SADAT gökte aradığı mehdiyi yerde bulmuş
Barış Terkoğlu
Son Köşe Yazıları

SADAT gökte aradığı mehdiyi yerde bulmuş

15.09.2022 07:30
Güncellenme:
Takip Et:

Ellerini göğe açıyorsun. Tependen bulutlar geçiyor. Kimini çiçeğe, kimini insana benzetiyorsun. Rüzgâr hepsini dağıtıyor.

Adnan Oktar davası yeniden görülmeye başlayınca fark ettim. Dosyaya yeni belgeler girmişti. Biri vardı ki... Buna göre SADAT Kurucusu Adnan Tanrıverdi, fiilen Oktar’ın şahidi oluyordu.

Evet, Oktar ile “Görevimiz mehdiye ortam hazırlamak” diyen Tanrıverdi arasında bir fikri ortaklık var. Evet, Tanrıverdi’nin açıklamaları zaman zaman Oktar’ın televizyonunda kendisine yer buluyordu. Ama bu seferki biraz farklı.

TANRIVERDİ: “ADNAN HOCAEFENDİ”

İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’ne, 25 Mayıs’ta, Oktar’ın avukatı D.Ç. tarafından bir dilekçe sunulmuş. Konu bölümünde “SADAT kurucularından olan, 2020 yılının ocak ayına kadar milli güvenlik alanında Sayın Cumhurbaşkanımızın Başdanışmanlığını yapan emekli Tuğgeneral Sayın Adnan Tanrıverdi’nin müvekkil ve arkadaşları hakkındaki olumlu görüşlerinin yansıdığı yazısının sunumudur” yazıyor.

Meğer Adnan Tanrıverdi, kendi resmi sitesinde, 24 Kasım 2005’te, Oktar’ın propagandasını yapan bir yazı yazmış. İşte bu yazı, Tanrıverdi’nin Oktar’a desteği olarak geçen günlerde mahkeme dosyasına girdi.

Tanrıverdi, Harun Yahya müstear ismini kullanan Oktar’ın eserleriyle, 1997’de tanıştığını, dosyaya giren yazısında söylüyor:

“Bu yıl (1997) emekliliğimin ilk yılı idi. Ülkemiz de postmodern bir darbe sürecini (28 Şubat) yaşıyordu. Bu eser vasıtasıyla, darbecilere daha net bakma imkânı bulmuştum. Bu nedenle, Harun Yahya ismini, arkasındaki ekibi, daha doğrusu, ‘Bilim Araştırma Vakfı’ (BAV) ekibini daha yakından tanıma imkânlarını aradım. Arayınca buluyorsunuz. Karşıma pırıl pırıl, şık ve kültürlü-donanımlı gençler çıktılar. Sonra da onları ve Adnan Hocaefendi ile eserlerini zaman içinde tanıma ve değerlendirme şansına sahip oldum.”

TANRIVERDİ KALBEN BAĞLI

Tanrıverdi, “Hocaefendi” dediği Oktar’ı arama ve bulma sürecini böyle anlatıyor.

Sadece arama bulma mı?

Tanrıverdi, Oktar’ın düzenlediği Darwin toplantılarını da Kıbrıs seminerlerini de İslam Bbirliği çalışmalarını da anlatıyor. Tanrıverdi’nin “İslami kesim tarafından boş bırakılmış önemli bazı alanları etkili bir şekilde doldurduklarını düşünüyorum” dediği Oktarcıların faaliyetlerinin sürekli katılımcısı olduğunu kendi sözlerinden anlıyoruz. Hatta yayınlarında da meğer o varmış. “Dergisinin birinci sayısında, acizane bir makale ile katılmıştım”, “İlk derginin tanıtım toplantısına da katılma mutluluğunu tatmıştım” cümleleri Tanrıverdi’yi ele veriyor.

Tanrıverdi, Oktar güzellemeleri yaptığı uzun yazısının sonunda, hocasına bağlılığını şöyle vurgulamış:

“Haklarında verilen beraat kararları ile, bir zamanlar haksız yargı takibine ve bir kısım maksatlı basının linç harekâtına haksız olarak maruz bırakıldıkları anlaşılan, Muhterem Adnan Oktar Hocaefendi’ye ve değerli genç dava arkadaşlarına çalışmalarında başarılar diler, bu vesile ile kalbi bağlılığımı sunarım.”

