Erdoğan 4. kez adaylık peşinde mi?

Erdoğan 4. kez adaylık peşinde mi?

23.11.2023 03:00
Güncellenme:
Takip Et:

Erdoğan çok ilginç bir siyasetçi. Ülkede çizgilerin düz gitmesini sevmiyor. Elinden geldiği kadar gündemi belirleme yolunu tercih ediyor. Özgür Özel’in genel başkan oluşu ile CHP’nin siyasi planında bir umut olarak öne çıkması ve ana gündemde kalmasını kendi karakteri çerçevesinde pek kabullenemedi. Hemen yeni bir hamle yapması lazımdı. Erdoğan bir değil, iki hamle yaptı. Yargıtay aracılığıyla Anayasa Mahkemesi’nin birden tartışılır hale gelmesi, yargının bir numaralı referans noktası olma vasfını kaybetmiş gibi bir hava yarattı. Bu da yeni anayasa tartışmalarını alevlendirirken, zemini uygun gören Erdoğan, 50+1’in artık başkanlık sistemi adına sürmesi gereken bir formül olmadığını, en fazla oy alanın seçilmesi gerektiğini ısrarla vurgulamaya başladı. 

AYM’nin duruşundaki özgüven eksikliğinin ya da en azından kamuoyuna böyle yansıması bende hayal kırıklığı yarattığını aktarmıştım. Kıdem olarak kendisinin altında yer alan bir Yargıtay Dairesi’nin, AYM’nin aldığı bir karar aleyhine görüş bildirmesi ve üstelik bu kararı alanlar hakkında “suç duyurusu” yapması çok olağan dışı bir durumdu. Acaba AYM üyeleri kendilerini atayanın Erdoğan olması nedeniyle bu baskıyı hissettikleri için mi edilgen bir konuma geçiyorlar? Olabilir. Konuyu duayen Anayasa Mahkemesi eski Başkanı Yekta Güngör Özden ile konuştum. Mealen, “AYM’nin bir ağırbaşlılığı vardır, ağız dalaşına girmezler. Yargıtay’a bile ‘varsın desin dursun’ derler. AYM üyelerine bir suç isnat ediliyorsa, buna bakacak yer yine AYM’dir” dedi gülümseyerek…

AYM, ERDOĞAN VE BAHÇELİ

Başta Kavala davası olmak üzere, AYM’nin, kendi arzu ettiğini net şekilde belli ettiği kararların dışına çıkması, Erdoğan’ı ve ortağı Bahçeli’yi belli ki rahatsız ediyor. Herhalde onların da kendi milletvekilleri gibi her dediklerini tartışmadan onaylamalarını beklediklerinden, önce büyük bir şaşkınlık ardından da ciddi bir tepki verme ihtiyacı yaşıyorlar. Ama Bahçeli daha radikal, “AYM’nin kaldırılması caizdir” demeye getiriyor. 

Tabii benim en çok merak ettiğim konu, 50+1’den vazgeçmek isteyen Erdoğan’ın bu tavrı hangi gerekçeyle gösterdiği… Benim fikrim, Erdoğan’ın bu değişikliği ilerideki başka bir AKP’li aday için değil, kendisi adına düşündüğü… Tekrar seçime girmeye hakkı olduğunu kamuoyu önünde oldu bittiye getirdikten sonra, dördüncü kere yarışabilmek için bir altyapı hazırlama peşinde. Gerçekleştirebilecek demiyorum, ama en azından bunu arzu ederdi, net olarak görüyorum. Deneyecek mi? Deneyebilir… Anayasa değişikliği için kamuoyunun tepkisini iki madde değişikliğiyle aldıktan sonra bu üçüncü maddeyi sahaya sürebilir mi? Sürebilir! Çünkü Erdoğan gündem değiştirmeyi sever, ama iktidarı daha da çok sever.

50+1’den çıkış tabi kamuoyu nezdinde Erdoğan’ın artık Bahçeli’yi bir yük olarak taşımak istemediği anlamında yorumlandı. Bununla da ilişkili olabilir, zaten bu hafta grup toplantısında 50+1 formülünden vazgeçmek istemediklerini Bahçeli dosta düşmana duyurdu! Söyledikleri çok net: “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi gelip geçici bir heves değildir. Bu sistemin demokratik meşruiyet temeli 50+1’dir.” Acaba Bahçeli, Erdoğan’ın gözünde en az AYM üyeleri kadar kızılası bir profile eriştiğini fark etti mi? Beştepe’de “Sen de mi Brütüs?” sözlerinin yankılandığını düşünebiliriz… Kim bilir Erdoğan kendisini ikna etmek için hangi kartları masaya sürecek? 

