Atletizmde Eyvah Günleri!

\n

Londra 2012’nin 1500 metre finalinde olimpiyat şampiyonluğunu kazandıkları andan itibaren kendileriyle görüşmeyi kesen atlet Aslı Çakır Alptekin ile antrenörü ve eşi İhsan Alptekin’in davranışlarını “nankörlük” olarak niteledi Yücel Kop; hafta içinde yaptığımız telefon görüşmesinde. “Para, istediğimiz en son şeydi” dedi. Aslı’nın başarılı olması için ellerinden geleni yaptıklarını, ancak ardından yaşanan gelişmeler nedeniyle elde edilen büyük başarıya sevinemediklerini belirtti.

Süreyya Ayhan Kop ile Aslı Çakır Alptekin, 2009-2012 yıllarını kapsayan sportif danışmanlık sözleşmesi imzalamışlar. Süreyya ile Yücel Kop 3 buçuk yıl boyunca Aslı’nın bütün antrenmanlarını takip etmişler. Aslı’nın antrenörü ve eşi İhsan ile her gün yarım saat telefonda konuşmuşlar. Antrenmanda koştuğu bütün dereceleri öğrenmişler. Performans gelişimine göre antrenman programını değiştirmişler. Süreyya, Aslı ile birlikte Rusya’da kamp yapmış. Süreyya, Aslı olimpiyat finaline çıkmadan önce aramış ve pistte nelere dikkat etmesi gerektiğini anlatmış. Hem yarış taktiği vermiş hem de motive etmiş.

Kazanılan olimpiyat şampiyonluğunun hemen ardından yine aramış Süreyya. Telefon açılmamış. Bir daha da görüşmeleri mümkün olmamış. Ne Aslı ne de eşi İhsan cevap vermiş telefonla yapılan aramalara. Alptekin’in sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmesini 6 aya yakın bir süre beklemişler. Çekilen ihtarların da sonuçsuz kalmasının ardından konu yargıya taşınmış.

Aslında, Londra’ya gidilene kadar geçen sürede yükümlülükler yerine getirilmiş. Farklı tarihlerde, çeşitli miktarlar yatırılmış Kop’un banka hesabına. Ancak olimpiyat oyunlarının ardından işin rengi değişmiş. Londra’ya giderken sporcuların 60’ar, antrenörlerin ise 30’ar cumhuriyet altını aldıklarını biliyoruz. Olimpiyat şampiyonlarına verilen altın sayısı ise 2 bin. Kazanılan başarı nedeniyle sahip oldukları ödül, ikramiye ve primlerin yanı sıra Aslı ve İhsan Alptekin’in çok sayıda etkinliğe davet edildikleri, her bir katılım için 30 bin Avro talep ettikleri de konuşuluyor. Bu durumda imzalı ve parmak izli sözleşme gereği ödeyecekleri payın hatırı sayılır miktarda olacağı açık.

Benzer durumun İhsan Alptekin’in çalıştırdığı diğer atlet Gülcan Mıngır için de geçerli olduğunu söylüyor Yücel Kop. Geçen yıl Helsinki’de 9.32.97’lik derecesi ile kadınlar 3 bin metre engellinin Avrupa şampiyonu olan Gülcan’ın antrenmanlarına da destek verdiklerini, onun 9.13 ile dünyanın en iyi dördüncü derecesini koşmasını sağladıklarını, ancak onunla imzaladıkları sözleşmede belirtilen benzer yükümlülüklerin de yerine getirilmediğini ifade ediyor. Mahkeme sürecinin Gülcan Mıngır için de başladığını belirtiyor. Türk atletizminde yaşanan gelişmelerin hızı pistlerde elde edilenleri geçmiş durumda. Daha da kötüsü baş döndürecek yeni haberlerin eşikte olması...