Eğit - donat - çökert
Miyase İlknur
Son Köşe Yazıları

Eğit - donat - çökert

21.08.2021 06:00
Güncellenme:
Takip Et:

Hep aynı yöntemi kullandı. Vietnam’da, Sudan’da, Irak’ta, Suriye’de ve son olarak Afganistan’da. Yöntem şöyle işliyor: Gözüne kestirdiği bölgeye girebilmek için önce fason bir terör örgütü piyasaya sürülüyor. Silahlarla, teçhizatla donatılıyor. O terör örgütü bulunduğu ülkeyi kaosa sürükleyince kendisine davet çıkarıyor. BM’den karar aldırtarak bir koalisyon gücü oluşturuyor ve bölgeye yerleşiyor. Cepheye kendi askerlerini sürmek yerine ya o ülkedeki isyancı gruplardan ya da yerlilerden ordu oluşturuyor. Eğitip donatıyor. Sonra ya ABD bütçesi açık verince ya da bölgede başka denklemler kurulunca hop çıkıveriyor. Eğitilmiş, donatılmış yerlileri ya da isyancıları “tak sepeti koluna herkes kendi yoluna” deyip yüzüstü bırakıyor. 

Vietnam’ı kurtarmaya gitmişti. Ülkede milyonlarca insanı ölüme sürükledi, binlerce kadın tecavüze uğradı ve ülke ortadan ikiye parçalandı. Sonra bırakıp gitti.

Irak’ta 11 Mart 1970 tarihinde Barzani ile Saddam arasında sağlanan özerklik anlaşması Kerkük’ün paylaşılamaması nedeniyle akamete uğradı ve çatışmalar başladı. Kürtleri destekleyen ABD kuklası İran Şahı Rıza Pehlevi ile Saddam, dönemin ABD Dışişleri Bakanı Henry Alfred Kissinger’ın arabuluculuğu ile 1975’te Cezayir’de bir araya geldiler. Şah Rıza Pehlevi’nin Iraklı Kürtlere yardım etmeyi bırakması taahhüdü karşılığında Saddam Hüseyin, Şattülarap Irmağı’nın yarısı üzerinde İran egemenliğini tanıdı. İran’ın isteğiyle 1972’den beri Iraklı Kürtlere para ve silah yardımı yapan ABD, Kürtlerden desteğini çekti. Kürtler, ABD tarafından kaderiyle baş başa bırakıldı. Anlaşma protokolünün mürekkebi kurumadan Saddam’ın ordusu Kürtlerin üzerine yürüdü. O güne kadar kendilerini destekleyen İran ve ABD’den yardım almak bir yana Molla Mustafa Barzani’nin mektupla yardım istediği ABD Dışişleri Bakanı Kissinger, “Halkınıza hayranız” demekle yetindi.

1990’da Irak’ın Kuveyt’i işgaliyle başlayan süreçte ABD, yine Kürt kartını açtı. ABD önderliğindeki Koalisyon Güçleri’nin Irak müdahalesi sırasında Hür Irak’ın Sesi’nden yaptığı yayınların etkisiyle Kürtler ayaklandı. Fakat ABD, Saddam’la ateşkes konusunda mutabakata varınca Saddam yine Kürtlerin üzerine yürüdü ve ABD, Kürtleri ikinci kez kaderine terk etti. Bir milyonu aşkın Kürt, Türkiye ve İran sınırlarına hücum etti. ABD, bu kez de Kürtlere yapılan saldırı bahanesiyle Irak’a yerleşti. İkinci Körfez Harekâtı’yla Saddam devrildi ve ülke iç savaşa sürüklendi. Taliban şemsiyesi altında filizlenen ne kadar terör grubu varsa Irak’ta konuşlandı. Sonuçta ABD Irak’tan çekildi ve enkaz halinde bir ülke bıraktı.

MÜSLÜMAN KARDEŞLER’İ DE TERK ETTİ

Yıllarca desteklediği Müslüman Kardeşler üzerinden Kuzey Afrika’dan İran sınırına kadar bir alana hükmetme hayalleri kurdu. Arap Baharı ile başlatılan ayaklanmalar, Tunus’tan Mısır’a, oradan Suriye’ye kadar uzandı.

ABD’nin uydusu Körfez ülkeleri de bu ülkelerdeki isyancıları para ve silah desteğiyle yüreklendirdi. Suriye’de çatışmalar başlamadan Türkiye’de sığınmacı kampları kuruldu ve ÖSO oluşturuldu. ABD’nin Suriye’de silahlandırdığı ilk isyancı grup olan ve ABD ile Türkiye arasında imzalanan “Eğit - Donat” mutabakatı için umut bağlanan Hazm Hareketi, El Nusra’ya karşı direnemeyince kendini feshedip cihatçılara katıldı. ABD ve İngiltere, ÖSO üslerinin El Kaide türevi İslami Cephe’nin eline geçmesi üzerine yardımları askıya aldı. 

Mısır’da ise Müslüman Kardeşler’in yönetime geldiği ülkelerde kaos çıkarması ve radikal cihatçıları tetikçi olarak kullanması üzerine ABD, balans ayarı yaptı. Bu ülkede Sisi darbesiyle Müslüman Kardeşler çökertildi. ABD, bu kez Müslüman Kardeşler’e karşı Sisi’yi destekledi.

ABD’nin bütün bu pratiklerini görünce Afganistan’da işbirliği yaptığı siyasileri, bürokratları ve eğitip donattığı paralı askerleri yüzüstü bırakıp gitmesine şaşıranlara şaşıyoruz. Ulus bilinci olmayan ve aşiretler koalisyonu ile yönetilen ülkelerde paralı ve donanımlı ordu kursanız ne yazar?..

DOSTUM, KİMİN DOSTU?

Hem herkesin hem hiç kimsenin. Paranın ve gücün dostu demek daha doğru. General Dostum’dan söz ediyoruz elbet. Sovyet işgali döneminde Kuzey Afganistan’da İslamcılara karşı savaşan Özbek asıllı General Dostum, Sovyetler çekilince bu kez ABD’nin maaşlı komutanı oldu. Mareşal unvanı bile verildi.

Özal döneminden itibaren Türkiye de Dostum’a yatırım yaptı. Para ise para, silahsa silah. Ama zora geldiğinde soluğu Ankara’da aldı. Oran şehrinde devlet tarafından kendisine tahsis edilen lüks dairede iki karısı ve on kadar çocuğuyla yıllarca sefa sürdü. Attan düşüp belini incittiğinde tedavisi için Cumhurbaşkanı’nın özel uçağı ile Trabzon’dan masajcı Maria getirtildi.

Savaş ve uyuşturucu baronu olan ve sicilinde tecavüz dahil her tür suç bulunan Dostum, Taliban ülkeyi kontrol edince bir kez daha kaçtı. Terk ettiği sarayının resimleri medyada paylaşıldı. Altın varaklı koltukları görünce gülmeden edemiyor insan. Bu at üstünde duramayan muktedirlerin altın varaklı koltuk merakını anlayan varsa beri gelsin. Bu koltuklara tüneyen Taliban üyeleri de eğlencenin diğer yönü. Bu görüntü karşısında Darwin’in teorisine gel de inanma.

Çakma Mareşal Dostum’u paraya boğarak Afganistan denen tezek tarlasına yatırım yapmayı devlet aklı sanan aklı evveller, şimdi ne düşünüyor acaba?

Yazarın Son Yazıları

Hayalet-i temsiliye

İmralı görüşmesinden önce Öcalan’a gidecek heyet, medyada ve kamuoyunda temsil heyeti ya da eski deyimle Heyet-i Temsiliye muamelesi görüyordu.

Devamını Oku
29.11.2025
Ankara yanıyor

Hem de ne yanma.

Devamını Oku
22.11.2025
Bedava yaşıyoruz bedava

Siz bakmayın enflasyonun yüzde 60’larda seyretmesine.

Devamını Oku
15.11.2025
Postmodern bir casusluk filmi

Yeni dönemin casuslarıyla kıyaslandığında eski casuslara acımamak elde değil.

Devamını Oku
01.11.2025
Süper validen sonra süper savcılar geliyor

Sonunda bu da oldu.

Devamını Oku
25.10.2025
Hiçbir şey olmasa bile bir şeyler oluyor

Baş döndürücü hızla gelişen olaylar karşısında herkes birbirine soruyor “Neler oluyor” diye.

Devamını Oku
18.10.2025
Masada mıyız mönü de mi?

İktidar kanadına ve yandaş medyaya göre masadayız.

Devamını Oku
11.10.2025
Fevkaladenin fevkinde verdik

Öyle böyle değil bayağı iyi verdik.

Devamını Oku
04.10.2025
CHP-MHP ittifakı mı dediniz?

Aynı suda ikinci kez yıkanmak sadece bizim sosyal demokratlara özgü bir durum herhalde.

Devamını Oku
20.09.2025
Ben Celal, geliyorum!

Hayda Celal de kim yahu?

Devamını Oku
13.09.2025
Kapadokya’nın tabutuna son çivi

Anlaşıldı AKP iktidarı Unesco Dünya Mirası Listesi’ne aldığı Kapadokya’yı bitirmeye ant içmiş.

Devamını Oku
06.09.2025
Açıldım açıldım açılamadım

Rahmetli Kamil Sönmez, “Sen bu yaylaları yaylayamazsun” türküsünün ikinci kuplesini kendine özgü Karadeniz ağzıyla şöyle okurdu...

Devamını Oku
30.08.2025
Bahçeli’nin ipiyle kuyuya inmek

Bizim muhalif mahalle bir âlem.

