Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

CHP’de dur-um!

28 Ağustos 2024 Çarşamba

CHP’nin tüzük ve program kurultayının ön hazırlıkları öncekilerden farklı seyrediyor. Dün CHP İstanbul İl Örgütü’nün danışma kurulu toplantısı vardı. Ana gündem doğal olarak 4-9 Eylül tarihleri arasındaki kurultaydı. 

19 Ağustos’ta da yine CHP İstanbul İl Başkanlığı “Tüzük Kurultayı Çalıştayı” düzenlemişti. 

Görünen o ki CHP İstanbul, partinin geleceğine her yönüyle hazırlıklı.

Dünkü toplantıda açılışı yapan il başkanı Özgür Çelik, ardından kürsüye gelen İstanbul Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve daha sonra Genel Başkan Özgür Özel; özgüveni yüksek, gelecekten emin konuşmalar yaptı. CHP’nin iktidar yürüyüşünün başladığını, tüzük kurultayı sürecinde temelleri oluşacak yeni programın da iktidarda yapılacakları içereceğini vurguladılar. 

***

Konuşmaları dinlerken, CHP tarihinin mesleki olarak tanık olduğumuz son 40 yılı ve öncesi geçti gözümüzün önünden.

Onca virajlardan, darboğazlardan, darbe dönemlerinden, yükselip alçalan karşıdevrim süreçlerinden sonra CHP yerel yönetimlerde iktidar ve bunu genele taşıma kararlılığında.

Bu, sadece CHP’nin değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin temellerinin ve değerlerinin de başarısı.

Ağaç, fırtınaya dallarıyla değil, kökleriyle direnir. 

CHP bu bilinçle, bulunduğu konum ne olursa olsun, on yıllardır Türkiye’nin önemli bir siyasal gücü olarak Türkiye’nin gündeminde. CHP’nin yakın geçmişteki en dramatik durumu, 1991 sonrası DYP-SHP koalisyonunun 12 Eylül’ün kapattığı partilerin açılmasını sağladığı dönemdir. 9 Eylül 1992’de yeniden açılan CHP, katıldığı ilk seçimde, solun üçüncü partisi oldu. Türkiye’nin değil, solun! Oy oranına göre SHP, DSP ardından CHP!

1990’lı yıllar büyük birleşme sancılarıyla geçti. 

Bunu anımsatmamızın nedeni, solda birliğin, bütünlüğün hiç de kolay kurulmadığının altını çizmek.

CHP, 3 Kasım 2002’de yüzde 35 oyla parlamentonun yüzde 65’ine hâkim olarak iktidara gelen AKP’ye karşı tek direnç noktası oldu. Bu zaman diliminde süreç çoğunlukla AKP’nin lehine işledi. 2007’de olduğu gibi AKP şunu diyecek kadar “mutlak güç” haline geldi:

-Bizden sonra gelen ikinci parti, yarımız kadar oy alıyor!

Buna, şunu ekledi:

-CHP, Sivas’ın ötesinde yok!

Kılıçdaroğlu bu iki ağır propagandanın kırılması için ciddi çaba harcadı.

***

Dün İmamoğlu ve Özel’i dinlerken yukarıda aktardıklarımız yüzlerce sayfalık bir metin olarak aktı gözümüzün önünden!

“Bugünleri de gördük” dedik!

Şimdi bugünleri yarınlara taşıma vakti!

Hiçbir parça bütünden büyük değildir. CHP’yi geleceğe taşımada herkesin üzerine düşen var.

İş dünyası ekonomide 2025’ten umudu kesmiş, “2026 belki” diyor!

Tarımda üretim değil, toprakları kiralama konuşuluyor.

Eğitim, “Bırakın, böyle kalsın” denecek kadar vahim. Her müdahale öncekinden kötü!

Böyle bir ortamda CHP’ye sadece iktidara gelme hedefi değil, Türkiye’yi yeniden inşa etme sorumluluğu düşüyor.

AKP çöküşte! Erdoğan’ın önündeki son ankette CHP yüzde 32, AKP 27! 

Fark artık kıl payı değil, kol payı!

Ancak... “AKP çöküyor, eşittir CHP geliyor” diye bir denklem de yok!

Seçim, seçimden önce kazanılır! Milletin içinde öyle bir çoğalırsın ki! Millet, “Bunlar geliyor” der!

Millet şu aşamada AKP’ye bakıp “Bunlar gidiyor” diyor. 

Kim geliyor?

Millette henüz bu sorunun yanıtı yok!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Asgari ortalama ücret! 12 Aralık 2024
Atatürk bakışı gerek 11 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları