Hemen söze gireyim...
Dört gün önce (29 Temmuz 2021) üç yıldır büyük bir onur ve gururla yürüttüğüm Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmenliği görevinden, 27 yıldır bir üyesi olmaktan büyük mutluluk duyduğum gazetem Cumhuriyet’ten istifa ettiğime yönelik dilekçemi Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu’na sunmuştum...
Evet... Bu yaşadığımız süreç bir krizdi... Krizler de çözülmek içindir... İsimler değil, aslolan Cumhuriyet’tir...
Bu kararımın ardından Cumhuriyet Vakfı Başkanı Sayın Alev Coşkun’la önceki gün bir görüşme gerçekleştirdik. 97 yıllık Cumhuriyet geleneği, bize yine doğru yolu gösterdi. Bu yol, tartışarak “en iyiyi” bulmaktı. Zaman zaman farklı düşüncelere sahip olsak da demokrasiyi içine sindirmiş bir kurum olarak bir masanın etrafında en sert şekilde fikirlerimizi savunur ama kendimiz için değil, Cumhuriyet için doğru olanı buluruz. Yine öyle oldu...
Cumhuriyet Vakfı’yla Cumhuriyet emekçileri üç yıldan bu yana omuz omuza yürümektedir. Birçok sıkıntıyı bu birliktelik sayesinde aşmıştır. Bu süreçte, sıkıntıları aşmada Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun’un büyük katkısı olmuştur...
GÖREVİMİN BAŞINDAYIM...
Cumhuriyet Vakfı Yönetim Kurulu üyelerinin, tüm Cumhuriyet çalışanlarının ve gazetenin gerçek sahibi Cumhuriyet okurlarının daveti üzerine bugün itibarıyla görevimin başına dönüyorum...
Hem Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını hem gazetemizin 100. yılını Cumhuriyet emekçileriyle ve Cumhuriyet okurlarıyla birlikte karşılayacağız... Asırlık çınarımız Cumhuriyet’in 7 Mayıs 2024’te yapılacak büyük 100. yıl kutlamasına bir yanımızda Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı, diğer yanımızda sendikamızın bağlı olduğu Türk-İş Başkanı’yla geleceğiz.
Sözün özü... Sen çok yaşa Cumhuriyet!..
