İDİL-Mardin, Midyat üzerinden Cizre’ye gidiyorum...
Kısa bir süre önce ağır bir yıkıma uğrayan bölgede Newroz kutlamalarının finalini izleyeceğim.
Halkla konuşup izlenimlerimi yazacağım...
Karalar köyü yakınlarına geliyorum.
10 kilometre sonra İpek Yolu’na gidecek yol ayrımı var...
Oradan Cizre’ye geçersin...
İşte o yol ayrımında durduruluyoruz...
Önümüzde tüfekleriyle onlarca jandarma, arkasında TOMA’sı ile polis, yanımızda siperde makineli tüfeği ile mavi bereli komando.
Yolun sağında solunda askere ait zırhlı personel taşıyıcılar.
Sanırsınız birazdan büyük bir çatışmaya girilecek, buna hazırlanıyorlar.
Gelelim “yığınağın” ön tarafına. Orada kimler var sayayım...
Meclis’te temsil edilen 3. büyük partinin, HDP’nin eş genel başkanları...
Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ...
Kürt siyasetinin önemli isimleri Ahmet Türk, Hatip Dicle, Çağlar Demirel, Aysel Tuğluk, Ayla Akat...
Gazetecileri taşıyan bir minibüs, bizim gibi bağımsız araçlarıyla gelen iki medya arabası...
Cizre’de kutlama yapmak için de takriben 50-60 kişinin bulunduğu araçlar...
Yani toplasanız 100 kişi tutmayacak, yarısını vekillerle gazetecilerin oluşturduğu bir grup...
HDP’lilerle askerler arasında şöyle konuşmalar geçiyor:
• Emir var geçemezsiniz?
• Kim verdi emiri, bize yazılı kâğıdı gösterin.
• Kâğıt yok. Siz bize dilekçe yazın burada. Bunu kaymakama gösterelim, oradan yanıt yazalım.
• Bakın burada vekiller var, yaptığınız yasal değil.
• Biz emri uyguluyoruz, dağılmazsanız müdahale ederiz.
• Siz bizi nasıl engellersiniz, biz kendi topraklarımızda seyahat özgürlüğüyle Newroz kutlamasına gidiyoruz.
• Kendi ağzınızla itiraf ettiniz. Bayram kutlamasına gidemezsiniz.
Bayram ve itiraf yan yana geliyor, daha fazla dinleyemiyorum...
Hani Meclis’ten HDP’li vekillerin dokunulmazlığının kaldırılması tartışılıyor ya...
Devletin askeri, polisi, valisi, kaymakamı bu dokunulmazlığı fiilen kaldırmış...
Bir yerden bir yere geçirmiyor, müdahale ediliyor, dinlemiyor...
Diyeceksiniz ki yeni mi bu durum?
Belki bölgesel olarak ilk değil ama giderek yaygınlaşması, fütursuz şekilde uygulanması işleri giderek çıkmaza götürüyor.
1.5 saatlik bekleyişin ardından Demirtaş bir açıklama yapıyor:
“Burada kardeşçe barış içinde yaşamak mümkünken faşizan bir anlayışla halkı korkutmaya çalışarak yaşamı cehenneme çevirdiler. Her birimiz bu toprakları birbirimize cennet yapmaya çalışırken yöneticiler terör estiriyorlar. Biz Cizre’de, Silopi’de, Nusaybin’de dayanışma içindeyiz. Bugün ziyaretimizi engellemiş olabilirler, ama merak ediyorum ne kadar bizim Botan halkı ile buluşmamızı engelleyecekler, nereye kadar engelleyecekler? Biz hancı onlar yolcudur. Çok yönetimler, bakanlar geldiler. JİTEM ağababalarınız buradan çok gelip geçti ama halk hâlâ buradadır ve dimdik ayaktadır. Bunun mücadelesini halkımızla sürdüreceğiz...”
Toparlanıp geri dönüyoruz...
Devleti “zaferiyle” baş başa bırakıyoruz.
HDP’li vekillerin dokunulmazlığı fiilen kalkmış durumda
Yazarın Son Yazıları
Bu Babalar Günü’nde hediyeyi sen verdin
Cizre’de tuhaf şeyler oluyor
‘Darbe girişimi 17-25 Aralık’ı örtmek için gerekçe olamaz’ diyen Kılıçdaroğlu, ‘tek adamlığın Türkiye için felaket olacağını’ belirtti.
Erdoğan topluma ‘baldıran zehiri’ içirdi
Türkiye demokrasi çıpasını kaybetti
Bharara’nın Washington’dan yeşil ışık alarak Erdoğan ismini dilekçeye kolayca koyduğu anlaşılıyor. Amerikan Özel Kuvvetleri’nin Rakka’da YPG armasıyla savaşması ABD için yeni müttefikin Kürtler olduğunu gösteriyor.
