Yangınların çaresi kamulaştırma
Murat Ağırel
Son Köşe Yazıları

Yangınların çaresi kamulaştırma

05.07.2025 04:00
Güncellenme:
Takip Et:

Ormanlarımız, yüreğimiz, ciğerimiz yanıyor.

Hatay, Manisa, Antalya ve İzmir... Alevler bir harita üzerinde ilerler gibi yayıldı. İzmir’in dört bir yanı; Menderes, Ödemiş, Çeşme, Buca... alevlere teslim.

Özellikle İzmir’de şiddetli rüzgârın da etkisiyle yangınlar günlerdir söndürülemiyor. Her yangında olduğu gibi bir suçlu aranıyor. Ancak biz suçluyu uzaklarda değil, sistemin içinde aramalıyız.

İzmir valisi yaptığı açıklamada yangınların çoğunun elektrik tellerinden kaynaklandığını söyledi. İzmir’in elektrik dağıtımını yapan Gediz Elektrik, bu iddiaya ilişkin somut veri olmadığını açıkladı. Daha önce açıkta bırakılan elektrik kabloları nedeniyle hayatını kaybeden yurttaşlarımızı ve Gediz’in defalarca gündeme gelen ihmallerini unutacak da değiliz.

Ancak bu, yaşadığımız diğer felaketler gibi çok daha büyük bir resmin sonucudur.

Yangınlar yalnızca bir kıvılcımla başlamıyor. Asıl yangın, yıllardır kamu hizmetlerinin özel şirketlere devredilmesiyle başlatıldı.

Bu zihniyete göre: “Özelleştirme= Kâr” ve “Kamu yararı= Zarar”

Elektrik dağıtımı gibi kritik hizmetler yıllardır özelleştiriliyor. Özelleştirme ihalelerinde firmalara, “bakım-onarım yapma”, “altyapıyı yenileme” gibi zorunluluklar yüklense de bu yükümlülüklerin denetlenmediği bir ülkede yaşıyoruz. Çünkü denetim maliyetli, cezalandırma ise siyasi risk taşıyor. Ve bizler her yaz, bunun bedelini ağaçlarla, canlarla ödüyoruz.

KÂR AMACI GÜDEN ŞİRKETLER

Eş dost, hısım akraba ceza alacağına ağaçlar yansın diye bekliyoruz. Kâr amacı güden şirketlerin kamu hizmeti sunması mümkün müdür? Hele Türkiye gibi denetim ve cezalandırmanın olmadığı bir ülkede...

Bu soruya yanıt arayanlardan biri olan siyaset bilimci David Harvey, “kamusal hizmetin piyasaya teslim edilmesinin doğrudan halkın zararına işleyeceğini” söyler. Türkiye’deki elektrik dağıtım firmaları bunun en net örneğidir. Yatırım ve bakım gibi zorunlulukları “maliyet” olarak gören bu şirketler, sadece kâr hanesini büyütmekle ilgileniyor. Oysa bu “maliyet”, bugün Ege kıyılarında yanmakta olan bir ormanın kaderini belirliyor. Sadece orman yanmıyor, suyuyla hayvanıyla oksijeniyle bütün bir ekosistemi kaybediyoruz.

Üstelik bu şirketler, kazançlarını artırırken bir yandan da vergi muafiyetleri, teşvikler ve siyasi korumalarla donatılıyor. Kârlarına kâr katıyorlar. Halk ise öfkesini fatura başında yutkunarak, yanmış ormanlara bakarak çıkarıyor.

Merak edip baktım. Orman yangınları öncesinde ve sonrasında ne önlem alıyorlar diye araştırdım.

Elbette orman yangını sadece bize özgü bir afet değil. Ancak artık bilim ve teknolojinin imkânları o kadar çok ki böylesine yangınlara karşı çaresiz değiliz.

2022’de Nature Communications dergisinde yayımlanan bir çalışmada, orman yangınlarıyla mücadelenin en etkili yolunun, önleyici tedbirler olduğu belirtildi. Bu çalışmaya göre; yangın çıktıktan sonra müdahale araçları (uçak, helikopter) ne kadar etkili olursa olsun, orman yollarının açılması, kuru bitki örtüsünün temizlenmesi, halkın bilinçlendirilmesi gibi ön hazırlıklar yangının yayılma şiddetini en az yüzde 60 oranında azaltıyor.