Avukat D.Ç., Tanrıverdi’nin yazısının Oktar’ın lehine delil sayılmasını söyleyerek beraat talep etmiş.

SAVCI İLE BAĞLANTILI

Hikâye burada bitebilirdi...

Ancak bir de ne göreyim, genç bir avukat olan D.Ç., ne olduysa, ağustos ayının 26’sında, Oktar’ın avukatlığını, “gördüğü lüzum üzerine” bırakmıştı. İstifa dilekçesi de dosyadaydı.

“İki ayda ne oldu ki?” derken bir başka ifade gözüme çarptı. Oktar grubunun eski mensuplarından F.K., tam da aynı günlerde, polis tarafından gözaltına alınmış, itirafçı olmuştu. Verdiği ifadeler, Oktarcıların son dönemde nasıl devam ettiklerini anlatıyordu. İşte o ifadede bir detay var ki okuyunca küçük dilimi yuttum:

“Örgütün polis operasyonunun öncesinden bu yana bağlantı halinde olduğunu bildiğim İstanbul Adliyesi Adli Emanet Bürosu Savcısı Sayın İ.Ç. ile halen yakın ve yoğun bir görüşme yaptıklarını biliyorum. Bu görüşmeleri ağırlıklı olarak Eda Babuna ve Meltem Daban yapmaktadır. Babuna ve Daban ile yaptığımız farklı tarihlerdeki telefon görüşmelerinde Savcı İ.Ç. ile aralarının iyi olduğunu anlattıklarına kanaatinin geldiğini, kendilerinin suçsuz olduğuna inandığını, hatta iddiaya girerim siz bu davadan beraat edeceksiniz gibi söylemlerde bulunduğunu bana söylemiştir.”

AVUKAT, SAVCININ YEĞENİ

Diyeceksiniz ki gruba destek veren Savcı İ.Ç. ile Oktar’ın tam da bu dönemde istifa eden avukatı D.Ç. arasında sadece soyadı benzerliği mi var? İtirafçı F.K’nin ifadesinden devam edeyim:

“Savcı İ.Ç’nin yeğeni olan bir bayan avukatın Sinem Mollahasanoğlu’nun hukuk bürosunda bu sene içerisinde işe başladığını biliyorum. Hatta Eda Babuna ve Meltem Daban, bayan avukatın çok tecrübesiz olduğunu ancak Savcı Bey’in yeğeni olduğu için ofiste işe aldıklarını bana söylemişti...”

İfadenin devamından, polisin şüphelerinin, Adli Emanet Savcısı İ.Ç. üzerine yoğunlaştığı anlaşılıyor. Zira itirafçı F.K’den sonra gözaltına alınan Daban ve Babuna’nın ifade tutanaklarını okuyorum. Her ikisine de Savcı İ.Ç. üzerine sorular sorulduğu görülüyor.

Daha beteri, polisin şüphesi, Oktarcıların Adli Emanet’e girerek, haklarındaki delillere müdahale etmiş olma ihtimali. Gazete arşivlerine bakıyorum. Bir zamanlar Adli Emanet’e basını gezdiren Savcı İ.Ç’nin  sözleri gözüme çarpıyor: “Emanet, yargılamanın belkemiğidir. Düşünebiliyor musun, bir cinayet işleniyor, cinayette kullanılan bir silah veya mermi çekirdeği bulunuyor. Siz onu yok ettiğiniz zaman belki o adam beraat eder. Biri kaybolsa soruşturma sekteye uğrar.”

SAVCI DA GÖNDERİLMİŞ

Merak edip İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kaynaklarını aradım. Savcı İ.Ç.’nin halen Adli Emanet’te olup olmadığını sordum. Tam da aynı dönemde o da görevinden alınmış, başka bir bölüme gönderilmişti. Böylece parçalar tamamlandı.

