Erdoğan'ın duvarlara astığı sözün hapisteki sahibi
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

Erdoğan'ın duvarlara astığı sözün hapisteki sahibi

05.06.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Her bayram, insan hafızasına verilmiş bir ödüldür.

İstanbul'un sokakları Erdoğan'ın bayram afişleriyle dolu. Cumhurbaşkanlığı forsu yok. AKP'nin logosu ilanlarda görünüyor.

Sürpriz değil...

Otobanın yanındaki binanın giydirmesi SEV Medya'nın. Sahibi hapiste. Şirkete kayyum atanmış. Fulya'da, yolun kenarındaki etkin pişmancı İlbaklar'ın yeri. Şirkete kayyum atanmış. Onların yerinde de Erdoğan'ın afişleri. Otobanların üst geçidindeki alanlar Adversity'nin. Sahibi meşhur Murat Kapki. Bu yüzden E-5'in üstgeçitleri Erdoğan'ın mesajlarıyla dolu.

Kısacası bu bayramın kazananı, reklam alanlarının sahiplerini tutuklayıp, şirketlerine kayyum atayıp, ardından yerlerine kendi afişini asan Erdoğan!

Ancak bu kadar değil...

AHMET ÖZER’İN SLOGANI

Afişlerde bir slogan yazıyor: Adımız Kardeşlik Soyadımız Türkiye.

İşte bu sloganı çok yakın zamanda duydum. Nerede mi? Malum, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer de hapiste. CHP'den İstanbul'un en büyük ilçesini kazandıktan sonra PKK ile suçlanarak hapse atıldı. İlk duruşması 23 Mayıs'ta Silivri'deydi. Ben de o salondaydım. 

Aslında Silivri Cezaevi Kampüsü içindeki yargılamaları yıllar önce çok tartışmıştık. Ergenekon-Balyoz kumpasları sürecinde, cezaevi içinde yargılama yapmanın hukuksuzluğunu avukatlar anlatmıştı. Gelgelelim, kumpas davaları bitip, FETÖ yargılamaları başlayınca, salonun mucidi olan FETÖ'cüler kendi icatlarında yargılanacakları için pek de ses çıkmadı. FETÖ yargılamalarının ardından üçüncü tur yine muhalefetin davalarının oldu.

Sanki o günleri hatırlatır gibi...

Duruşma salonunda yanıma Hıdır Hokka oturdu. Belki hatırlarsınız. Hokka, kumpas davaları sürecinde Silivri önünde nöbet çadırı kurmuş, yıllarca orada beklemiş, ‘Silivri Valisi’ lakabını almıştı. Onca zaman sonra gördüğüm Hokka, Silivri'den kopamamış. İlçeye yerleşmiş. Eski alışkanlıklarla kritik davaları izlemeye devam ediyormuş. Yıllar sonra onu görünce içimden 'Batı yakasında değişen bir şey yok' dedim.

İşte o gün Ahmet Özer savunmasında şunu söylemişti: “10 yıl önce söylediğim, öne sürdüğüm fikirler benimsenerek bir süreç yürütüldüğünü ve hatta benim sözlerimin AKP Sözcüsü ve Cumhurbaşkanı tarafından kullanıldığını da memnuniyetle takip ediyorum. 'Adlarımız farklı olsa da soyadımız Türkiye’dir' sözü bana aittir. En son, bana operasyon yapılmadan bir gün önce 29 Ekim de Cumhuriyet Bayramı kutlamalarında Esenyurt Meydanında onbinlerin önünde bu sözü söyledim.”

İşte Erdoğan'ın astığı o afişlerdeki sözün kaynağını o salonda duydum.

Bu kadar değil, başka şeyleri de...

65 YAŞINDA İLK KEZ YARGILANDI

-Ahmet Özer, Van'ın ilkokulu olmayan bir köyünden, 22 çocuklu bir aileden çıkıp profesör olmuştu. Bunu 'Cumhuriyetin kazanımlarıyla' açıklıyordu.

-Profesör olunca, okumasını çok isteyen babasının mezarına gidip 'baba, rahat uyu, bak seni mahçup etmedim, okudum geldim' demişti.

-Dedesi 9 Eylül'de İzmir'e Atatürk'le birlikte giren bir Kurtuluş Savaşı gazisiydi.

-Kitaplarından, yaşamından, konuşmalarından örneklerle ülkenin bölünmesinin Kürtler'e de zarar vereceğini anlattı. Atatürk'ten referans verdi: 'Kürtlerle Türkler arasında bir sınır çizmek her iki halkın da mahvına yol açar'. 

-Yeni değil 2011'den beri CHP üyesiydi.