Peki bizde durum ne? Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre:

- 2025 yılı içerisinde bu satırlar kaleme alındığı güne kadar 2 bin 908 orman yangını çıktı.

- Bunların yüzde 80’i insan kaynaklı:

- 1576’sı ihmalkârlık

- 683’ü anız yakma

- 253’ü açıkta ateş

- 199’u sigara

- 176’sı bağ-bahçe temizliği

- 166’sı elektrik hatları

- 123’ü çöplük yangını

- 101’i piknik kaynaklı

Bu tablo, doğaya değil insanın kendine karşı savaş açtığını gösteriyor. Ve bu savaşın cephanesi ihmalkârlık, silahı ise şirketleşmiş kamu yönetimi.

Uçak mı yok, irade mi? Yangınla mücadelede hava gücü tartışması da bitmiyor. 2025 itibarıyla elimizde:

- 27 uçak

- 105 helikopter

- Toplam 438 ton hava müdahale kapasitesi var.

Bunların 14’ü Orman Genel Müdürlüğü’ne ait, geri kalanı kiralık.

Peki Türk Hava Kurumu (THK) uçakları neden kullanılmıyor?

Bakanlık verilerine göre:

- THK’nin elinde 8 uçak var.

- 4’ü hurda, diğer 4’ü ise modernizasyona muhtaç.

- THK, 2024 Aralık ayında kiralama ihalesine 3 uçak için teklif verdi ancak yaklaşık maliyetin yüzde 134 fazlası teklif sunduğu için ihale iptal edildi.

- 2025 Ocak ayındaki ihalede de yüzde 163 fazlası teklif verildiği için yine kabul edilmedi.

Bu durumda sormak gerekiyor:

Yanan binlerce hektarlık orman mı daha maliyetli, yoksa bu ihale kalemleri mi?

Bu hesap, bütçe uzmanlarının değil, vicdanı olan herkesin yapması gereken bir hesaptır.

İktidarlar ormanları zihniyetleriyle, politikalarıyla yakıyor zaten. Fransız düşünür Michel Serres, “İnsan doğadan ayrıldığını düşündüğü an, ona zarar verme hakkını da kendinde görmeye başlar” diyor.

Yani ormanları bedenimizin bir parçası olarak görmediğimiz sürece ağaçları sadece yanarken düşünürüz.

Doğayı “bizden ayrı” gören anlayış, ona verdiğimiz zararı da meşrulaştırıyor. Bütün yaşananları “mevsim normalleri” deyip geçiştiremeyiz.

Bakın yapacaklarımız çok açık...

Bugün Türkiye’de yangınları konuşuyoruz, yarın seli, depremi konuşacağız.

Artık milletimiz meseleye başka bir yerden bakmalı:

- Kamu hizmetleri yeniden kamusallaştırılmalıdır.

- Özelleştirme sözleşmeleri ve sonrası, kamu yararına göre çok sıkı denetlenmelidir.

- Yangın önleyici tedbirler, yıldan yıla değil, tüm yıla yayılan politikalarla yürütülmelidir.

- Gerekiyorsa NASA benzeri bir yapı kurulmalı uydu verileriyle yangın risklerinin olduğu bölgeler takip edilmeli.

- Halk, orman yangınına karşı sadece seyirci değil, bilinçli bir aktör haline getirilmeli. Gerekirse maaşlı orman örgütleri kurulup uzun yürüyüşlerle orman denetim ve temizliği sağlanmalı.

İHA VE SENSÖRLER

Bakın komşumuz Yunanistan yangınlar için nasıl önlemler alıyor anlatayım: İnsansız hava araçları (İHA/Drone) ve kara tabanlı sensörler kullanılarak yangın riski taşıyan bölgeler sürekli izleniyor.

Ormanlık alanlarda ve yerleşim yerlerinin çevresinde yangınların yayılmasını engellemek amacıyla ağaç ve çalıların temizlendiği yangın şeritleri oluşturuluyor. Kurumuş otlar ve yanıcı maddeler düzenli olarak temizleniyor.

Yangına neden olanlara karşı caydırıcı yasal düzenlemeler ve ağır para cezaları uygulanıyor.

