Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Cumhuriyetin çizgisi belli
“Okula gitmek için izin almalısın. Çalışmak için izin almalısın. Hatta ne okula gidebilirsin ne de çalışabilirsin. Kız-erkek yanyana gelemezsin. Özgürce istediğini giyemezsin. Fikrini söyleyemezsin. Hayatınla ilgili en basit bir kararı bile kendi özgür iradenle veremezsin. Haklarını alamazsın, eşit görülmezsin. Kendi seçimlerini yapamazsın. Çocukluğunu yaşayamazsın, zorla evlendirilirsin. ‘Yasak, günah, ayıp ile çerçevelenen kısıtlamalarla nefessiz bırakılırsın... Karar mekanizması ise erkek hegemonyasındadır.”
Geçmişte kalmıştır diye ummak istesek de gerçekte bu yukarıda kelimelere dökülen kâbus tablosu ne yazık ki kız çocukları, kadınlar için pek çok yerde hâlâ geçerli. Coğrafya kaderse eğer, biz bu zorlu coğrafyada çok şanslıydık. Çünkü bizim Mustafa Kemal’imiz, Atatürk’ümüz vardı. Milli Mücadele ruhuyla birlikte bağımsız, egemen bir ulus, laik, çağdaş bir devlet temelinde Cumhuriyeti adım adım inşa etti, bizlere bu paha biçilmez mirası bıraktı.
Olmasaydı, sultanlık mı dersiniz, ümmetçilik mi dersiniz, medrese aklı mı dersiniz o çizgilerde kalınsaydı... Şimdi sahip olduğumuz Türkiye var olur muydu?..
Büyük önderin izinde asırlık Cumhuriyet çınarının nasıl güçlü olduğunu, tüm fırtınalara, baltalamalara karşın kökten dallarına nasıl ayakta kaldığını biliyor, görüyoruz. Gericiler ise yüzyıl önce de olduğu gibi yine varlar. Ellerindeki tüm imkânlarla her türlü aradan sızmaya çalışıyorlar. Ama yaşlısı genci toplumun pek çok kesiminin yüreklerinin derinliklerine yerleşen Atatürk sevgisini, Cumhuriyet yolu aşkını söküp atamıyorlar. Siyasi, ekonomik olarak güçlenseler de toplum içindeki Atatürk’ün birleştiriciliğini aşındıramıyorlar. Bütün hırs ve öfkelerinin arkasında da bu yatıyor olsa gerek. Cumhuriyet kutlamalarını geçiştirmeye çalışanlar her seferinde yurttaşın coşkusuna çarpıyorlar. Baktılar olmuyor, “Atatürkçüymüş” rolüne bile bürünebiliyorlar. Ama konu Atatürk, konu laik, demokratik hukuk devleti olduğunda yurttaş kimin gerçek kimin siyasi manevralerda olduğunun elbette farkında.
KADIN HAKLARI DEVRİMİ
Yıllar önce uluslararası bir toplantı sırasında Yemen, Afganistan’dan sivil toplum kuruluşlarından bir grup kadınla bir araya gelmiştim. Sohbetimiz sırasında bana ne kadar şanslı olduğumu söyledikleri kulaklarımdan hiç çıkmadı. Bu ifadelerinin arkasında sadece ülkelerinin çatışma sahası haline gelmesi değil, kız çocuklarına, kadınlara yönelik baskılarla çevrili, özgürlüklerden yoksun olmaları da vardı. O gün ulu önder Atatürk’ün ve yol arkadaşlarının değerini bir kez daha anladım.
Eğitimden çalışma hayatına, seçme seçilme hakkına, Medeni Kanun’a uzanan kazanımları düşünürsek Cumhuriyet hiç kuşkusuz aynı zamanda kadın hakları devrimidir de. Anneannelerimiz, annelerimiz, kız kardeşlerimiz, kızlarımız... Nesilden nesile Cumhuriyet meşalesini aydınlık tutan, tutacak milyonlarca Cumhuriyet kadını. Günümüzdeki kimi baskılara karşın kadınlar yaşamın her alanında biz de varız diyebiliyorsa, hakları için mücadele edip, taleplerini güçlü sesle dile getirebiliyorsa, bu özgüvenin arkasında Atatürk var. Onun ilkelerinin ışığında evlatlarını yetiştiren aileler, öğretmenler var. Hepsine minnettarız.
