15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

17.07.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı. “Hedef göstermek” suçundan beraat etmiş, “alenen hakaret ve tehdit” suçundan bir yıl sekiz ay ceza almış! Hakaret ve tehdit nerede yapmış bir hukukçu bana anlatsın lütfen! 68 yıllık tecrübem yetmiyor!

15 Temmuz’un 9. yıldönümünü yaşadık. O geceyi unutmak mümkün mü? 22.00 civarında köprüde silahlı eyleme girişerek darbe yapabileceğini zannetmek için herhalde FETÖ’cü sahte komutanlar kadar cahil olmak lazımdı. O gecenin devamını da çok iyi hatırlıyorum, Özgür Özel başta olmak üzere CHP’li milletvekilleri Parlamento’ya gidip, diğer bütün partilerin milletvekillerini ayağa kaldırarak demokrasinin can damarı olan o yapıyı korumaya almışlardı. Ayrıca o yobaz tarikatın darbe denemesi bastırılabildiyse bu tecrübeli ve gerçek TSK’li Atatürkçü askerler ve komutanların, sokağa çıkan halkla beraber canları pahasına direnmesiyle oldu.

MAHCUPTULAR ÇÜNKÜ ‘KANDIRILMIŞLARDI’! SONRA...

15 Temmuz 2016’nın ardından AKP’liler son derece mahcuptular. Hep bir ağızdan “Kandırıldık” diyorlardı. Mecburdular çünkü yakın dönemde, CHP milletvekilleri veya biz Cumhuriyet yazarları gibi, Gülen örgütünün maskesini düşüren insanlarla alay etmek ve bu ikazları duymazdan gelmek, belki 20-25 yıldır bağlı bulundukları ideolojinin olmazsa olmaz tavrıydı. Son ana kadar kol kola yürüdüler. AKP, tüm Kemalistlere ve CHP’ye karşı çok büyük bir özür borçluydu. Ama bırakın o ana kadar gaflet içinde işledikleri işbirliği suçunun itirafını, 2 sene süren OHAL ilanıyla çok daha sert ve buyurgan bir yönetime geçiş yaptılar. Ne hikmettir ki 2017 yılının mayıs ayında iki cilt halinde Meclis’e sunulan ve AKP, CHP, MHP ve HDP tarafından hazırlanan 15 Temmuz raporu, Parlamento’nun arşivinden yok oluverdi! (1963’te öldürülen Kennedy’nin beyni de milli arşivde kayboluvermişti.) Ne dersiniz, FETÖ’nün kanserojen yayılımının içinde, siyasi ayağının ortaya çıkmaması acaba bu kayıpla da ilişkili olabilir miydi? Meğer FETÖ her yere sızmış ama Parlamento’ya hiç bulaşmamış! Şayet hazmedecekseniz size sunulan yan hikâye buydu!

AKP bunun ardından Yenikapı’da yaptığı büyük mitinge Kılıçdaroğlu’nu da davet etti. Kendisi de gidip demokrasiye sahip çıktı, destek verdi. Ama AKP’lilerin kimyası bozulmuştu, Zekeriya Öz’ün alçakça tutuklamaları ile zindanlara atılan Atatürkçü, Cumhuriyetçi insanları masum ve FETÖ mücadelesinde ortakları olarak görmeye hiçbir zaman hazır olamadılar. Çünkü bildiğiniz gibi Cumhuriyetin kazanımlarını yok saymak, Atatürk’e ağza alınmayacak sözler sarf edenleri görmezden gelmek ve başlığında Atatürk bulunan kurumların ismini değiştirmek, iktidarın vazgeçemediği huylarıydı (Daha birkaç gün önce Yeditepe Üniversitesi, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü kapatıldı). 2018’de İnce ve 2023’te Kılıçdaroğlu’nun katıldıkları cumhurbaşkanı seçimleri -AKP her ne kadar İstanbul ve Ankara’yı kaybetmenin acısını yaşamış olsa da- iktidarın ana muhalefet partisi ile olağan sürtüşmeleri içinde yaşayıp gittiği yıllardı. Ta ki İmamoğlu cumhurbaşkanı aday adaylığını açıklayıp ardından da resmi olarak yola koyulana kadar! İşte iktidar bunu hiç hazmedemedi.

