İki as futbolcusu cezaevinde, teknik direktörü terfi edip hak ettiği Ulusal Takım’ın başına getirilmiş bir İstanbul Belediye... İberyalılarla donatılmış şampiyonluk adayı ve son haftaların grafiği yüksek takımı Beşiktaş, bırakın play-off oynamayı. Karşılaşmada elbette favori Beşiktaş. Eksik olmasına rağmen 12. adamı tribünleri doldurmuş. Futbolsa futbol, siyasetse siyaset. İkisini birbirine karıştırmayacak kadar bilinçli. Ama yönetimde o bilinç yok!

Kendi ‘evindeki taşralıydı’ dün Beşiktaş. İberliler tatile devam ediyorlar. Fernandes biraz, elbette oyun olarak değil, duran koz helvası toplarda. Beşiktaş kendini yemeye devam ediyor... Egemen Bursa’yla düştü çıktı, Trabzon’a gitti, Şenol Güneş’in elinden ulusal oldu. Bu Hilbert’in Sivok’un yerine Türkiye’de oynayan herhangi bir takımın savunma oyuncularından iki adam al, herhalde onlardan daha başarılı olur.

Ya o Carlos Carvalhal’a ne demeli? 20 dakika kalmış, Beşiktaş golü bulmuş ama 11 adamını hem sesinle hem vücut dilinle kendi 18’inde savunmaya zorluyorsun. Holosko dahil... Komşu ülkenin Barcelona takımı arkadaki üç kişiyi orta çizgide oynatıyor. Senin 11 kişilik takımın ise kendi ceza alanında. Türkiye’de Carvalhal’dan daha akıllı hoca mı yok?

İstanbul Belediye galibiyeti hak etti ama berabere kalarak ‘karşı evde nasıl oynanır’ın dersini verdi.

Hüseyin Göçek! Hiç hakem gibi durmuyorsun! Şu hakem gibi duranlara bir bakıver. Gerçekten seni de övmek istiyorum.