-Esenyurt'a kayyum atandığını daha savcıya ifade verirken yandaş medyadan öğrenmişti.

-Açıkladığı anketlere göre, Esenyurt halkının yüzde 81'i tutuklanmasına ve kayyum atanmasına karşıydı. Yüzde 50 ile kazandığı seçimde bugün oyu yüzde 65'e çıkmıştı.

-40 yıl akademisyenlik ve her seviyede bürokratlık yapmış. 38 kitap, 200 makale, 350 bildiride imzası var. Hayatında hiç soruşturulmamış, hiç yargılanmamış. Ta ki 64 yaşında Esenyurt Belediye Başkanı olana kadar...

-Tek kişilik iddianamesinin yazımını 4 ay, yargılanmayı 7 ay beklemiş.

YİNE GİZLİ TANIK EFSANELERİ

-Aleyhindeki gizli tanık 2019 ve 2020'de örgütten ayrılıp ifade vermiş, tek kelime adını anmamıştı. 

-İmralı tutanaklarında adı geçtiği için içerdeydi ancak bugün Öcalan'ın mektubu devletin ajansından okunuyordu.

-İki ay boyunca dinlenen telefonundan çıkan tek suçlama, kardeşi PKK'dan tutuklu birine annesi öldüğü için dilediği başsağlıydı. (Bu yargılama olurken, Türkiye, Adalet Bakanı'nın kardeşinin FETÖ dosyasını konuşuyordu.)

-Adli işlem kaydı olan 694 kişiyle telefon görüşmesi olduğu söyleniyordu. Bu kişiler arasında DEM'li Pervin Buldan, Tuncer Bakırhan, Ahmet Türk, AKP Van Belediye Başkan Adayı Necdet Takva, CHP'li Zeynel Emre ve Yüksel Taşkın gibi bir dizi tanınmış isim vardı. Hatta telefonla sipariş verdiği 'Ege Yöresel Ürünler' şirketi bile...

MEĞER KIRMIZI BÜLTEN YOKMUŞ

-Remzi Kartal'ı çok konuştuk ya... Ahmet Özer onunla 10 yıl önce telefonla konuşmakla suçlanıyordu. AKP'li Hüseyin Yayman'ın Kartal ile yemek yerken fotoğrafı çıktığını hatırlattı. Özer akrabalıkla suçlanırken, Remzi Kartal'ın yeğeni geçen dönem AKP'de vekil yapılmıştı.

-Daha da ilginci... Remzi Kartal hakkında kırmızı bülten olduğu yazılıyordu. Ortaya çıkmıştı ki Kartal hakkında kırmızı bülten yoktu.

-Kardeşi, oturduğu sitenin yöneticisi, kiracısı, yeğeni ile para hareketi şüpheli gösterilmişti.

-Yazdığı romandaki karakterin PKK'lı olması, belediyeye gönderilen bir mizah dergisindeki çizim, belediyenin festivalindeki bir şarkıcının bağlantıları ona suçlama olarak yönelmişti. 

-TBMM'den AKP'ye bir dizi kurum onu Kürt meselesi üzerine çağırmış, dinlemiş, görüşlerine raporlarında yer vermişti ama o görüşler bugün yargılanıyordu.

800 DOSYADA AYNI TANIK

-Tutuklanırken yoktu. Sonrasında Özer'in aleyhinde tanık olan kişinin 800 ayrı dosyada da tanıklık yaptığı ortaya çıkmış. Özer'in avukatı şunu söyledi: 'Benim 800 tane tanıdığım yok, zannediyorum terör örgütünde bir yöneticinin bile bu kadar tanıdığı yoktur.'

Ahmet Özer, duruşmanın sonunda birkaç yüz metre ötedeki cezaevine götürülürken, adı geçti diye suçlandığı İmralı'ya, Silivri'den 'süreç' kapsamında mahpuslar taşınıyordu. Özer'in sözleri ise bayram kutlaması olarak Erdoğan tarafından duvarlara asılıyordu.

Kendisinin mahkemede sık sık vurguladığı gibi: Van'da doğup Esenyurt'a CHP'den seçilmiş bir belediye başkanı olmasa yargılanmayacaktı. Oysa bu ona Cumhuriyet'in sunduğu bir fırsattı.

İlk kez 16 yıl önce duruşma izlediğim salondan çıkarken içimde aynı his var: Yine gizli tanıklar, yine çuval dosyalar, yine soyut suçlamalar, yine itibarsızlaştırılmalar, yine 'telefonla konuştun'lar... Silivri rejiminde isimler değişiyor. Ama düzeni olduğu gibi devam ediyor.

Bayram bayram gibi yaşansın diye çile çekenler olduğunu unutmayın.

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025