‘Şehzade’ analarına notlar
Elçin Poyrazlar
Son Köşe Yazıları

‘Şehzade’ analarına notlar

21.09.2020 16:57
Güncellenme:
Takip Et:

Bir arkadaşımın, 12 yaşındaki sağlıklı oğlunun tabağındaki eti parçalara ayırıp onu besleyişini unutamıyorum. Pek çok lokantada oğullarını ağzına sunulan lokmaları yuttuğu için tezahürata boğan anne-müritlerin besleme törenleriyle sayısız kereler karşılaştım. 

Ve defalarca gördüğüm şey şu: Kral-çocuk tahtına genellikle erkek çocukları oturtuluyor. Bir annenin çocuğuyla ilgilenme güdüsünün, koşulsuz sevgisinin bir parçası olduğunun farkındayım. Ancak aynı koşulsuzluk oranına kız çocukları nail olamıyor. 

Ülkede erkek çocuklarına gösterilen hoşgörü, alan, beklenti, hak, saygı ve endişe kız çocuklarına gösterilenden çok farklı. Anne-oğul ilişkisi pek çok ailede anne-kız ilişkisinin önüne geçiyor. Kıza ‘aileden gidecek’ erkeğe ise ‘soyu devam ettirecek’ üye gözüyle bakılıyor sıklıkla. 

Belki de bu yüzden, karmaşık, bol çatışmalı ve çok daha derinden yürüyen anne-oğul arasındaki bağ erkek çocukların üstünde bir yük. 

ELİMİZDEN ÇIKIYORLAR

Buna bir tür duygusal bagaj da diyebiliriz. 

Erkek çocuklarını bilinçaltında ‘hayatının tek erkeği’ olarak gören anneler vazgeçemeyecekleri bu kişiyi sosyal, duygusal, cinsel anlamlarda şekillendiriyor. 

“Tüm kızlar sana kurban olsun” diyebiliyor örneğin bir anne. “Fettan kızlar oğlumu benden alacak” diyebiliyor başka bir tanesi. Kadınların erkekleri annelerinden ‘çalma’ hedefiyle ‘kandırdıkları’ paranoyasını oğlunun aklına yıllar boyunca işliyor. 

Ya da kızına ev işlerini yüklerken “Erkek ev işi yapmaz” diyerek oğlunu tüm bu angaryalardan kayıran yine korumacı-ayırmacı anneler oluyor.

Ev-sokak dinamiğinin esas oyuncularını çocukları arasında cinsiyete göre dağıtan ya da içinde bulunduğu ‘geleneksel’ aile yapısını pekiştiren yine anneler olabiliyor. 

Çalışan annelerini sorgulayan, kız kardeşiyle aynı hak ve özgürlüklere sahip olmadığını düşünen, sokağın hâkiminin kendisi olduğuna inanan erkek çocukları de biz annelerin elinden çıkıyor. 

O TAHTTAN İNMELİLER

Erkek çocuklarına cinsler arasındaki eşitliği kendimizi örnekleyerek gösteremediğimiz, erkeklerin daha farklı hakları olduğuna kendimiz de inandığımız, evde bize hizmetçi-anne gibi davranılmasına göz yumduğumuz ya da işleri evdeki kız çocuğuna verdiğimiz, oğlumuzun ‘erkekliğe dair’ gelişimini sadece babasına yüklediğimiz ve onların kadınları sevip saymasını sağlamadığımız sürece annelik görevimiz eksik kalmış oluyor. 

Erkek çocuklarının, ‘Geyşa’ hayali yerine güçlü ve bağımsız kadınları daha sık görmeye, nezaketin zayıflık olmadığını, aşkın kıskançlıkla alakasının bulunmadığını, kadın ve erkeğin arkadaş olabileceğini, kendi işleri ve bakımlarını (bebeklik hariç) her yaşta yapabilecek beceride olduklarını ve medyada sunulan güzellik ve kadın anlayışının yanıltıcı olabileceğini bilmeye ihtiyacı var. 

Kadınlığı ezerek erkek çocuklarını güçlü adam olarak yetiştirme kaygısı ve uygulaması onları ‘şehzade tahtlarına’ daha sıkı bağlamak demek. 

Tepedeki o tahtların önünde diz çökmeyi bırakıp önce kendimizle sonra o krallığın devamını isteyenlerle yüzleşmek gerekiyor. 

