim? Vahiy mi geldi? Rüyasında mı gördü? Yoksa... Asıl soru budur... Çocuk mu kandırıyorsunuz?”

Devamını Oku
16.07.2025
Denklem çözülürken

Bu kadar kötülük tek bir kişinin ya da bir grup insanın eseri mi, yoksa daha geniş çevrelerce hazırlanan bir planın uygulanması mıdır?

Devamını Oku
09.07.2025
Kalbinde dünyayı taşımak

“O sözler ki bir kere çıkmıştır ağzımızdan... Uğrunda asılırız...

Devamını Oku
02.07.2025
Yeni Türkiye?(2)

Geçen haftaki yazıma “Türkiye eskidi mi ki yenisini konuşuyoruz” sorusuyla başlamış...

Devamını Oku
25.06.2025
Yeni Türkiye?

Epey zamandır iktidar çevreleri bu sözü ağızlarında geveleyip duruyor: Yeni Türkiye! Türkiye eskidi mi ki yenisini konuşuyoruz?

Devamını Oku
18.06.2025
Nekâhet

Birinci a harfinin inceltme işaretiyle yazıldığı bu Arapça sözcük, bir hastalık sonrasında sağlık ve güç kazanıncaya kadar geçen zayıflık dönemi demekmiş.

Devamını Oku
11.06.2025
Modern edebiyatımız konulu kitaplar (3)

Doğu Batı Yayınları’nın üç kitapta yayımlanan “Modern Türk Şiirinin Doğuşu” dizininin ilk kitabı üzerine yazmayı sürdürüyorum.

Devamını Oku
04.06.2025
Modern edebiyatımız konulu kitaplar (2)

İlki 30.10.24’te bu sütunda yayımlanan yazı dizisinin ikincisiyle, Doğu Batı Yayınları ürünü “Modern Türk Şiiri” kitapları üzerine düşünmeyi sürdürüyorum.

Devamını Oku
28.05.2025
Ahtapot

Ahtapot şirin bir varlıktır.

Devamını Oku
21.05.2025
Tersinden bakmak

Az sonra üzerinde duracağım bir olguyla ilgili olarak “tersinden bakmak” kavramı üzerine düşünürken aklıma bu kavramı metafor olarak en iyi anlatabilecek “dürbünün tersinden bakmak” gibi bir söz düştü. Öyle ya, işlevi uzaktaki canlı ya da cansız bir nesneyi yakınlaştırmak olan dürbünle yapılabilecek en ters şey ona (onunla) tersinden bakmaktır.

Devamını Oku
14.05.2025
Başarısız bir saldırının analizi

Başarısız bir saldırının analizi

Devamını Oku
07.05.2025
Ahmet Özer’in mesajı

Ahmet Özer’in mesajı

Devamını Oku
30.04.2025
‘Yapay zekâ’ hakkında

‘Yapay zekâ’ hakkında

Devamını Oku
23.04.2025
Yapay zekâ

Yapay zekâ

Devamını Oku
16.04.2025
Engizisyon

Engizisyon

Devamını Oku
09.04.2025
Yunus Gibi

Yunus Gibi

Devamını Oku
02.04.2025
Halkımız darbeye geçit vermiyor

Halkımız darbeye geçit vermiyor

Devamını Oku
26.03.2025
İnsanın yüceliği üstüne

İnsanın yüceliği üstüne

Devamını Oku
19.03.2025
İyileşirken (2)

İyileşirken (2)

Devamını Oku
12.03.2025
Edip Akbayram’ı yaşamak

Edip Akbayram’ı yaşamak

Devamını Oku
06.03.2025