Meteorolojik veriler sürekli takip edilerek yüksek sıcaklık, düşük nem ve kuvvetli rüzgâr gibi yangın riskini artırabilecek hava koşulları önceden belirleniyor.

En basiti ormanlarda yaygın yangın hidrantı ağı kuruyorlar.

İşin özeti beğenmediğimiz Yunanistan yaşadığı büyük yangınların ardından harekete geçti. Yakında bizi de geçerler.

Yine yangın çıkar ama mesele buna nasıl hazır olduğumuz ve nasıl müdahale ettiğimizdir.

Yazarın Son Yazıları

Her işlemde ismi olan kişi hukuken yok

İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ilişkin soruşturmada her açıdan yaşanan çelişkiler dikkat çekiyor.

Devamını Oku
06.12.2025
Kamu bağlantıları bir türlü soruşturulmuyor

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama dikkatimi çekti. Yasadışı bahisle kararlı şekilde mücadele edileceğini ve gençlerin bu karanlık yapılara teslim edilmeyeceğini söyledi.

Devamını Oku
02.12.2025
Bu bedelin hesabını kim verecek?

Türkiye’de öyle davalar görülüyor ki bir mahkeme salonunun duvarları yalnızca hukukun değil, bütün bir ülkenin vicdanının yankısını taşıyor.

Devamını Oku
29.11.2025
Zehirlenmelerde ‘skimpflasyon’ etkisi

Türkiye bir süredir tuhaf bir ekonomik iklimin içinde yaşıyor.

Devamını Oku
22.11.2025
İBB iddianamesinde olmayanlar!

İBB soruşturmasında da aynı süreç yaşandı. İddianameyi satır satır okumaya devam ediyorum, notlar alıyorum. Özellikle soruşturma aşamasında iddianamede yer alan bilgiler açık açık yazıldı, sosyal medya hesaplarından gündem yapıldı. Şimdi bu iddiaların bir kısmını arıyorum iddianamede, ama yok! Mesela İmamoğlu’nun otellerde yapmış olduğu toplantılarda kamera bantlanması ve yanındaki ekibin taşıdığı valiz çok konuşuldu. Valizlerin para dolu olduğu günlerce yazıldı. Herkes linç edildi. Oysa valizlerde para değil, rahmetli Kadir Topbaş döneminde alınan jammer (sinyal kesici) cihazları vardı ama ne önemi vardı ki?

Devamını Oku
18.11.2025
İmamoğlu iddianamesinde göze çarpanlar

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) soruşturması kapsamında hazırlanan iddianame yaklaşık 237 gün sonra tamamlandı.

Devamını Oku
15.11.2025
Özlem Çerçioğlu ve itirafçının ifadesi

Aziz İhsan Aktaş ve Baki Nugay... Bu iki ismin verdiği ifadeler neticesinde seçilmiş belediye başkanları ve bürokratlar tutuklandı. Operasyon üstüne operasyon yapıldı.

Devamını Oku
11.11.2025
Sayıştay raporları çıktı: Yargılanmayan ‘hatalar’

Sayıştay’ın 2024 yılı mahalli idareler denetim raporları yayımlandı.

Devamını Oku
08.11.2025
Eda Saraç’ın adalet çağrısı

Günlerden pazar... Harbiye’desiniz. “Bugün ne yapayım?” diye düşünürken tiyatroya gitmek istiyorsunuz. Hazırlanıp yola koyuluyorsunuz. Koştur koştur, geç kalmadan tiyatronun yolunu tutuyorsunuz. E malum, İstanbul trafiği! 10 dakikalık yola 1 saatte gidiyorsunuz. Ama bir sorun var. Her yerde polisler, bariyerler, siren sesleri...

Devamını Oku
04.11.2025
Yasadışı bahise operasyonlar art arda

Türkiye’de gündem öyle hızlı değişiyor ki takip edebilmek mümkün değil.

Devamını Oku
01.11.2025
Bahis skandalı: TFF ile konuştum

Düşünün: maçı yöneten hakemler bahis oynamışlar! Ki bir de bu, tespit edilen yasal sitelere girip üye olup oynayan kişiler. Bir de bunun yasadışı bahis ayağı var. Ki son 5 yılda tespit edilebilen rakamlar bunlar. Bu hakemler içinde Süper Lig hakemleri var. Hakem yardımcıları var. Mutlaka uluslararası bakımdan da incelenecektir.