Dün, bu yazıyı yazdığım saatlerde, SADAT Kurucusu Tanrıverdi’nin sözleri, Oktar davasında okunuyordu. Bir dilekçenin üstüne gidilince Cumhurbaşkanlığı’ndan SADAT’a, İstanbul Savcılığı’ndan Adnan Oktar’a uzanan ilişkiler ağı şaşırtıcı hale geliyordu. Kendini “28 Şubat mağduru” olarak tanıtan, aslında YAŞ kararıyla emekli edilmiş Tanrıverdi’nin, Oktar’ın yüzünde, beklediği mehdiyi gördüğü anlaşılıyor. Sahi, yatıp kalkıp “28 Şubat” diyenlere soralım, bugün TSK’de Adnan Oktar’a kalbi bağlı bir general görev yapabilir mi?

Gökyüzünden inecek mehdiyi bekleyen Tanrıverdi’ye, Saray’da görev vermekle kalmadık, TSK’yi şekillendirmesine de izin verdik. Suçumuz bulutlardan büyük. Mavi gök bize kızmasın da ne yapsın!

Yazarın Son Yazıları

Ya su kirliyse?

Değişmez görünen gerçekten kaçmak yerine dokunmaya karar verdiğimizde, ona şekil verebildiğimizi de görürüz.

Devamını Oku
04.12.2025
200 günlük burun sürtme davası

Burnumuzla sadece nefes alsaydık en çok kötü kokuların sahipleri mutlu olurdu.

Devamını Oku
01.12.2025
Bir garip ölüm hikâyesi

Yaşamda birikmiş servet, bazen ölümün üzerinde perde olur.

Devamını Oku
27.11.2025
‘Kurucu önderlik’ ve kurucu irade

Küçük niyetler büyük sözlerin arkasına gizlenir.

Devamını Oku
24.11.2025
Yaşamından renkleri çalınan kadın

Koca çınardan nimetini esirgeyen toprak yokluğunu önce çimende gösterir

Devamını Oku
20.11.2025
38 çocuğun duyulmayan çığlığı

Adalet davası uzaktaki bir çığlığı duymakla başlar.

Devamını Oku
17.11.2025
CHP’yi ‘gayrımeşrulaştırma’ operasyonu

Doğa insana kendi sınırlarını çizeceği imkanı sunarken cömerttir.

Devamını Oku
13.11.2025
Eğitimsiz okullar bakanlığı

İnsan ancak eğitilirse özgür olur.

Devamını Oku
10.11.2025
Aman çocuklar duymasın!

Bakmayın gazetecilik yaptığıma.

Devamını Oku
06.11.2025
‘Pardon’ diyen karar

Bir kez olursa hata, iki kez olursa yanlış, tekrar olursa kasıt denir.

Devamını Oku
03.11.2025
Bakanlıktaki ‘koruma kalkanı’

Çoğu zaman sözün çıktığı yere bakarız.

Devamını Oku
30.10.2025
Aranan casus sonunda bulundu!

O kadar çok söz söyleriz ki bazen gerçek kalabalıkta kaybolur.

Devamını Oku
27.10.2025
Boğaziçi’ni nasıl çökerttiler?

Kime söylendiği belirsizse en ağır sözler bile havada kalır. En son Yargıtay başkanı konuştu.

Devamını Oku
23.10.2025
‘PKK yasası’na neden karşıyım

Kapıyı açan anahtar değil, kilidinin bilgisidir.

Devamını Oku
20.10.2025
Öcalan serbest bırakılacak mı

Sözcükler her zaman anlatmak için kullanılmaz.

Devamını Oku
16.10.2025
Apo ve Bahçeli’nin susturduğu asker

Çıkarlar suç ortaklıklarının kaynağıdır.

Devamını Oku
13.10.2025
‘Fatihli Müslümanlar’ rahatsız

“Bizi cehennemle korkutuyorlar ki dünyada onlara boyun eğelim.”

Devamını Oku
09.10.2025
Çocuk tecavüzünde çocuğu yargılayanlar

Çelişki dünyanın kendisinde sanırız, oysa ona sebep olan da insandır.

Devamını Oku
06.10.2025
Tarihin arka duruşması

Eğip bükersin, sarar paketlersin. Her şeye rağmen gerçek olduğu yerde durmaya devam eder.