Devamını Oku
23.08.2025
Ver papazı al kızı

Kurulmak istenen yeni dünya düzeninin her zamanki gibi ilk uygulama bölgesi, bizim de içinde olduğumuz Ortadoğu olacağı artık kuşku götürmeyecek kadar aşikâr.

Devamını Oku
16.08.2025
Onlar esir değil, emanet

Yeter artık; gerçekten yeter. Askerler sizin stres topunuz ya da esiriniz değil, devlete emanet edilmiş ana kuzularıdır.

Devamını Oku
02.08.2025
Mutfakta biri mi var?

Buna eminim ama kanıtlayamam. Son bir yılda yaşadıklarımızı başka türlü anlamlandırmak mümkün değil zira.

Devamını Oku
26.07.2025
Devleti terör örgütüne bırakırsan...

Eserinizle övünün. Güneyimizde ikinci bir Lübnan yarattığınız için ne kadar övünseniz az.

Devamını Oku
19.07.2025
Tunç Soyer konuşuyor

Aslında tam öyle değil. Konuşan onun adına, avukatlığını da üstlenen kızı Defne Soyer...

Devamını Oku
12.07.2025
Fena satışa geldik

Sonucuna da katlanırsın. Evet, babalar gibi sattılar faturasını da toplum olarak biz ödüyoruz...

Devamını Oku
05.07.2025
Vatan haini kimdir?

Sağ iktidarların en bildik söylemidir kendisini eleştirenleri “vatan haini” ilan etmek.

Devamını Oku
28.06.2025
Akıl gel başıma takıl

İlhan abinin yazılarında sıkça kullandığı “Akıl gel başıma takıl” sözü...

Devamını Oku
21.06.2025
Darbenin eli kulağında

Bizde değil canım; Amerika’da. Trump’ın öngörülmez, çılgın ve zikzak politikaları devam ederse Amerikan müesses nizamını ayakta tutanlar darbe yapabilir.

Devamını Oku
14.06.2025
Çöpçüsün sen çöpçü kal

İzmir Belediyesi işçilerinin başlattığı grev bir hafta sürdü. Bitmeyen grev yoktur zaten.

Devamını Oku
07.06.2025
Önce yargısız infazları durdur

İktidar haftalardır yeni infaz düzenlemesi ile ilgili, “Bayramdan önce cezaevleri boşalacak” umudunu pompaladı.

Devamını Oku
31.05.2025
Katliam ortaklığı ile övünmek

“Terörsüz Türkiye” şiarıyla yola çıkan ve PKK ile masaya oturan AKP iktidarı, bu kesime şirinlik yapmak için tarihteki katliam ortaklığına vurgu yapması akıllara ziyan bir anlayış.

Devamını Oku
24.05.2025
Savulun bozkürtler geliyor

Ne ilginç bir dönemden geçiyoruz. Anlayabilene aşk olsun. Daha iki yıl önce yapılan seçimlerde “Kılıçdaroğlu’nu Kandil destekliyor”, “PKK’liler sayaç okuyacak” diyen Cumhur İttifakı, Kandil’den gelen bildiriyi sevinçle karşıladı.

Devamını Oku
17.05.2025
Multi siyasi teröristlerimiz

Multi siyasi teröristlerimiz

Devamını Oku
10.05.2025
FETÖ’den daha tehlikeli örgüt: ATÖ

FETÖ’den daha tehlikeli örgüt: ATÖ

Devamını Oku
03.05.2025
Vicdan mahkemesi duruşma notları

Vicdan mahkemesi duruşma notları

Devamını Oku
26.04.2025
Biz kasetlerin, el Kıbrıs’ın derdinde

Biz kasetlerin, el Kıbrıs’ın derdinde

Devamını Oku
19.04.2025
Miyase İlknur yazdı...

Z kuşağının AKP polisi ve yargısıyla sınavı

Devamını Oku
12.04.2025
Boykot yapılacaksa onu da biz yaparız

Boykot yapılacaksa onu da biz yaparız

Devamını Oku
05.04.2025
Anlamadım gitti!..

Anlamadım gitti!..

Devamını Oku
29.03.2025
Aşk mı, memleket bu haldeyken...

Aşk mı, memleket bu haldeyken...

Devamını Oku
25.03.2025
Bana helal sana haram

Bana helal sana haram

Devamını Oku
22.03.2025
Sensin mezhepçi

Sensin mezhepçi

Devamını Oku
15.03.2025
Yaşamak için ekmek ruhumuz için gül de isteriz...

Yaşamak için ekmek ruhumuz için gül de isteriz...

Devamını Oku
08.03.2025
Miyase İlknur yazdı...

Yeni bir dünya kuruluyor Türkiye de yerini alıyor mu?

Devamını Oku
01.03.2025
Miyase İlknur yazdı...

TÜSİAD’a minnet borçlusunuz

Devamını Oku
22.02.2025
Miyase İlknur yazdı...

TÜSİAD’a efelenmek

Devamını Oku
15.02.2025