Devamını Oku
28.10.2025
Tele1 soruşturması ve Ekrem İmamoğlu

Türkiye bir kez daha sabaha bir operasyon haberiyle uyandı.

Devamını Oku
25.10.2025
Emniyet’in uyuşturucu raporu (2)

Emniyet Genel Müdürlüğü’nün yayımladığı 2025 Uyuşturucu Raporu, Türkiye’deki uyuşturucu gerçeğini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu hususta çok yazı yazdım, son rapor ile ilgili de yazdım. Rapordaki belirtilen rakamlar çok korkutucu. Çevirip çevirip tekrar okuyorum. Israrla üzerinde durmamız gereken bir durum.

Devamını Oku
21.10.2025
Emniyet’in uyuşturucu raporunda inanılmaz rakamlar

Bir ülkenin karanlığını anlamak istiyorsan rakamlara değil, o rakamların sessizliğine bakacaksın.

Devamını Oku
18.10.2025
'Sahte diploma' skandalında yeni perde!

Bu satırları apar topar aldığım bir haber nedeniyle hızlıca yazıyorum. Haber her şeyden önce gelir diyerek o yüzden ifadelerimi de kısa tutacağım.

Devamını Oku
15.10.2025
Milyarlarca liralık Papara iddianamesi çıktı

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen hafta yaptığı açıklamada “Yasadışı bahis bataklığının üzerine kararlılıkla gideceğiz” mesajını paylaştı.

Devamını Oku
14.10.2025
'Adaletin değil, rövanşın hikâyesi...'

Türkiye’de hukuk metinleri bazen adaletin pusulasıdır bazen de siyasetin kılıfı.

Devamını Oku
11.10.2025
Gazetecilik değil gerçeği saklamak suçtur

Saat 05.45. Kapıya vurulan tok sesle uyandım. Polisler evdeydi. Gözaltı kararı vardı. Suçum: Gazetecilik. Ama belgede şantaj yazıyordu.

Devamını Oku
07.10.2025
Yargının başka işleri var

En son yazımda Sayıştay raporlarından hükümet bütçesinin nasıl bir batakta olduğunu anlatmıştım.

Devamını Oku
04.10.2025
Norveç mi Türkiye mi?

Türkiye Varlık Fonu ise 360 milyar dolar büyüklüğünde. Fakat her bir Türk vatandaşına sadece 3 bin 644 dolar düşüyor. Peki, bir Norveç vatandaşıyla bir Türkün yatırım varlığı arasındaki 318 milyar dolarlık fark nerede?

Devamını Oku
30.09.2025
Unutmayın, unutturmayın

Melih Gökçek’in Ankara Büyükşehir Belediye başkanlığı dönemi, kentin tarihine tartışmalı ihaleler ve usulsüzlük iddialarıyla geçti.

Devamını Oku
27.09.2025
Sahte Sayıştay denetçisi!

Haber böyle. Kimdir bu kişi diye araştırdığınızda ise muhteşem bir katalog ve fotoğraflarla karşılaşıyorsunuz. Bu kişi gerçekten Sayıştay amblemi bulunan bir araçla gelmiş.

Devamını Oku
23.09.2025
Futbola da soruşturma başlatıldı

Bugün sizlere iki durumdan bahsedeceğim...

Devamını Oku
20.09.2025
Bu kadar öğrenci ve öğretmen ne olacak

“Bu firma sigara ihracatı yapıyor gibi gözüküyordu. Dolayısıyla ürettiği sigarayı ihraç ediyordu ancak sigaralar ya tekrar getiriliyor ya da ihraç edilmiş gibi gösterilip iç piyasaya dağıtılıyordu. Yasal olarak elde ettikleri KDV iadesini de mahsup ediyorlardı. Mahsubu ise Awox isimli teknoloji şirketinin ithalat işlemlerinde ödenecek vergi tutarına kullanılıyordu.”

Devamını Oku
16.09.2025
Cevabını herkesin bildiği soru

Paraya ihtiyacınız oldu ve bankadan kredi almaya gittiniz.