Devamını Oku
02.10.2025
İŞKUR’u bile soydular

Kapı içeriden açıldı mı soygun normalleşir.

Devamını Oku
29.09.2025
‘Size miras kaldı’ sürprizinden çıkan örgüt

Koca ağaca bakıp dalındaki eksiği görüyorsan haksız değilsin.

Devamını Oku
25.09.2025
İçeridekilerin aileleri neler yaşıyor

Kendi gülünün dikenini çıkarmak kolaydır. Başkalarının acılarını anlamak ise uğraş ister.

Devamını Oku
22.09.2025
Netanyahu’nun Erdoğan’a salladığı parmak

Tek kişide hastalık dedikleri, milyonlarda ideoloji oluyor.

Devamını Oku
18.09.2025
Dananın kuyruğu kopacak derken...

Siz bu yazıyı okurken belki bütün kelimeleri eskimiş olacak.

Devamını Oku
15.09.2025
Erdoğan’ın CHP planı

Sen ardına dönüp bakmazken geçmiş bir gölge gibi seninle birlikte yürüyor.

Devamını Oku
11.09.2025
İBB operasyonunu başlatan AKP’li

Adli yıl açılışında İstanbul cumhuriyet başsavcısı gazetecilerle buluştu. İlginç bir ifade kullandı: “İBB operasyonunu ilk öğrenen kişi Murat Kapki oldu. Nasıl olduğunu bilmiyoruz. O, malları kaçırmaya başlayınca biz de harekete geçtik.”

Devamını Oku
08.09.2025
‘Terörsüz Türkiye’nin kabağı

Dünya değişiyor ama senin çektiğin çile hep aynı kalıyor.

Devamını Oku
04.09.2025
Başörtüsünü çıkaran Fethullahçı

İnsanın çektiği çilelerin sonucu tecrübeleridir.

Devamını Oku
01.09.2025
Topuk kırıldıktan sonra

O çok bildiğimiz gerçekleri her şey görünür olduktan sonra anlatmayı ne kadar çok severiz.

Devamını Oku
14.08.2025
TikTokçu hacı paşa devri

Yükselme kuralını kaybedince yukarıyla aşağı bir olur.

Devamını Oku
11.08.2025
Erdoğan’ın kimliği bile satılık

Hırsızın peşinden koşuyoruz da ya içeride kapıyı açan varsa?

Devamını Oku
07.08.2025
Şehit askerlerin tahlilleri ne söylüyor

Milletler yaşamdan öğrendikçe gelişir. Çöküş dönemlerinde ise ancak ölüm öğreticidir.

Devamını Oku
04.08.2025
Askerler kayıp 5 milyarın peşinde

Sana verirken yokluğu gösterenler, senin olan varlığı harcarken har vuruyor harman savuruyor.

Devamını Oku
31.07.2025
Koca savcılığın dokunmadığı patronlar

Dünya, Sezen Aksu şarkısındaki gibi: Masum değiliz, hiçbirimiz.

Devamını Oku
28.07.2025
Zengin itirafçı olur kurtulur olan garibana olur

Bazen fısıltıyı duyuyorsun. Bazen de çığlığı duyma istiyorlar.

Devamını Oku
24.07.2025
Davutoğlu partisindeki istifalara ne dedi?

Aslında benim sorum yeni çıkan o kitapla ilgiliydi...

Devamını Oku
21.07.2025
Öcalan, Ramazan, Altaylı

Memlekette “süreç bayramı” var. Gelgelelim “hukuk ve özgürlük bayramı” yok.

Devamını Oku
17.07.2025
Domates, biber, patlıcan!

“Demokrat adam”, “demokrat bulmadığı” adama “Ya demokrat ol ya döverim” demiş.

Devamını Oku
14.07.2025
Herkesi başka tartan kantar

Aynı kantar seni başka onu başka tartıyor...

Devamını Oku
10.07.2025
Söyleyin Timur haksız mı? 

Kimin haklı olduğunu söz belirler sanırsın, oysa hak çoğu zaman güç ile dağıtılır. Size bu satırları gazeteci arkadaşım Timur Soykan hakkındaki mahkeme kararını beklerken yazıyorum. 

Devamını Oku
07.07.2025