BÜYÜK TAARUZ NASIL BAŞLADI?

Düşük yoğunluklu rekabet ve “olağan” kavgalar, birden yerini açık demokratik savaşa terk etti. İktidar diplomayla yetinmedi, CHP’li 17 belediye başkanı, hiçbir zaman netleşemeyen iddialarla hapse atıldı. Aynı siyasiler gibi, gazeteciler ve sivil toplumcular da toplanılmaya başladılar. Sanki birileri FETÖ’nün gösterişli operasyonlarını özlemişti ve kaderin cilvesine bakın ki hedef yine aynıydı: Kemalistler, Cumhuriyetçiler! Adana’nın örnek başkanı Zeydan Karalar’dan hayatı için sağlık mücadelesi verirken hâlâ içeride tutulan Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık’a kadar CHP’li belediye başkanları hiç hak etmedikleri günler yaşıyorlar. Yandaş medya ise CHP’li muhalefet gruplarının artık Özel’e isyan ettiği ve İmamoğlu’nu sırtlarında taşımak istemedikleri ve “Yiğidim Aslanım” şarkısının onun adına çalınmasına izlerken utandıklarını pervasızca söylenebildi! Tabii ki hiçbir isim veremeden bir çamur olarak ortaya atıldı bu iddialar. Gazeteciliğin en bayağı halidir bu.

Bahçeli’den sonra Erdoğan’ın da davanın yayınlanmasını kabul ettiğini ağzından dinledik! Ne mutlu bizlere ki doğruları görmek için hem savcıyı hem suçlananı hem avukatları dinleme fırsatı bulabilecek... tik! Bulabilecektik, diyorum çünkü o günden sonra bu konu bir daha gündeme gelmedi! Halbuki bu kadar ağır suçları varsa halk önünde bunların konuşulmasından daha iyi bir fırsat olabilir mi AKP için?

PKK MİZANSENLE SİLAH BIRAKMIŞMIŞ!

Konu artık yalnız Kemalistlerin, demokratların hedef olması değil; her safta yürütülen irili ufaklı dokunuşla, Cumhuriyetin kurucusu ve onun büyük mirasına karşı oluşturulan cepheler! Bahçeli’nin meşhur girişimi ile başlayan sözde barış süreci ile PKK güya silah bıraktı! Ne kadar utandırıcıydı, çocuk kandırır gibi, Süleymaniye’de 30 silahın koca bir kazanda yakılarak saf dışı bırakılması törenciği! Özür dilerim de bu örgüt kaç kişilik? Ne kadar mühimmatları var? Bu cephane nerelerde gizleniyor? Niye silahlarını TSK’ye teslim etmiyorlar?

Ama beni şaşırttı mı? Hayır! Konuyla ilgili ilk deklarasyonlarında Türkiye Cumhuriyeti’ni o kadar suçlayarak konuşmuşlardı ki ben “Bu bir barış bildirisi mi yoksa savaş mı?” diye sormuştum (15.05.2025). Şimdi “yeni anayasa” konusu konuşulduğu zaman, acı bir şekilde gülümsüyorum. Dün savunmasını yaparken konuya değinen İmamoğlu’nun, “DEM Parti ve MHP’ye sesleniyorum; bu süreci kendi ikballeri için fırsat gören zihniyetten kendinizi ayrıştırın” sözlerini tekrar etmekle yetineceğim, ki bu ikazı uygulamak çok zor, neredeyse imkânsız.

Yazarın Son Yazıları

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025
Tarih nedir, ne değildir?

Tarih nedir, ne değildir?

Devamını Oku
06.03.2025