Devamını Oku
13.09.2025
Çürümenin fotoğrafı

Türkiye son yıllarda büyük bir yıkım sürecinden geçiyor.

Devamını Oku
06.09.2025
Savcıları bile kandırmaya kalkıştılar

Dolandırıcılık dediğimiz şey genelde sıradan vatandaşın bir telefonla tuzağa düşmesiyle sınırlı kalır. Ama bu kez tablo bambaşka.

Devamını Oku
02.09.2025
Sahte kanser ilacı ürettiler: İstenen ceza şaşırttı!

Depo baskınında 2 milyar TL değerinde ilaç bulunurken sanıklar hakkında sadece bir yıldan beş yıla kadar hapis istenmesi şaşkınlık yarattı.

Devamını Oku
31.08.2025
'Berlin büyükelçiliği' dolandırıcılığı

İnsanlığın bir toplum olarak var olduğu dönemlerden bu yana aradığı iki şey var...

Devamını Oku
30.08.2025
Milyarlık yarım adaya 20 bin lira bedel

Daha önce yine bu köşeden, Hazine arazilerinin sahte evraklar ile işbirlikçi avukatlar aracılığıyla ele geçirildiğini yazmıştım. Bu dosyaları takip ediyorum ve çok ilginç gelişmeler var, yakında yazacağım.

Devamını Oku
26.08.2025
E-imza skandalı ve uyuşturucu ticareti

Bir önceki yazımda, devlet hastanesi ve özel hastanelerdeki doktorların çalınan e-imza tokenleri ile ilgili düzenlenen iddianameden bahsetmiştim.

Devamını Oku
23.08.2025
Ölü doktorla sahte reçete

Bakın bir çete, depremde ölmüş olan doktorların hesaplarıyla reçete düzenleyip uyuşturucu etkisi olan ilaçları satmış. Çetenin içerisinde eczacılar da var doktorlar da... Bakın 1301 reçete ve 585 bin kapsül yeşil reçeteli haptan bahsediyoruz. İddianamesine ulaştım.

Devamını Oku
19.08.2025
Bu açıklamalar AKP’deki hizipleşmeler içindi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in, eski AKP MKYK Üyesi avukat Mücahit Birinci’ye yönelik açıklamaları gündeme damga vurdu.

Devamını Oku
16.08.2025
Türk öğrenciler yasal olmayan yollarla düzenlenmiş belgelerle fakültelere girdi: Sahte pasaport skandalı

Kasım 2024’te CİMER’e ulaşan ihbara göre yüzlerce Türk öğrenci sahte yabancı pasaportlarla üniversitelere özellikle de tıp ve hukuk fakültelerine kayıt yaptırdı.

Devamını Oku
11.08.2025
Diploma skandalında yeni perde

Türkiye, bir haftadır sahte diploma, sahte ehliyet ve sahte belgelerin ortaya çıkmasıyla sarsılıyor.

Devamını Oku
09.08.2025
Sahte diploma sistemi

Bu köşeyi takip eden okurlarım hatırlarlarsa sahte diplomalar, sertifikalar ve ehliyet çeteleri ile ilgili onlarca yazı yazdım. En son 28.09.2024 tarihinde Yıldız Teknik Üniversitesi’nde gerçekleşen diploma skandalını yazmıştım.

Devamını Oku
05.08.2025
Neslim Güngen’i hatırlar mısınız

Dilan Polat’ı malum sektöre sokmasıyla bilinen fenomen Neslim Güngen’i hatırlayanlar vardır.

Devamını Oku
02.08.2025
Ormanlar yanarken uçaklar satılıyor

“Orman yangınları mevsiminde” her yıl yüreğimiz yanarken gökyüzüne umutla baktığımız yangın söndürme uçaklarının akıbeti, ne yazık ki ticari ve hukuki bir çıkmaza saplanmış durumda.

Devamını Oku
29.07.2025
Ölüm serbest, sorumluluk yasak

Bu ülkede insanlar ölüyor. Her gün, her ay, her yıl. Ve ölümlerin çoğu kader değil, ihmal.

Devamını Oku
26.07.2025
‘Zabıt kâtibi’ soruşturmaları kapattı

Bir adliye düşünün...

Devamını Oku
22.07.2025