ÖZEL-İMAMOĞLU CEPHESİ

Olan biteni izleyen Özgür Özel ise Erdoğan’a tüm kapıları tabii ki kapattı. Anayasa’yı değiştirme rüyaları, önce parlamentoda 360-400 arası sandalyeden başlıyor. O rakamla değişiklik önerisi halkoyuna taşınabiliyor. Erdoğan’ın buna ulaşması hiç mümkün görünmüyor.

İmamoğlu ise anayasa tartışmalarına ayrı bir önem veriyor. İster 50+1, ister en çok oy alan formülü olsun, kendisini en büyük şansa sahip, potansiyel “cumhurbaşkanı” olarak gören İmamoğlu, bir yandan kendi hinterlandının HEDEP ile “soyut diyalogları” varken, ittifaklara kapıları kapatan Akşener’i nasıl ikna edeceğini planlıyordur. Liderlerinin fevri çıkışlarından usanan İYİ Partililer ise istifalarını vermeye başladılar. Bu gelişme bizi şaşırtıyor mu? Pek değil. İmamoğlu yarın Akşener’i belki ikna edebilir, ama ertesi gün veya daha ileride de “Beni zorladılar, pişman oldum” cümlelerini duyabiliriz. Artık Akşener’in toplumda bıraktığı izlenim bu. Yaşayarak gö-re-ce-ğiz…

Yazarın Son Yazıları

CHP kurultayı: Kazananlar ve kaybedenler

1970’lerde, İstanbul’da Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nde eski şampiyonlarımızdan Fehmi Kızıl vardı.

Devamını Oku
04.12.2025
CHP kurultayı demokrasiyi aydınlatacak!

CHP kurultayı, bu hafta sonu her zamanki gibi büyük bir medya ilgisi altında yaşanacak.

Devamını Oku
27.11.2025
Mustafa Kemal’i hazmedemeyen solcular!

İddianame açıklaması yüzünden geçen hafta yazamadığım konuya hemen giriyorum.

Devamını Oku
20.11.2025
İddianame ve kritik yönlendirme

Pek de sürpriz olmadı.

Devamını Oku
13.11.2025
Sahte dünyalar kuşatması

Paranın sahtesi vardır, kalpazanlar basar.

Devamını Oku
06.11.2025
Cumhuriyet, iki kahraman ve yarınlar

Dün Cumhuriyet Bayramımızı kutladık.

Devamını Oku
30.10.2025
CHP davasına dikkat!

Siyaset, insanların daha iyi yaşaması için yapılır, dünyanın neresinde olursa olsun.

Devamını Oku
23.10.2025
Yok olan Nobeller ve edepler

Trump bozulmuş, “Nasıl olur da Nobel Barış Ödülü bana verilmez?!” “Ben yedi savaş durdurdum, gidip hiçbir şeyi yapamamış birine verecekler o ödülü” deyip duruyordu.

Devamını Oku
16.10.2025
Özel-Bahçeli düellosu, cevapsız sorular

Sinan Ateş cinayetinin dumanı tütmeye devam ederken bu cinayetin bir numaralı sanığı 90’lı yılları anımsatan bir şekilde güpegündüz öldürüldü.

Devamını Oku
09.10.2025
‘Bombalı Nobel’ ve barış!

Bugünlerde, Trump ve Netanyahu’nun anlaşarak Ortadoğu’ya ve Filistin’e dayattıkları yeni düzenin ve “sözde” barışın hangi hızda yaşama geçip geçemeyeceğini öğreneceğiz, tabii yeni sürprizlerle karşılaşmazsak...

Devamını Oku
02.10.2025
Fenerbahçe, Türkiye ve demokrasi dersi!

Fenerbahçe Spor Kulübü’nde nöbet değişimi oldu.

Devamını Oku
25.09.2025
Misyonlarını tamamlayamayan kayyumlar!

Daha iki yıl önce kazanması için elimizden geleni yaptığımız, uğruna 24 saat koşturduğumuz Kılıçdaroğlu’nun, o gece kendisine umut bağlayan milyonların neredeyse tamamını karşısına alacak pasif duruşu ve agresif sessizliğiyle, Vito’larına binip kaybolmasına şahit olmak bize nasipmiş...

Devamını Oku
18.09.2025
Demokrasimizin açık yarası ve vazgeçilmez ikazlar

Türkiye, darbe günlerinde gördüğü sahneleri yaşadı.

Devamını Oku
11.09.2025
Kayyuma karşı halk, partisiyle direniyor!

Bunu da gördük.

Devamını Oku
04.09.2025
Anne Frank bana Gazze hakkında mektup yollamış…

Dün aldığım bu mektubu sizlerle paylaşmak istedim.

Devamını Oku
28.08.2025
Cerahatin içinde yüzüyoruz...

Haftada bir köşe yazısı kaleme alarak gündemi yakalamak için, şapkadan üç değil, beş tavşan çıkarmanız lazım!

Devamını Oku
21.08.2025
Diyanet İşleri Başkanı’na açık mektup

Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş...