Asırlık Cumhuriyetimizle yaşıt sayılabilecek, adını Atatürk’ün koyduğu gazetemizin farklı bölümlerinde kadın, erkek birlikte emek veriyor, çalışıyoruz. Cumhuriyet gazetesinin genel yayın yönetmenliği koltuğunda ise ilk kez bir kadın olarak yer almak gurur verici Benim gibi milyonlarca kadının özgür bir birey olmasının arkasında Atatürk’ün devrimlerle bizlere kazandırdığı haklar ve özgüven yatıyor.
AYDINLANMA YOLU...
Cumhuriyet olarak yayın ilkelerimizde de belirttiğimiz gibi duruşumuz net: “Cumhuriyet gazetesi, ‘amacını, toplum yaşamına katıldığı 7 Mayıs 1924’te yayımladığı ilk sayısında kurucusu Yunus Nadi’nin kalemiyle belirlemiştir. Cumhuriyet, ne hükümet ne de parti gazetesidir. Cumhuriyet yalnız Cumhuriyetin, bilimsel ve yaygın anlatımıyla demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet, demokrasi fikir ve esaslarını yıkmaya çalışan her kuvvete karşı mücadele edecektir. Ülkemizde her anlamıyla gerçek bir demokrasi kurulması için bütün varlığı ile çalışacaktır. Cumhuriyet Atatürk devrim ve ilkelerinin açtığı ‘Aydınlanma’ yolunda, aklın bağnazlıktan, bilimin dinden bağımsızlaşması, laiklik ilkesinin toplumca benimsenmesi için çaba gösterecektir. ‘İnsan Hakları ve Temel Özgürlükler Bildirgesi’ni demokrasinin evrensel anayasası olarak benimseyen Cumhuriyet, amaçlarına ancak Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve bütünlüğü kapsamında ulaşılacağını temel ilke sayar.”
Çağdaş Türkiye’nin inşası köylü, kentli halkın birlikte mücadelesiyle, eğitimden sağlığa, bilimden kültüre, sanayiye kapsamlı bir ulusal kalkınma ruhuyla yapılmıştı. Türkiye yeni bir yüzyıla adım atarken, küresel çapta yaşanan gerilimlere karşı akılcı, laik, demokratik, hukuk devleti ilkeleri çerçevesinde politikalar üretmek durumunda. Bilgi ve teknoloji çağında, Batı’dan Rusya’ya, Çin’e küresel oyuncuların, Ortadoğu’ya, “petrodolar zengini Körfez modeli”ne bakış açılarını iyi okumak gerek.
Türkiye, Ortadoğu, İslam coğrafyasından gelen göç hareketliliğinin ortasında kendi modelini yitirmemeli, gençlerini umutsuzluğa hapsetmemeli.
Mustafa Kemal liderliğinde Milli Mücadele ile kurulan Cumhuriyet vazgeçilmezimiz. Çok yaşa Cumhuriyet!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
-
CHP’nin ‘değişim’ sürecine dair Balbay’dan flaş açıklama
-
Uzman ekonomist asgari ücret zammına dair konuştu
-
Doğalgaz açılışını keman çalarak kutladı
-
'Yakında bir fenomen daha gözaltına alınacak'
-
Sosyal medya fenomenleri nasıl zengin oldu?
-
Hatay'da deniz taştı!
-
Antalya'da deniz suyu Titreyengöl'e karıştı
-
Taksici, aracındaki 3 Türk yolcuyu zorla indirdi
-
Yağışın ardından oluşan çift gökkuşağı hayran bıraktı
-
'Hayati tehlikesi süren bebekler var'
En Çok Okunan Haberler
-
Hedefi belli oldu: 'Bunun için çalışıyor'
-
Gündeminde 'Terim Fonu' ve Dilan Polat var
-
Büyükşehir belediye başkanından flaş karar!
-
Ünlü ekonomistten korkutan açıklama
-
Melih Gökçek evini tahliye edecek
-
Cesetleri çarşafa sarılı halde bulundu!
-
İmamoğlu'ndan AKP grubuna manidar sözler
-
Bakan Özhaseki'den 'rezerv alan' açıklaması
-
'Terim Fonu'na ilişkin tüm iddialara yanıt
-
Özel'den tüm partilere 'işbirliği' çağrısı