Bunun için kral-çocuklarımızı o tahttan indirme ve diğerleriyle eşitlemeye başlamak dışında seçeneğimiz de yok.



Yazarın Son Yazıları

31 Mart’ın küresel yankısı

31 Mart’ın küresel yankısı

Devamını Oku
05.04.2024
Taliban’ın Batı’yla cihadı

Taliban’ın Batı’yla cihadı

Devamını Oku
29.03.2024
ABD’nin TikTok’la savaşı

ABD’nin TikTok’la savaşı

Devamını Oku
22.03.2024
Dünya bu sorunun yanıtını arıyor

Kate Middleton nerede?

Devamını Oku
15.03.2024
Işık hızında feminizm

Işık hızında feminizm

Devamını Oku
08.03.2024
Tüp bebek ve politika

Tüp bebek ve politika

Devamını Oku
01.03.2024
Ortadoğu’dan notlar

Ortadoğu’dan notlar

Devamını Oku
23.02.2024
Avrupa’nın NATO’su

Avrupa’nın NATO’su

Devamını Oku
16.02.2024
Donald Trump 2.0

Donald Trump 2.0

Devamını Oku
09.02.2024
Nazi selamı (12 Ocak 2024)

Nazi selamı

Devamını Oku
12.01.2024
Dünyanın süper seçim yılı: 2024

Dünyanın süper seçim yılı: 2024

Devamını Oku
05.01.2024
İran’da kadına nefes yok

İran’da kadına nefes yok

Devamını Oku
22.12.2023
‘AB bizi ne yapsın?’

‘AB bizi ne yapsın?’

Devamını Oku
15.12.2023
Kral, aslan, deli

Kral, aslan, deli

Devamını Oku
24.11.2023
Endişeli Muhafazakârlar

Endişeli Muhafazakârlar

Devamını Oku
17.11.2023
Soykırım, savaş suçu, barbarlık...

Soykırım, savaş suçu, barbarlık...

Devamını Oku
03.11.2023
Garantör

Garantör

Devamını Oku
20.10.2023
'Aile arasında'

'Aile arasında'

Devamını Oku
18.10.2023
Türkiye’nin Ortadoğu misyonu

Türkiye’nin Ortadoğu misyonu

Devamını Oku
13.10.2023
Savaşa hoş geldiniz

Savaşa hoş geldiniz

Devamını Oku
10.10.2023
Diktatörler ve silahlar

Diktatörler ve silahlar

Devamını Oku
06.10.2023
‘The Terrorist’

‘The Terrorist’

Devamını Oku
05.10.2023
Menendez’in altınları

Menendez’in altınları

Devamını Oku
29.09.2023
İkinciyiz ama sondan!

Türkiye’nin LGBTİ+ politikası

Devamını Oku
08.09.2023
Dans ve devrim

Dans ve devrim

Devamını Oku
01.09.2023
İngiltere’nin ‘yüzen hapishanesi’

İngiltere’nin ‘yüzen hapishanesi’

Devamını Oku
18.08.2023
Trump ABD’ye karşı

Trump ABD’ye karşı

Devamını Oku
04.08.2023
Çin’in kayıp dışişleri bakanı

Çin’in kayıp dışişleri bakanı

Devamını Oku
28.07.2023
AB ile sıfır noktasına doğru

AB ile sıfır noktasına doğru

Devamını Oku
21.07.2023
Dış politika dümeni

Dış politika dümeni

Devamını Oku
14.07.2023
Afganistan: Kadınların zindanı

Afganistan: Kadınların zindanı

Devamını Oku
07.07.2023
ABD ile İsveç takası

ABD ile İsveç takası

Devamını Oku
23.06.2023
Kavimler Göçü

Kavimler Göçü

Devamını Oku
16.06.2023
Kosova tedirginliği

Kosova tedirginliği

Devamını Oku
09.06.2023
Avrupa’nın al-ver devleti

Avrupa’nın al-ver devleti

Devamını Oku
02.06.2023
Bu daha başlangıç…

Bu daha başlangıç…

Devamını Oku
22.05.2023
Batı’nın merak ettiği

Batı’nın merak ettiği

Devamını Oku
05.05.2023
Bir hayalim var

Bir hayalim var

Devamını Oku
01.05.2023
O esnada dünyada…

O esnada dünyada…

Devamını Oku
28.04.2023
En basit seçim

En basit seçim

Devamını Oku
26.04.2023