Ülkücülerin ‘devletle’ imtihanı
Savaşa, ölüme, acıya duyarsızlaşıyoruz
Dost modern darbe
Başkanlık ve erken seçimin yolu açıldı
EXPO açılışı kutlanabilir, 23 Nisan kutlanamaz
Erdoğan'ın Gazze ayıbı
HDP’li vekillerin dokunulmazlığı fiilen kalkmış durumda
Kürtler barışa çağırıyor, duyuyor musunuz?
Diyarbakır’da göremediğim gökkuşağı
Tecridin ne anlama geldiğini bilmeyen kafa... “Yalnızlaştırmanın”, “insansızlaştırmanın”... Oturmuş ders vermeye kalkıyor. Hem de Can Dündar’a... 2000 yılında “Hayata Dönüş Operasyonu” diye bilinen katliamın öncesinde Can, bir grup aydınla birlikte Bayrampaşa Cezaevi’nde açlık grevlerini önlemek için çaba harcıyordu.
Yıkık ya da yıkılmaya yüz tutmuş binalarda sürdürülmeye çalışılan hayatlar... Sağırlar ülkesi Türkiye’de bir üvey evlat Tarlabaşı...
Erdoğan ‘kükrüyor’ Türkiye zora giriyor
Can Dündar imzalı iddianame!
Vehbi Bey’den Mustafa’ya 60 ihtilalinden Gezi’ye...
“Barış İsteyenler Grubu”nun Davutoğlu ile toplantısına katılan bir isim, Başbakan’ın “çözüme odaklanmada” istekli olduğunu belirtti.
Galibiyet umudu büyük yenilgilerle sonuçlanan bir asker Enver Paşa. 27 yaşında 1908’de hürriyet kahramanı, 14 yıl sonra Pamir Dağı eteklerinde bir kurşunla sonlanmış bir hayat. Kaybedilen savaşlar, muhaliflere yaşatılan acılar ve aşk. Deli gibi âşık olduğu, karşısında diz çöktüğü kadın Naciye Sultan. Enver Paşa’nın a.b.c’si...
Kıdemli bir görüşmecinin Silivri notları...
Bizi hep öldürdüler
Savaş kabinesi
Her şey ‘bacılar ayrıştığında’ başladı
“Dünyayı karıştıran adam” Soros, üç günlük bir ziyaret için Türkiye’deydi. Soros, “Bir süre önce Türkiye-Rusya ilişkileri çok yakındı. Erdoğan, Putin’i rol modeli olarak kabul ediyordu. Bu ilişkiyi Rusya’nın Suriye’ye müdahalesi bozdu” dedi.
Penguen geri döndü
Her ilde partililerle de işadamlarıyla da buluştum. Acılar, endişeler döküldü kelimelere. Buralarda seçim değil yas havası var. Ölümler hem bölgedeki hem Ankara’daki, yasaklar, çatışmalar... Seçimlerden çok bu olaylar insanların gündeminde. Çoğunluk, seçim sonrası ile ilgili de umutsuz...
‘Başbakan yardımcısı medya patronlarını tehdit etti’
yedi televizyon kanalını yargı kararı olmadan sansürleyen Digiturk’ün Katarlı beIN Media Group’a devredilmediği ve TMSF’nin kontrolünde olduğu öğrenildi. TMSF’nin platformu ne zaman ve hangi fiyata satacağı ise hâlâ sır.
AKP artık popülist bir partidir
MHP; AKP ile yan yana olmayı hayal edebildi
Böldürtmeyeceğiz, öldürtmeyeceğiz
Gezi’yi hatırlayıp, Cizre’yi unutmak
Milli kavga
3 merkezden Boydak operasyonu
AKP’de sadece Erdoğan’ın yakınındaki birkaç kişinin kafasında olduğu öğrenilen yeni ‘milli ekonomi modeli’ kavramına iş dünyasından gelen ilk tepki ‘demode’ oldu. Bürokrasi de iktidar müdahalesi artacağı için endişeli.
Ekonomide iki ciddi isim Ali Babacan ve Mehmet Şimşek artık AKP’nin yönetiminde değiller. Onun yerine “Yiğit Bulut” ile ekonomi çözümlemelerinde uyuşan bir kafa yapısıyla damat Berat Albayrak var.
Adı “Darbe”... Bu bir “film”... 7 Şubat krizini merkez alan bir önceki KOZ filminin amatörlüğünde değil karşımızdaki. Oyunculuklardan metne “ikna edici”. Aslında MİT merkezli “halkla ilişkiler” çalışması ya da “bir dönemin MİT ağzından belgeseli” diyebileceğimiz görsel propaganda.