Devamını Oku
14.08.2025
Komisyon başladı: Ufukta neler olabilir?

Cumhuriyet Halk Partisi, tabanından ve partinin ileri gelenlerinden yapılan bütün uyarılara rağmen komisyona katıldı.

Devamını Oku
07.08.2025
CHP komisyona katılmamalıdır, tersine...

CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve MYK’sının bu ikazları dikkatle değerlendirmeye alacaklarına inanıyorum.

Devamını Oku
31.07.2025
Bir "Altan Bey" geçti bu topraklardan

Yıl 1955, genç gazeteci Altan Öymen ve iki polis Ankara kışının ortasında…

Devamını Oku
24.07.2025
15 Temmuz’dan terörsüz Türkiye’ye...

Gündem aşırı yoğun. Ekrem İmamoğlu’na açılan en akıl almaz davalardan biri dün karara bağlandı.

Devamını Oku
17.07.2025
Satranç oynarken şahınızı veremezsiniz!

Gündem belli: AKP’nin “muhalefetsiz demokrasi modeli” için yaptığı çalışmalar...

Devamını Oku
10.07.2025
Sivas'tan bugüne... Karanlıklar ve tehditler devam ederken

Dün, 2 Temmuz’du… 32 yıl önce yobazların 35 aydınımızı yakarak katletmesinin yıldönümü...

Devamını Oku
03.07.2025
‘Mutlak butlan’a karşı CHP kararlılığı!

Özgür Özel ve Ekrem İmamoğlu sayesinde CHP’nin birinci parti konumuna yükseldiğini gören AKP, ne yapıp edip bu iki lideri durdurmak için her şeyi yaptı ve yapmaya da devam ediyor.

Devamını Oku
26.06.2025
Cahil ve faşist liderlerin savaşı

Aslında bu köşe yazısını kaleme almanın hiçbir anlamının olmayacağı 36 saatlik süreç yaşıyoruz...

Devamını Oku
19.06.2025
Özgür Özel’in samimi gözyaşları

Her ölüm dayanılmaz bir acıdır. Şayet o ölüm, kalp krizi, trafik kazası, elektrik çarpması, cinayet veya intiharla gelmiş ise insan nefes alamaz hale gelir.

Devamını Oku
12.06.2025
Hiçbir şey, göründüğü gibi değildir

Yaşam akıp giderken, siyasi olaylara karşı yorumlar -tahminlerim bazen çok emin görünseler de- altüst olabiliyor.

Devamını Oku
05.06.2025
Çağdaş Türkiye mutlulukları ve üzüntüleri

Hayat, iyi ve kötü olaylar arasında oluşan düğümler şeklinde akan öznel bir film gibi. Seviniyoruz, üzülüyoruz, kahroluyoruz, âşık oluyoruz, şaşırıyoruz, kâh siyasetçilere kâh en yakınlarımıza kâh tuttuğumuz takıma kızıyoruz.

Devamını Oku
29.05.2025
Hayatınızda kaç tıkanıklık var?

Bazen içiniz tıkanır ya, nefes alamaz gibi olursunuz. Uyumak istersiniz ama uyuyamazsınız. İçiniz isyanlardadır, konuşacak kimseniz yoktur. Bütün bunları yaşarken bir de kapana kısılmış fare gibi trafikte kalmışsınızdır mesela!

Devamını Oku
22.05.2025
Yoksa bu bir savaş bildirisi mi?

Hayatı terör yüzünden kararmış aileler için acaba 12 Mayıs 2025 itibarıyla acılar son bulacak mı, yoksa bu tarih iç ve dış siyasetimizi daha da büyük kargaşaya taşıyacak kritik bir eşik mi olacak?

Devamını Oku
15.05.2025
Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Sokaktaki kediden lidere kadar her yer şiddet!

Devamını Oku
08.05.2025
Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Dünyanın sahte demokrasi parodileri (Trump ve ötesi)

Devamını Oku
01.05.2025
Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Subianto-Nutuk-Abdullah amcamız!

Devamını Oku
24.04.2025
Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Erdoğan’ın, yenilmez bir İmamoğlu’na katkıları

Devamını Oku
17.04.2025
‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

‘Parti devleti’ ve öncü muhalefet

Devamını Oku
10.04.2025
Gezi ve Saraçhane farkı!

Gezi ve Saraçhane farkı!

Devamını Oku
03.04.2025
Çok 'özel' bir lider, Özgür Özel

Çok "özel" bir lider, Özgür Özel

Devamını Oku
27.03.2025
İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

İmamoğlu ve demokrasi halka emanet

Devamını Oku
20.03.2025
Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Çifte standartlar ülkesinde demokrasi mücadelesi

Devamını Oku
13.03.2025
Tarih nedir, ne değildir?

Tarih nedir, ne değildir?

Devamını Oku
06.03.2025