Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Merak Konusu
Yüzme ile birlikte anılırken ayrı bir branş olarak kabul edilen sutopunda kısa sürede iyi bir jenerasyon yakalanmış. 2005 yılında İzmir’de düzenlenen Üniversite Oyunları’nda bronz madalya kazanılmış. 2009’da Avrupa B grubunda şampiyonluk yaşanmış. 2010 ve 2012 senelerinde iki kez Avrupa Şampiyonası’na katılmış A Milli Takımımız.
Elde edilen başarı herkesi ümitlendirmiş. Ancak o dönemde verilen sözlerin tutulmaması, gerekenlerin yapılmaması ve yönetimde görev alanların spor dalına aşina olmamaları sıkıntı yaratmış. İşten çıkıp havuza koşan, geç saatlere kadar antrenman yapan, yıllık izinlerini turnuvalarda harcayan oyuncular fedakârlık yapmaktan imtina etmeye başlamışlar.
İşler karışmışken, A Milli Takım antrenörlüğüne Hırvat Dragan Matutinoviç getirilmiş. 1992 Barcelona olimpiyatlarında şampiyonluğun uzak ara favorisi, ev sahibi İspanya’yı ikinci yaptığı için görevine son verilen, çalıştırdığı takımlarda iki sezondan fazla kalmadığı söylenen ve son üç senedir işsiz olduğu bilinen Matutinoviç’in atanması şaşkınlık yaratmış.
Hal böyleyken, üçüncü kez Avrupa Şampiyonası’nda oynama şansı çalmış kapıyı. A milli takımımız, playoff’ta bizden daha zayıf Gürcistan ile eşleşmiş. Önceki organizasyonlara katılan üç beş oyuncunun bulunduğu, 30’unu aşmış sutopucuların gençlerle desteklendiği, iki devşirme sporcunun monte edildiği aday kadro zayıf bulunmuş. Federasyon yöneticileri takımı güçlendirmeye çalışmışlar. Üç yabancı sutopucu daha devşirilmek istenmiş. Ancak prosedür tamamlanamayınca oynatılamamışlar. Sadece bir oyuncu katılmış takıma. İyi sutopuculardan bazılarının kendi istekleriyle girmediği, kimi önemli isimlerin ise yöneticiler tarafından istenmediği anlaşılmış.
Tiflis’te oynanacak ilk maç öncesinde Barcelona’da dört günlük kamp yapılmış. Sonrasında hiç olmaması gereken yapılmış, İspanya’dan Gürcistan’a, İstanbul aktarmalı gidilmiş. Uçuş öncesinde altı saat havaalanında beklenmiş. Uzun bir yolculuktan sonra gece uykusu ve sabah antrenmanının ardından akşam karşılaşmaya çıkılmış. Sonuç 4 farklı (5-9) mağlubiyet olmuş. Fatura takım kaptanına kesilmiş, kadrodan çıkartılmış.
İstanbul’da yapılan ikinci maç öncesinde takıma iki yeni sutopucu daha eklenmiş. Matitunoviç’in antrenmanı bittikten sonra suda kalan oyuncular kendi başlarına taktik çalışması bile yapmışlar ama elde edilen üç farklı (11-8) galibiyet yetmemiş. Finallerde oynama fırsatı kaçınca, 2016 Rio olimpiyatlarına katılma hayalleri de suya düşmüş.
Gelişmeler camiada sıkça konuşulur olmuş. Sosyal ağlarda da yer bulmaya başlayan eleştiriler hakaret olarak kabul edilmiş. İki sutopucu disiplin kuruluna verilmiş. Biri altı, diğeri ise sadece bir maç ceza almış. Şu sıralar bu farkın nereden kaynaklandığı merak konusu.
Spor dalını yayma ve geliştirme görevi verilen federasyon yönetiminin, bindiği dalı kesmeye çalışmasını anlamak pek kolay değil. “Başarı” sutopucuların performanslarına bağlıyken onları dışlamanın ve küstürmenin sebebi anlaşılamıyor. Eleştirilere tahammülsüzlüğün nedeni ile kulüpler ve sporcular arasında ayrımcılık yapıldığını hissettirecek cezaların verilmesini de anlayışla karşılamak mümkün gözükmüyor.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Edirne'de korkunç kaza