Emre Kongar
Emre Kongar ekongar@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Demokrasinin ve liranın düşmanları

14 Aralık 2021 Salı

Sevgili okurlarım, bugün aslında, cumartesi günü Cumhuriyet’te yayımlanan Ümit Aslanbay’ın “HDP ve ‘Sol’ yanılgı” adlı yazısından hareketle, seçimlere giderken HDP’nin rolünü irdelemeye çalışacaktım.

Fakat, liranın artık bir felaket halini almış olan değer kaybı gündemin başına oturdu.

Bu nedenle hem HDP hem de paranın değer kaybı konularında, genel ilkeleri anımsatan bir yazı yazmaya karar verdim.

Bu genel ilkeler, güncel sorunların nedenleri ve dolayısıyla çözümleri hakkında da ipuçları içermektedir.

***

Önce Demokratik Rejim’in iki düşmanına, ırkçılık ve dincilik siyasetleri hakkındaki ilkelere bakalım:

1) Din ve milliyet kimlikleri her bireyin mukaddes kabul ettiği değerlerin başında gelir ama hiçbir kimlik ötekinden daha üstün veya daha aşağı olarak kabul edilemez.

2) Irkçılık, milliyetçilik, dincilik, mezhepçilik ideolojilerine dayalı kimlik siyasetleri, her kimliğin eşitliği ilkesi üzerine kurulu olan Demokratik Rejim’in en büyük düşmanlarıdır.

3) Bir ülkede, Müslümanlara ayrı hukuk, Gayri Müslimlere ayrı hukuk, Sünnilere ayrı hukuk, Alevilere ayrı hukuk, Türklere ayrı hukuk, Kürtlere ayrı hukuk olmaz, olamaz.

4) Herhangi bir milliyetçilik üzerinden yapılan kimlik siyasetinin sonu, faşizmdir.

5) Atatürk’ün milliyetçilik vurgusu, bütün milletlerin eşitliğine dayalıdır, hiçbir faşist yaklaşımı savunmak için kullanılamaz.

6) Her ırkçılık, milliyetçilik ve dincilik, mezhepçilik ideolojisi, bir ülkeyi, bir devleti bölmek için emperyalistler tarafından kullanılan en elverişli araçtır.

***

Şimdi Milli Para’nın iki düşmanı, habaset ve cehalet hakkındaki ilkeleri görelim:

(Habis kötü demektir. Habaset, kötülük anlamına gelir.

Cahil, bilgisiz demektir. Cehalet, bilgisizlik anlamına gelir.

Lira sözcüğünü ise ulusal para anlamında kullandım.)

1) Para değerinin düşürülmesi, ekonomiyi yönetenlerin kararıyla olur.

2) Para değerinin düşürülmesi, başta ekonomik ve mali konular olmak kaydıyla, ülkenin kötü yönetiminden kaynaklanır.

3) Para değerinin düşürülmesi, bütün fiyatları etkiler, hele hele ithalata dayalı ekonomilerde zorunlu olarak büyük fiyat artışlarına yol açar.

4) Para değeri her düşürüldüğünde, halkın cebindeki paralar, bu kararları alanların veya onların istedikleri kişilerin ceplerine girer.

5) Demokratik ve yarı demokratik ülkelerde paranın değerini önemli ölçüde düşüren her yönetim, mutlaka iktidardan düşer.

6) Bütün bu ilkelere rağmen, ulusal parasının değerini düşüren iktidarlar halkının değil, kendilerinin ve yandaşlarının refahını düşünen habis yönetimlerdir.

7) Para değerini büyük ölçüde düşürdükleri zaman, iktidardan da düşecekleri halde bu kararları alan yönetimler, aynı zamanda cahil yönetimlerdir.

***

Şimdi gelelim Demokratik Rejim düşmanları ile Lira düşmanlarının arasındaki ilişkiye:

Emperyalizm, en çok bir ülkedeki ırkçılık, milliyetçilik, dincilik ve mezhepçilik üzerinden ayrımcılık yapan iktidarları sever, çünkü o ülkeyi en iyi bu fay hatları üzerinden zayıflatır ve böler.

Yine emperyalizm, en çok, halkını değil, kendisini ve yandaşlarını düşünen habis ve cahil iktidarları sever, çünkü bu iktidarlar kendi çıkarları için ülkeyi harcarlar.

Tam bu noktada ırkçılık, milliyetçilik, dincilik, mezhepçilik ile habaset ve cehalet arasındaki ilişki ortaya çıkmaktadır:

Bunların hepsi birbirlerini destekleyen ve pekiştiren faktörlerdir.

Ayrıca, emperyalizm, hem demokrasinin hem de liranın düşmanlarını çok sever.

Bu düşmanlar birlikte olduğu zaman ise emperyalistler bunların tadına doyamazlar.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Filler savaşında Türkiye 12 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları